Sıklıkla karşılaşılan iyot eksikliği; pek çok sağlık sorununu beraberinde getirmektedir. Doğadan ve besinler ile alınan iyodun yetersiz olması durumunda büyüme geriliği, zeka ile ilgili sorunlar, guatr (tiroit bezinde büyüme), tiroit nodülü ve hipotiroidi gibi birçok hastalıkla karşı karşıya kalınabilir.

Dünya popülasyonunun büyük bir çoğunluğunda iyot eksikliği ile sık sık karşılaşılmaktadır ki bu yüzden hükümetler iyotlu tuz ve benzeri suplementasyonlar ile bununla mücadele etmektedir. Ülkemizde toplumun %2’sini etkisi altına almış olan tiroid hastalığının en önemli sebebi de iyot yetersizliğidir.

Doğru immün fonsiyon; meme, prostat, yumurtalık, pankreas ve elbette tiroid sağlığı için yeterli iyot alımı mutlak gereklidir. Ayrıca mental gelişim içinde yeterli iyot düzenleri gereklidir. İyot eksikliği durumunda tiroid, meme, prostat ve yumurtalık gibi dokularda kist ve kanseröz yapı oluşumu tetiklenmektedir. Ayrıca; kronik yorgunluk, saç dökülmesi, kontolsüz kilo artışı veya kilo verme de güçlük, depresyon, vücutta kistik yapılar ve hücresel fonsiyon bozuklukları da iyot eksikliği ile ilişkilidir.

Düşük veya erken doğum

Gebelikte yaşanan iyot eksikliği düşük, ölü doğum, erken ve düşük ağırlıklı doğum, bebekte zeka geriliği, sağırlık-dilsizlik, şaşılık, felç, guatr, cücelik ile karakterize kretinizm tipleri ve bebek ölüm hızında artışa neden olabilir.

İyot eksikliğini okul çağındaki çocukların guatr oranları belirliyor

 

Bir toplumun iyot durumunu belirlemede okul çağı çocuklarında gözlenen guatr oranları baz alınır. Bir bölgede okul çağı çocuklarında, guatr sıklığı; yüzde 5'ten az ise iyot yeterli, yüzde 5.-19. 9 arasındaysa hafif, yüzde 20- 29. 9 ise orta derece ve yüzde 30'dan fazla olduğunda ise ağır derecede iyot eksikliği olduğu anlamına gelir. Guatr sıklığının yanı sıra, idrar iyot konsantrasyonu, yeni doğan TSH düzeyleri ve tiroglobulin ölçümleri de iyot eksikliğinin saptanmasında kullanılan yöntemler arasında yer alır.

Endüstriyel tarım sonucunda topraklarımızdaki iyot da dahil olmak üzere pek çok mineral ve vitamin miktarı azalmıştır. Ayrıca yine modern yaşamın bir getirisi olarak tüketimini arttırdığımız bromür (ki kaynakları; ekmek ve tüm işlenmiş tahıllar, işlenmiş bitkisel yağlar, hazır kıyafetler ve teknolojik cihazlar) ve flourür (ki kaynakları; diş macunu ve çeşme suyu) oral olarak aldığımız iyotu bağlamakta ve iyottan faydalanmamıza engel olmaktadır.

Serum ve idrar iyot düzeylerinin saptanıp gerekli suplementasyonun yapılabilmesi için hekimlerinizden ve özellikle endokrinoloğunuzdan destek alınması gerekmektedir.