“Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, Onlar namazlarını ciddiye almazlar. Onlar gösteriş yapanlardır, Ve hayra da mâni olurlar.” Maun suresi

                “Nice oruç tutanlar var ki, aç kalmaktan başka bir kazançları yoktur. Ve yine nice namaz kılanlar var ki, yorgunluktan başka namazından elde ettiği bir şey yoktur.” H.Ş.

                 “Namaz Dinin direğidir.” Amenna ve saddakna.

                  Ama hangi namaz?

                  Günde beş defa Yaradan’ın huzuruna çıkar, “Yalnız sana biat eder, yalnız senin emirlerini dinler, yalnız sana ibadet eder, yalnız senden yardım dileriz” der, tek otorite olarak O’nu kabul ettiğimizi her gün beş defa ilan ederiz.

                  Bu söz verme ve itaat beyanından sonra hangi namaz dinin direği olur.

                  Elbette  bu söz ve itaate sadık kalınarak kılınan namaz.

                  Tüm  kötülüklerden alıkoyan namaz.

                   Yaradan’dan başka hiç kimseye kul olmayan, O’ndan başka otorite tanımamayı, yalnız O’na kul olmayı, hiçbir beşere ve dünyevi menfaate kul olmamayı,

                  Adaleti, Bir saat adaletle hükmetmeyi, 70 sene nafile ibadetten üstün tutmayı,

                   Kendine adalet, başkalarına zulüm yapmamayı, adaleti herkes için istemeyi, düşmanına bile adaletle davranmayı,

                   Kendi hatanı “Allah affetsin” ile geçiştirip, başkalarını Allah’a havale etmeyip, kodese göndermemeyi,

                   Güzel ahlakı, tatlı dili, kalp kırmamayı, KALP KIRMAYI KABE YIKMA SAYMAYI,

                  Doğruluğu ve dürüstlüğü,

                  Torpil, iltimas yapmamayı, Ehliyet ve liyakati esas almayı,

                   Makam, koltuk, para hastası olmamayı,

                  Çalışkanlığı, işini düzgün yapmayı, halka hizmette mesaide sınır tanımamayı,

                  Çalışanın alın terini tam karşılamayı, maaşını alnının teri kurumadan vermeyi,

                  Çalışana, emekliye asgari ücret, kendini ve tarafındakilere bir sepet maaş, üç dört yerden maaş vermemeyi,

                  Hiçbir iş yapmadan, yüksek kadrodan maaş almamayı,

                  Lüks-israf, reklam ve desinlerden uzak durmayı,

                  Milletin parası ile kendi isim ve resim reklamını yapmamayı,

                  Hz. Peygamber gibi son derece mütevazi hayat yaşamayı,

                   Komşusu aç iken tok yatmamayı,

                   Komşu hakkına riayet etmeyi,

                   İnsanların istemediğini zorla yapmamayı,

                  Haksızlık karşısında susup dilsiz şeytan olmamayı,

                  İnsan hakkı yememeyi,

                  Kim olursa olsun zalime karşı ve mazlumun yanında olmayı,

                  Çevreye duyarlı olmayı, temiz tutmayı, hayvanlara, bitkilere, suya, havaya, toprağa, tüm canlılara merhametli olmayı,

                  Değil vatan toprağını, yabancılara vatanın bir çakıl taşını bile satmamayı,

                  İnsana zararlı ve haram hiçbir şeyi yememeyi,

                  Bay ve bayan açılmaya sınır koymayı, örtünmeyi, zinadan, hususen aleni zinadan, aleni zinaya giden ve zinayı teşvik edici tüm yollardan, zorla tecavüzden uzak durmayı,

                  Hiçbir canlının canını kasten almamayı,

                  Yardımlaşmayı, paylaşmayı, dayanışmayı,

                 Emanete ihanet etmemeyi,

                 Dedikodu, gıybet ve iftira atmamayı,

                 Yalan, algı, abartma, saptırma, karatma, dezenformasyon yapmamayı,

                 Ayrıştırma, ötekileştirme, kutuplaştırma, nefret ettirme, düşmanlaştırma, bölmemeyi,

                 Yalancı pehlivanlık, kahramanlık yapmamayı,

                 Kendi partisini ve liderini kutsallaştırıp, putlaştırıp, diğerlerine düşman gözüyle bakmamayı,

                 Partiyi, mezhebi, tarikatı, cemaati din haline getirmemeyi,

                 Hiçbir insanı, lideri, önderi hatasız görmemeyi, putlaştırmamayı,

                 Hiç ölmeyecekmiş gibi çalışmayı, yarın ölecekmiş gibi ibadeti,

                 Okumayı, yazmayı, araştırmayı, ilim peşinde koşmayı,

                 Filistin'in ,D. Türkistan'ın, Arakan'ın, Irak, Suriye, Libya, Afganistan, Yemen,           Bosna, Kosova, Kırım, Keşmir,  Çeçenistan, Afrika, Ukrayna ve tüm mazlumların yanında olmayı,

                 Müslümana  ve kim olursa olsun mazluma ırkını ve mezhebini sormamayı,

                 Particilik, mezhepçilik, cemaatcilik, ırkçılık ve tüm kıliklerden uzak durmayı,

                 Kardeşliği, birlik ve beraberliği, barışı sağlamayı,

                 Hiç şüphesiz Allah’ın huzurunda, O’nunla görüşüyormuş, bütün benliğinle, düşünce ve duygunla O’nunla berabermiş  gibi, huşu ile ihlas ve samimiyetle namaz kılmayı sağlayan NAMAZ. DİNİN DİREĞİ BU NAMAZ.

                 Özeleştiri yapalım ve her birimiz kendimize soralım? Biz bu namazın neresindeyiz? Kendi nefsim adına itiraf etmeliyim ki, bu namazın fersah fersah uzağındayım. Ya siz? Kendinize sorunuz, özeleştiri yapınız, kendinizi muhasebe ediniz!

                 Ve yine soralım? Böyle bir namaz kılsaydık, ülkemiz bu halde olur muydu?

                  Bunca adaletsizlik, yolsuzluk, ahlaksızlık, adam kayırma, hırsızlık olur muydu?

                  Müslüman alem bu halde olur muydu? İnsanlık  bu halde olur muydu?

                 Hamas, Gazze ve Filistin yalnız kalır, ziyonist caniler bu kadar zulmü yapabilirler miydi?

                 Afganistan, Arakan, Çeçenistan, Bosna, Irak, Suriye, Libya, Yemen, D. Türkistan ve tüm mazlumlar bu kadar zulüm görür müydü?