Sakaryaspor, ilk iki maçında kötü oynuyordu ancak buna rağmen 4 puan toplamıştı. Demek ki kötü futbolla da puan alınabiliyormuş, Sakaryaspor bunu gösterdi. Ama bu iş bir gün patlar; kötü futbolla nereye kadar puan alabiliriz ki? Bunun örneğini geçen hafta Bodrum deplasmanında gördük. Attığımız gole kadar yine kötü oynuyorduk ama golü bulduk. Meğer göstermelik gol atmışız, maç sonunda belli oldu.
Sahada futbol oynayan sporcularımızın yüz ifadelerine bakıldığında mutsuz bir görüntüleri vardı. Maç 1–0’dan sonra bir takım bu kadar kötü futbol sergiler mi? Üstelik başta çok güvendiğimiz kaleci Jakub Szumski sanki kalede değil de kafası başka yerdeydi. Önüne gelen topa bile çıkamıyor, çıksa bile zamansız çıkıyor ve golleri yiyor. Bana göre kalecimizde form düşüklüğü var. Teknik adam İrfan Buz’un bunu anlaması lazımdı. Sahada bir kaleci bozuksa hiç beklemez, hemen değişiklik yaparım. Yapmazsan golleri yersin.
Defans zaten evlere şenlik… Orta saha koridor olmuş. Rakibin her futbolcusu bizim yarı sahamızda adeta cirit atıyor. Forvet topla buluşamıyor. Bodrum maçında galibiyet almak çok zordu. Aslında Bodrum çok iyi değildi ama Sakaryaspor çok kötüydü.
Maç bitti. Taraftarların önüne gelen futbolcular “Bu bir kazaydı, bir daha olmayacak” dedi. Ama futbolcular, Bodrum’a yenildiniz ve Bodrum sizin üzerinize çıktı. Bundan haberiniz var mı?
Futbolcu kardeşlerim, bu bir kazaydı, kapattık. Önümüzde Bolu maçı var. O da çok zor bir maç. Keçiören karşısında geriye düştüğü maçı çevirmeyi başaran Boluspor, Sakaryaspor karşısına moralli çıkacak. Ama burası Sakarya! Buradan çıkış yok, biliyorsunuz. Bolu maçına çok iyi hazırlanmamız lazım. Bu maçı mutlak kazanmalıyız. Yenersek umutlarımız yeniden yeşerecek, diğer maçlara da moral olacak.
Boluspor’un Sakarya’da hiç şansı yok. Sakaryaspor, Boluspor’u yenecektir.
Hoşça kalın, esen kalın.