Sakarya’da geçtiğimiz Mart ayında bir önceki yılın Mart ayına göre %19 azalarak  bin 825 konut satışı gerçekleşti..

Bu veride %19 azalış bizi yanıltabilir, nedeni geçtiğimiz yılın Mart ayı tüm zamanların en fazla konut satışı gerçekleşen Mart ayı olmuştu..

Konuta olan talepte gözle görülür ciddi bir gerileme var evet..

En basit iktisat teoremine göre, piyasada bir ürünün fiyatını arz talep dengesi belirler, konuta olan talep düştü, fiyatlar dolgunluğa ulaştı.

Devlet destekli konut üretimi arttı..

Yatırımcılar farklı enstürmanları tercih etmeye başladı..

Bu belirttiğim maddeler konut fiyatlarının düşmesine neden oldu.. İlan sitelerinde Sakarya’da ki satılık konut sayısı yedi bin civarında, bu rakam son bir aydır sürekli artış göstermekte..

Fakat benim yorumum, konut fiyatları olması gereken seviyelere geldi, seçime kadar yatay eksenli bir grafik bekliyorum.

Konut fiyatlarındaki bu düşüş yazılarında, konutun bir yatırım aracı olmaktan çıkarılması konusu çok tartışılıyor. Burada temel belirleyici unsur. Türkiye'nin özellikle 80'lerden sonra gerçekleşen şehirleşme süreci boyunca insanların satın aldığı gayrimenkullerin değerinin katlanarak artıyor olması..

Nüfus artışı, iç/dış göç, şehirleşme ve sanayileşme trendi ve dinamikleri değişmedikçe, gayrimenkulde bu bağlamdaki fırsatlar devam edecek. Türkiye'nin bu alanlarda önü hala oldukça açık, doygunluğa ulaşması için daha gidecek çok yolu var.

İkinci temel unsur olarak karşımıza enflasyon çıkmakta. Gayrimenkul fiyatlarının artan nominal gelir ve genel fiyatlar seviyesi ile yükselmesi normal. Alıcının geliri arttıkça, satıcının da beklentisi yükselir.

Üçüncü temel unsur, Türkiye'deki finansal çalkantılar ve risk algısı. İnsanlar bu çalkantılardan uzun vadede etkilenmemek için, uzun vadeli tasarruflarını nispeten düşük riskli gördükleri gayrimenkul sektöründe değerlendirmeyi tercih ediyor.

Dördüncü temel unsur olarak konut kredisindeki vade/faiz avantajlarının diğer kredi unsurları için geçerli olmaması. 10 yıllık bir konut kredisi ile ev alabilirsiniz ancak 10 yıllık bir tüketici kredisi veya ticari kredi çekemezsiniz. Aylık ödenen taksitlerin toplam gelir içindeki payı da enflasyonla ve nominal gelir artışıyla azalınca, konut cazip bir yatırım aracı olarak ortada duruyor.

Evet bugün 1 Mayıs emeğin günü, 1 Mayıs’ın, anlamına yakışır bir şekilde dostluk ve dayanışma havasında kutlanmasını dileyerek, başta işçi, memur ve emekçiler olmak üzere bütün milletimizin Emek ve Dayanışma Günü'nü kutluyorum. Emek olmadan hiçbir şey yetişmez.

Hayatı ertelemediğiniz bir hafta geçirmeniz dileğiyle..

Samet Hızalan