Tamam anladık. Çeşitli sebeplerle gerginsiniz… Biraz geçmişe gidelim… 15 Temmuz darbe öncesi “Başbakan olmaya hazırlandınız, olmadı. Darbe akamete uğradı. Şartlar değişti, Başbakanlık hayaliniz suya düştü. Anladık gerginsiniz…

Yedili masaya kendi rızanızla oturdunuz. Masada HDP yoktu. Aylar geçti. Masa lideri Kemal Bey; HDP ile dirsek temasından açık destek noktasına evrildi. Altılı masaya PKK gölgesi düştü. Milliyetçi olarak kötü pozisyona düştünüz. Anladık gerginsiniz.

Baktınız pabuç pahalı, “kumar masası” diyerek 6’lı masadan zehir zemberek sözlerle kendiniz ayrıldınız.  Anladık gerginsiniz.

Ne olduysa oldu. 48 saat geçmeden görünmeyen bir güç tarafından zorla tekrar masaya oturtuldunuz. Suratınızdan düşen bin parçaydı. Boynunuzu büktünüz. Kumar masasına geri döndünüz. Anladık gerginsiniz.

Masayı terk ettiniz diye, Halk TV’den, fondaş kalemlerden, Twitter âleminden linç yediniz. CHP seçmenleri, FETÖ trolleri, terör sevicilerden hakaretler işittiniz. Sin kaflı küfürler yediniz. Anladık gerginsiniz.  

CB Adayınız Ekrem İmamoğlu olacaktı. Kemal Kılıçdaroğlu Almanya’daydı. Siz de Saraçhanede “gel bakalım kardeşim Ekrem” deyip kucaklaştınız. İmamoğlu, pes etti. Planınız çöktü. Kabul ettiremediniz. Anladık gerginsiniz.

Seçim mitinglerinizde meydanlarınız dolmadı. Kalabalık azlığından dolayı bir türlü motive olamadınız. Anladık gerginsiniz.

Es kaza gecenin birinde kör kurşun parti binanıza isabet etti… Kabahati Erdoğan’a yıktınız. Mızıkçılık yapan kız çocuğu gibi TBMM kürsüsünden yerlere boş mermiler saçtınız. Kurşun atan yakalandı. Fail, hırsızları kovalayan “gece bekçisi” çıktı. Ele güne mahcup oldunuz. Anladık gerginsiniz. 

Mutfak videolarıyla ilgili açılan pankarta tepki gösterirken dozu kaçırdınız: “Ulan saygısızlar sizi doğuran kim? Saygısız, ahlaksız herifler. O pankartı indirten bir irade olmadı. ‘İndirin ulan şunu aşağıya’ diyen bir Cumhurbaşkanı olmadı. Özellikle kadınlara sesleniyorum. Bu süpürgelerle bak sapını söylemiyorum ha, sapıyla başka bir şey. Ama ucuyla hayırlısıyla süpüreceğiz" diyerek Çoluk çocuğun huzurunda bel altı göndermeler, argo sözler sarf ettiniz. Anladık gerginsiniz.

Aylarca “Tayyip Erdoğan’ı devirme” seansları, masa toplantıları yaptınız. Çok uğraştınız ama 14 Mayıs’ta Erdoğan’ı deviremediniz. Topunuz birden yenildiniz. Hatta ittifak adayınız %5 fark yedi. Anladık gerginsiniz.

Meclis iradesi belli oldu. Sizin savunduğunuz genişletilmiş parlamenter sistem yenildi. Tayyip Erdoğan’ın savunduğu Başkanlık sistemi resmen gerçekleşti. % 10 bile oy alamadınız. Başbakanlık hayaliniz bir kez daha dumura uğradı. Anladık gerginsiniz.

14 Mayıs gecesi, yamalı bohça gibi halkın karşısına çıktınız. Yüzünüzden düşen bin parçaydı. Anladık gerginsiniz.

Altı gün ortadan kayboldunuz. Anladık gerginsiniz.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun kaybedeceğini anladınız. 28 Mayıs’a günler kala hiçbir şey yokmuş gibi Haziran’da İYİ Parti teşkilatlarına Genel Kongre emri verdiniz. Zamanlamanız Genel Başkan olarak korktuğunuzu gösteriyor. İçinde olduğunuz Millet İttifakı için hayat-memat seçimlere 5 gün kalmışken İYİ Parti teşkilatlarına “28 Mayıs’ı boş verin” işimize bakalım dediniz. Parti teşkilatlarınızı içe döndürdünüz. Anladık gerginsiniz.

Partinizi CHP’ye esir ettiniz. İnanmadığınız gibi davrandınız. Anladık gerginsiniz.

Milliyetçi cepheden gelen Sinan Ogan, Cumhur İttifakı ve Tayyip Erdoğan’a destek verdi. İşinize gelmedi. Anladık gerginsiniz.

Kemal Kılıçdaroğlu seçilemezse –ki kuvvetle muhtemel- Cumhurbaşkanı Yardımcısı sıfatınız olmayacak. TBMM’ne 43 vekil çıkardınız ama ne yazık ki siz, milletvekili de olamadınız. Midyata pirince giderken, evdeki bulgurdan da oldunuz. Anladık gerginsiniz.

Hepsini anladık gerginsiniz de…

Siz, HÜDA PAR’ın Parti tüzüğünde geçen “kadınların sahiplenilmesi” paragrafında neyi anlamadınız? Bakın tane tane okuyun.

Vârisleri olmayan veya bulunamayan kişilerin bıraktığı miras, devlet hazinesine değil fakirlere bırakılmalı veya sadece fakir gençlerin evlendirilmesi, yalnız yaşayan kadınların sahiplenilmesi ve yetimlerin bakımı gibi alanlarda kullanılmak üzere oluşturulacak bir fona devredilmelidir” paragraf bu kadar.

Gergin Hanımefendi. Anlamamakta ısrar ettiğiniz paragraf çok açık. Siz, paragrafı kasten niye saptırıyorsunuz? Neden? Niçin?

Mahallemizde şahit olduğumuz -kaderin cilvesiyle- tek başına yaşayan bakıma muhtaç kalmış; karısı veya kocası olmayan, evlatları terk etmiş yaşlı adamları, kadınları sahip çıkmak İslam’ın emridir. Muhtaçların yemeğini vermek, odunu kömürü, ilacını götürmek asıl insanlıktır.

Sayın Meral Akşener.

HUDA PAR Genel Başkanı’na ithafen: “Sahiplendirilen kadın. Ya bu ne demek? Şimdi küfredeceğim. Dangalak diyeyim hadi. Seni sahiplendirelim? Öyle bir adamsın demek ki.” Dediniz.

Türk siyasi hayatında Tansu Çiller Başbakanlık yaptı. Zerafet ve nezaket sahibiydi. O kadından böyle seviyesiz sözler hiç duymadık. Utanın.

Küfürlü konuşmak kimseye yakışmaz. Hele hele bir kadına, hiç ama hiç yakışmaz.

Yakında milletin siyasi hafızasında “argolu ve küfürlü” konuşan kaba saba bir kadın olarak hatırlanacaksınız.

Çok iticisiniz. Kadınlara mahsus incelik ve zerafeti kaybetmişsiniz. Yazık.

Anladık gerginsiniz. Sakinleşin lütfen.