İslam’ın en temel emirlerinden biri; birlik ve kardeşlik olmasına, ‘’TOPYEKÜN ALLAH’IN İPİNE SARILINIZ’’ demesine rağmen Müslümanlar;  dağınıklığın, parçalanmışlığın, bölünmüşlüğün ve bunun sonucu olarak ta birbirini yemenin en ilkel, en vahşi, en cahil  uygulamalarını  ortaya koyuyor, İslam ile taban tabana zıtlığın dik alasını yaşıyorlar.

İslam ne diyorsa tersini yapıyor, adeta İslam ile savaşıyor, bu cihanşümul dini kendi elleriyle kirletmeye, tüketmeye ve yok etmeye çalışıyorlar.

Hiç şüphesiz,  kışkırtıcı ve planlayıcıları, karıştırıcıları , destekçileri ve hep memnun ettikleri  patronları;  her zaman olduğu gibi EMPERYALİST VE SİYONİSTLER.

Oysa tüm Müslümanlar olarak  biliyoruz  ki; Müslümanların birlik ve kardeşliğine, tek millet oluşuna ve tüm insanlığın hidayet ve kurtuluşuna gitmeyen, hizmet etmeyen, hedefi ve gayesi  bu olmayan, bu amaca yaramayan;

Ne kadar parti, hizip, fırka, cemaat, cemiyet, mezhep, meşrep, tarikat, dernek, vakıf, sendika, gurup, birlik, klik ve benzeri ne varsa, hepsi topyekün GAYRIMEŞRUDUR. Batıl, İslam dışı ve şerre hizmet eden odaklardır. Hayır için ortaya çıksa ve hayra hizmet ettiğini söylese de;  birliğe ve kardeşliğe hizmet etmiyor, ayrımcılığa su taşıyorsa, ayrı bir hizip, klik ya da cemaat peşinde koşuyorsa batıldır ve Müslümanları batırma peşindedir.

Evet. Müslümanların kardeşliğine, birlik ve beraberliğine. ‘ BÜYÜK İSLAM MİLLETİ AİLESİNE,’’ hizmet etmeyen,76 milyonu  ve  1.5 milyarı kardeş, tek millet ve’ tek büyük aile’ görmeyen, buraya doğru koşmayan, kendi dar cemiyet ve cemaatini, mezhep ve meşrebini, tarikat ya da partisini tek gaye edinen, insanları ‘’ BÜYÜK İSLAM MİLLETİ’’ gurubuna değil de, kendi dar ve küçük gurubuna çağıran tüm oluşumlar, gayrımeşru ve batıldır. En hafif deyimle; BATILA, ŞERRE VE ŞEYTANA HİZMET ETMEKTEDİR.’’

 

Bir ülke de binlerce ilk mektep orta mektebe, binlerce orta mektebe liseye ve binlerce lise de üniversiteye talebe hazırlar. Hepsi birden eğitime hizmet eder. Birbirinden bağımsız olmayıp, eğitimin ve topyekün maarifin şubeleridirler.

Yine bir ülke de, yüzlerce askeri birlik vardır. Mangasından taburuna, tugayından kolordusuna kadar hepsi  bir ‘orduya’ bağlıdır ve ona hizmet eder. Ordunun tek bir hedefi de; ülke savunması ve korumasıdır. Her biri,  birbirinden bağımsız değildir. Ordunun ve ülke savunmasının şubeleri, kollarıdırlar.

Her ikisinde de; şubeler, bağımsız ve kendine çalıştığı an,ne eğitim kalır ve ne de ordu.Irak ve Suriye’ye döner.

Tıpkı bu örnekler de olduğu gibi, tüm partiler;  önce bu ülkenin birlik ve beraberliğine, kardeşlik ve saadetine, sonra da tüm Müslümanların ittifak ve ittihadına, nihai hedef olarak ta tüm insanlığın kurtuluşuna hizmet etmeli, bu gayeye çalışmalıdırlar. Bu gayenin şubeleri olmalı, bütüne çağırmalı, bütüne çalışmalıdırlar.

Aksi takdirde meşruiyetleri tartılır hale gelir.

Mezhepler;  İslam’ın önünde değil arkasındadırlar. Din değil, din de kolaylık ve açıklamadan ibarettirler .Müslümanlara kolaylık ve yol göstermek için vardırlar. Hedefleri ayırmak değil,tam aksine birlik ve kardeşlik, Allah’a kul yapmaktır. Bu yolda okul olmak, hizmetkar olmaktır.

Mezhepler Müslümanları ayırıyor, hele hele  birbiri ile savaşır hale getiriyorsa; gayrimeşrudurlar. İslam dışı, batıl ve sapkınlık merkezleridir.

Tarikat ve cemaatler; Müslümanı olgunlaştırmak, kemale erdirmek, takva sahibi yapmak ve Allah’ a yaklaştırmak, ulaştırmak içindir. Büyük İslam milletine ve ümmetine  çağırmak, oraya yaraşır fertler yetiştirmektir.

Aksine hareket ediyor, birlik ve kardeşliğe zerre kadar ters düşüyorlarsa, gayrimeşru, İslam dışı ve batıldırlar.

Bütün STK’lar, üç kişi de olsa bir araya gelip, ayrı telden çalıyor, gurupçuluk yapıyorsa; bu ülkeye, 76 milyona ve insanlığa hizmet etmiyor, zarar veriyor demektir.

Bu vatan sınırları ve tüm İslam coğrafyasında, her kim mezhepçilik ve meşrepçilik, particilik ve hizipçilik, cemiyet ve cemaatçilik, ilcilik ve bölgecilik, kavim, kabile, sülale ve aşiretçilik yapıyorsa, 76 milyonun ve 1.5 milyarın birlik ve kardeşliğine zerre kadar zarar veriyorsa, insanlığın kurtuluşuna su taşımıyorsa, gayrimeşrudur, gayrıislami ve batıldır.

Bunu her kim yapıyorsa, emperyalist ve Siyonistlerin ücretsiz ve gönüllü askeri, bilerek ya da bilmeyerek örgütlü şubeleridir.

Birlik ve kardeşliğe zarar verecek her türlü fikir, eylem ve söylem; şaka ve latife cinsinden de bile olsa gayrimeşrudur.

Tüm partiler, mezhep ve meşrepler, tarikat ve cemaatler, tüm STK’lar, kurum ve kuruluşlar; tek millet, tek devlet, tek bayrak fikrine, eylem ve söylemine, kardeşlik ve bütünlüğe zarar verecek en ufak bir eylem ve söyleme asla ve kata fırsat vermemelidir.

Aksi takdirde, gayrimeşru ve hukuk dışı hale gelirler.

Türkiye de, İslam Aleminde, hususen Suriye ve Irak’ta olup bitenler; gayrı İslami, gayrimeşru ve batıldır. Orta çağ Hıristiyanlığı ve ‘’Cahiliye dönemi’’ cehaletleridir.

Fert fert bu mesuliyetin içinde ve tam ortasındayız.

Müslümanın EN KÜÇÜK CEMAATİ ÜMMETTİR.  En büyüğü  ve nihai olanı ise tüm insanlıktır. Müslümanın kabilesi tekdir.  O da; ADEMOĞULLARI KAVMİ, KABİLESİ VE SÜLALESİDİR. 7 Milyar akrabası vardır. Bunun 1.5 milyarı hem akrabası hem de kardeşidir. Diğer isimler;  bu bütünün şubeleridir. Sadece tanışmak için  farklı isimlerle yaratılmış, anılmışlardır. Bunu dışında her tasnif, her anlayış ve kavrayış gayrimeşrudur, batıl ve İslam dışıdır. Fitnedir, fesattır.

Müslüman; mezhepçi, partici, tarikatçı, cemaatçi, kavim veya kabileci, ilci ve bölgeci, kısaca tüm ‘’ci’’ lerden ari, uzak, dışında ve üstündedir. O SADECE MÜSLÜMANDIR. Başka bir ad ve takıya ihtiyacı yoktur. Bunun dışında her şey araçtır. Kalem, silgi, ayakkabıdır.

Bugün Irak ve Suriye de yaşananlar, dahilinde ve haricinde tarafları ve taraftarlarının yaptıkları; cehaletin, ihanetin, emperyalist ve Siyonist uşaklığın daniskası, dikalasıdır. Her iki ülke de de kazanan sadece Siyonistler ve onların azmettiricileridir. Kaybeden ise tüm Müslümanlardır.

Müslümanın temel görevi; Yalnız Allah’a kul olmak, kullukta kemale ermek, adaleti tesis etmek, kim olursa olsun zulme ve zalime karşı çıkmak, birlik ve kardeşliği sağlamak ve insanlığın kurtuluşu için çalışmaktır.

Bunun dışında ve aksine her çaba beyhudedir,gayrimeşru, zararlı ve batıldır.