Sakaryaspor meselesi, hepimizin ortak paydası. Farklılıklarımız olabilir, başka pencerelerden bakabiliriz, yorumlarımız, tespitlerimiz, önceliklerimiz ve çözüm metodlarımız farklı olabilir.
Ama bir mesele var ki birlikte dertlenir, birlikte üzülürüz. Sakaryaspor meselesi böyle bir meseledir. Takımın içinde bulunduğu durum ne Sakaryaspor’un marka değerinin karşılığı ne de bu şehrin karşılığı.
Sorun çokta net bir halde ortada duruyor, bilinmeyeni yok. Takımın içinde bulunduğu durum, ekonomik. Geçmiş dönemlerden süre gelen futbolcu borçlarına dayalı Federasyon nezdinde transfer yasağına dayalı. Bugün ki rakamsal değerlerini bilemiyorum ama bildiğim aşılamayacak boyutlarda olmadığıdır.
Günü kurtarma, sezonu öyle ya da böyle bitirme anlayışı ile çözülemeyecek bir tarafı da var tabi ki. Bugüne kadar oluşan yönetimler hepte bu anlayış ile göreve geldiler. Görev alan arkadaşların iyi niyetlerini sorgulamak durumunda asla değilim.
Sezonu bitirme anlayışı ile çıkılan yol bizi buralara taşıdı, her geçen sezon irtifa kaybediyoruz. Her dönem bulunduğumuz ligde tutunmaya çalışır haldeyiz, elde ki kadro ile de bunu becerebilmemiz imkansız olduğunu yaşayarak görüyoruz.
Futbol arenası endüstriyel bir alan, alt yapı da ürettiklerin ile tutunmak imkânsız. Mutlaka transferin önü açılmalı bunu yolu da ortada. Federasyonda takipte bulunan dosyaların ödenmesi ve transfer yasağının kaldırılması.
Bunu bu şehirde bilmeyen de yok. Salt bana ait bir tespitten ibarette değil. Benim anlatmaya çalıştığım güncel tedbirler ile vakit kaybetmenin anlamının olmadığıdır.
Şehri yönetenlerin ortaya koyacağı karalı bir irade ile bu sorun aşılır. Aksi halde her dönem yaşadığımız tabloyu bu dönemde yaşamaya devam ederiz.
Bu şehir her alanda ligden düştü, geri kaldı. Sakarya spor’un durumu da bu meseleye canlı örnek. Şehrin sosyo ekonomik yaşamına karşı aldığımız sessiz tavrın, Sakarya spor meselesinde sürdürür isek, sonumuzu bugünden görmekte mümkün.
Hangi pozisyonda bulunacağımız ve nasıl yaşayacağımızda biraz da bizim elimizde. Ya sessiz kalmaya devam edeceğiz ya da yeter artık diyerek yüksek ses ile itiraz geliştireceğiz.
Yani sonumuzu kendimiz tayin edeceğiz!