Sakaryaspor uzun yıllar sonra bir üst lige çıktığında herkes gibi benim de düşüncem ‘aman bu sene ligde kalalım da asansör takım olmaktan kurtulalım’ dı açıkcası…Nitekim Sakaryaspor inişli çıkışlı grafiğiyle ligi orta sıralarda düşmeden tamamlayacak fırsat olursa da play-of kovalayacaktı. 

Üç kez teknik adam değiştiren devre arası bir çok futbolcuyla yollarımı ayırıp yeni transferler yapan yeşil siyahlılar iyi bir grafik yakalayarak önce play-of potasına girdi. Dün de zirvedeki önemli rakibini iyi futbol ve net skorla yenerek ilk 2 hedefine bir adım daha yaklaştı. Taraftarından yoksun olarak maça başlayan yeşil siyahlılar tecrübeli oyunculardan kurulu Eyüpspor karşısında golün sinyallerini daha ilk dakikalarda vermeye başladı. Kassongo attığı müthiş kafa golüyle bu ligin kralı benim derken Sakaryaspor’u da zirveye taşıyan önemli bir oyuncu olduğunu bir kez daha ispat etti. Çağlayan’ın Ronaldo gibi yükselip adeta havada asılı kaldığı pozisyonda yaptığı müthiş kafa vuruşu Kassongo’ya nazire yaparcasınaydı. Çağlayan attığı golün yanısıra forma şansını çok iyi kullanarak sahanın en iyilerindendi. Dün takımda kötü oynayan yoktu desek yeridir. Eyüpspor’a neredeyse hiç net pozisyon vermeden maçı tamamladık. 

Fikstür olarak bakıldığında işimiz zor gözükse de futbol sahada oynanan bir oyundur. Neden olmasın ki. Süper lig bu şehre çok yakışır. Her açıdan şehrimize de büyük katkısı olur. Nitekim bir dönemin milli takımının yarısı nerdeyse Sakaryasporlu oyunculardan oluşuyordu. Bu formanın hakkını veren şimdiki yeşil siyahlı oyuncularımız da tarih yazmaya yaklaştılar. Kırılma maçı bizim için üç hafta sonra karşılaşacağımız Rizespor maçı olur düşüncesindeyim. 

Golcümüz atıyor, takım koşuyor mücadele ediyor, pas yapıyo, keyif veriyor. 11 maçta 10 galibiyet bir mağlubiyet. Süper lig neden olmasın ki?