Bir sabah işe geç kalmamak için biraz hızlı, biraz da telaşlı olarak yola çıkarsınız. Telefon çalarken gözünüzü yoldan bir an ayırırsınız ve... çattt.! Her şey bir anda olur.
Kimse trafik kazası yapmak istemez ama bazen bir saniyelik dikkatsizlik, yıllarca sürecek hukuki bir sürecin kapısını aralayabilir.
Geçenlerde bir müvekkilim, kavşakta bir araçla çarpıştı. Arabasında ciddi hasar oluştu, kendisi de yaralandı ve 4 hafta rapor aldı. Ancak kaza tespit tutanağında "her iki sürücü eşit oranda kusurlu" yazılmış. Oysa tanık beyanları, kazanın gerçekleştiği yere dair fotoğraflar, araçların kaza sonrası pozisyoları, karşı tarafın asfaltta hiç fren izinin bulunmaması gibi unsurlar, kusurun tamamının karşı tarafa ait olduğunu açıkça gösteriyordu. İşte hukuk burada devreye giriyor. İtirazlar yapılıyor davalar açılıyor.
Peki Trafik Kazası Yaparsanız Hukuki Süreç Nasıl İşler?
Kaza Tespit Tutanağı:
En önemli evraktır. Kusur oranı genellikle bu tutanak ve varsa kamera kayıtlarına göre belirlenir. Kazada yaralanma varsa, taraflar arasında tutanak tutulamıyorsa ya da anlaşmazlık varsa polis çağrılmalıdır.
Kusur Oranı:
Kazaya sebep olan tarafın kusur oranı, hem maddi hem cezai süreç için belirleyicidir. %100 kusurlu olan taraf, hem karşı aracın zararlarını hem de varsa yaralanan kişilerin tedavi v.s masraflarını karşılamakla yükümlüdür. Hatta kimi olaylarda kusurlu ise sürücü, kendi aracında yaralanan veya ölen varsa onların cezai ve tazmini sorumluluklarını da üstlenmek zorunda kalır.
Sigorta – Zorunlu Trafik ve Kasko:
Zorunlu trafik sigortası, karşı tarafın zararlarını belli bir limite kadar karşılar. Buna karşı güvence olarak bir miktar ekstra prim ödeyerek limitlerinizi yükseltmenizi tavsiye ederim.
Kasko ise sizin aracınızdaki zararları öder, eğer poliçeniz kapsamlıysa.
Ancak sigorta şirketleri zaman zaman zararların tamamını karşılamaz, eksik ödeme yapabilir. Bu durumda sigorta şirketine karşı dava açılabilir.
Ceza Sorumluluğu:
Eğer kazada bir kişi yaralanmışsa veya ölmüşse, iş artık trafik suçu olmaktan çıkar, TCK (Türk Ceza Kanunu) devreye girer. Yaralama varsa taksirle yaralama suçu oluşur.
Ölüm varsa, kusurlu taraf için taksirle ölüme sebebiyet suçundan ceza davası açılır.
Bu davalarda hapis cezası bile söz konusu olabilir. Özellikle alkollü, uykusuz ya da telefonla konuşurken kazaya sebep olmuşsanız, ceza ağırlaşabilir.
Maddi ve Manevi Tazminatlar:
Kaza mağduru olan kişi, kusurlu sürücüden, araç sahibinden, araç işleteninden ve sigorta şirketinden tedavi giderleri, iş göremezlik tazminatı, araç değer kaybı, manevi tazminat gibi kalemlerde taleplerde bulunabilir.
Bu davalar, genellikle Asliye Hukuk Mahkemelerinde veya Sigorta Tahkim Komisyonu’nda yürütülür.
Birkaç Öneri:
Kaza anında mutlaka fotoğraf ve video çekin, çevrede kamera varsa yerini ve konumunu tespit edin.
Olay yerinden ayrılmadan önce kaza tutanağını dikkatlice inceleyin ve öylece imzalayın, veya imzadan imtina edin.
Hafif gibi görünen kazalarda bile sağlık kontrolüne gitmeyi ve durumunuzu hekime rapor ettirmeyi ihmal etmeyin.
Özellikle araçta değer kaybı varsa, bunu eksper raporlarıyla belgeleyip yasal sürece başvurun.
Son söz:
Trafik kazaları bazen sadece tamponun eğilmesiyle kalmaz; bir ömür sürecek maddi ve manevi kayıplara, sağlık sorunlarına neden olabilir. Direksiyon başında dikkatli olmak kadar, kaza sonrası haklarınızı bilmek de önemlidir.
Kazasız belasız seyahatler diliyorum. Sağlıkla kalın..