*İMÂMI ŞAFİİ' DEN MÜTHİŞ BİR DERS: İmamı Şafii talebelerinden biri olan Yunus ile müzakere yaptığı bir meselede ihtilafa düşer. Öyle ki talebesi öfkesinden dolayı dersi terk eder ve evine gider.

                Akşam olunca Yunus kapısının çalındığını fark eder. ‘Kim o?’ der. Kapıdaki kişi, ‘İmamı Şafii’ dİr.

                 Yunus, kapıyı açar ve İmam Şafii’nin kapıda beklemekte olduğunu görür ve hocasının ayağına kadar gelmesine şaşırır.

                     İmam Şafii kapıyı açan talebesi Yunusa şunları söylemiştir:

                1-Ey Yunus, bizi birleştiren yüzlerce mesele dururken bir mesele mi bizi ayıracak?

                2-Ey Yunus, yaptığın ve üzerinden geçtiğin köprüleri yıkma! Bir gün o köprüden geri dönmen gerekebilir!

                3-Ey Yunus, hatadan nefret et ama hataya düşenden nefret etme.

                4-Bütün kalbinle günaha öfkelen ama günahkara acı, ona merhamet göster.

                5-Ey Yunus, sözü eleştir ama sözü söyleyene saygı göster.

                6-Ey Yunus Görevimiz, hastalığı tedavi etmektir, hastayı yok etmek değil.

                Büyük İmam Allah senden razı olsun, toplum olarak bu nasihatlara çok ama çok ihtiyacımız var. (Zeynel Arıkoğlu)

                *KÖTÜLÜK, AHLAKSIZLIK, ADALETSİZLİK VE HER TÜRLÜ YANLIŞ, DİNİ KULLANILARAK ÖRTÜLÜYOR VE GÖRMEZLİKTEN GELİNİYOR HATTA MEŞRULAŞTIRILIYORSA, ÖNCELİKLE DİNİ AHLAKSIZLARIN TASALLUTUNDAN KURTARMAK GEREKİR. ÖZGÜR OLMAYAN, ÖZGÜRLEŞTİRMEYEN DİN, KÖTÜLÜĞÜ VE KÖLELİĞİ MEŞRULAŞTIRIR. Pırof. Dr. Hasan Onat

                   *İNSANIN KAZANDIĞI PARADAN DEĞİL, PARANIN KAZANDIĞI İNDSANDAN KORK. N.F.K.

                  *Güç ve iktidar sahibi olmak, bizatihi ümmeti inşa etmenin önüne geçti.

                 Bu da beraberinde gündelik politik ve ideolojik bir şey doğurdu.

                 Bu söylemin kendisi, dinin sırtında yüke dönüştü aslında.

                 Ve bu sefer o gücü kaybetmemek bir gayeye dönüştü.

                 Bunun için de en ağır, en hoyrat dil kullanılmaya başlandı.

                 DİNİN SİYASİLEŞMESİ, DİNİN SALT POLİTİK BİR MEKANİZMAYA DÖNÜŞMESİ NE KADAR BÜYÜK BİR HATA İSE, SİYASETİN DİNİLEŞMESİ, SİYASETİN DİN GİBİ TAKDİM EDİLMESİ DE  O KADAR BÜYÜK BİR TEHLİKEDİR.

                 Bu iki büyük tehlike şu anda dinin sırtındaki iki büyük yüktür.

                 Bu hepimizin dilini de, kalbini de, ilişkilerimizi de etkiliyor. Bütün kutuplaşmaları da bu doğuruyor. Pırof. Dr. Mehmet Görmez( Eski Diyanet. İ. Başkanı)

 

                    *Türk halkı, devletin harcadığı paranın, kendi parası olduğunu hala bilmiyor. Besim Tibuk

                    *Bir milleti yok etmek isterseniz, askeri istilaya gerek yoktur. Ona tarihini unutturmak, dilini bozmak, dininden soğutmak ve dolayısıyla manevi değerlerini, ahlakını soysuzlaştırmak kafidir. Peyami Safa

                     *HZ. MUHAMMED YÖNETİCİLERİN VE KODAMANLARIN HAKLARI İÇİN DEĞİL, YÖNETİLENLERİN VE EZİLENLERİN HAKLARI İÇİN SAVAŞ VERMİŞTİR. BU BİR İBADET SAVAŞI DEĞİL, ADALET SAVAŞIYDI. Roger Garaudy

                     *Doğru ve doğrular hep azınlıktır. Güç ve para ekseriyeti cezbeder, çeker. Haklıyı değil, güçlüyü tercih eder.

                     *KENDİNİ HAKLI ZANNEDENLERE! "Sırf kalp kırmamak ve kendime yakışanı yapmak için cevap vermediğim herkes, kendini haklı zannetti." Alıntı

                 *Kur’an çarpsın diye yemin ediyorlar. Korkmayın bu kitap çarpmaz.

                 *Kur’an adamın çarpılmış halini düzeltir. Kur’an çarpıklıkları tedavi için gönderilmiş bir kitaptır.

                     *UYARICI DİN, UYARMAK İÇİN GÖNDERİLEN DİN, UYUTMAK, NARKOZ VE AFYON OLARAK KULLANILIYOR. Ve Marx’ın; “Din halkın afyonudur.” Sözü hayatiyet buluyor.

                     * Tilkiye sormuşlar; “Seni tavuk çiftliğine müdür yapalım, ne kadar maaş istersin?”

                      Tilki; “Para pul istemem, ben dava adamıyım.” Demiş!

                     *HAKKI SÖYLEME KONUSUNDA, SULTAN DAHİL HİÇ KİMSEDEN KORKMA. İmam-ı Azam

                     *Sultan Abdulhamid’in 33 senedir iktidarı boyunca, tek karış toprak vermemiştir diyen yalancılar, Sultan Hamid zamanında Osmanlı Devleti’nin 1.592.896 Km kare, iki Türkiye, yani bugünkü Türkiye Cumhuriyeti sınırlarının, arazisinin iki katı toprak kaybettiğini, ya bilmeyecek derecede CAHİL, ya da bunu gizleyecek kadar SAHTEKARLAR. Murat Bardakçı

                     *YOKSUL İNSANLARIN ZENGİN TANRISI, CAHİL TOPLUMLARIN ZENGİN HÜKÜMDARLARI VARDIR. NE ÇOK GEZEN BİLİR, NE ÇOK OKUYAN BİLİR. EN ÇOK CAHİL BİLİR, O HER ŞEYİ BİLİR. Aziz Sancar

                     *MUHAFAZAKARLIK: Muhafazakarlık; dini, milli ve ahlâki konuların korunması ve muhafazasıdır. Partileri, liderleri, makam, rütbe ve dünyalıklarını korumak, muhafaza etmek değildir, asla olmamalıdır. Alıntı

                  *Müslümanlar, Kur’an’ı hayata nasıl uyarlanacak sorusundan kaçmak için, Kur’an’ın nasıl okunması gerektiği konusunda geniş bir ilim üretmişler. Aliya İzzet

                       *HUTBE KONUSU ZİNA: Zinaya yaklaşmayın, doğru ama, zinaya giden bütün yollar açık, alabildiğine açık. Adeta ayağına bulaşıyor, yüzüne, gözüne, eline  değiyor.

                    ÇAMURLU YOLDA YÜRÜ AMA ÇAMURLANMA!

                    Bataklık kurutulmadan, sineklerle mücadele asla sonuç vermez.

                       *İki yüzlü insanın, dilinde tat, kalbinde fesat gizlidir. Hz. Ali