Anlam bütünlüğü barındıran her söz dizisinin anahtar sözcükleri vardır. Yazı başlığım için birebir kullanmak istediğim yukarıdaki cümlenin anahtar sözcükleri de “ bilgi “ ve “ cahillik “tir.

Bilginin yük olarak tanımlandığı yerde, aklım cımbızla seçer gibi erdem, ahlak, idrak ve duyarlılık sözcükleriyle geri bildirim yapıyor. Diğer bir ifade ile aklımı yoran başlığın açılımını, sıraladığım değerler üzerinden okuyorum. Cehaletten ileri varan, kabını bu saydıklarımla doldurur şüphesiz. Ancak kabı bu değerlerle dolan kişi, kabın ağırlığı somutluğunda yük de kazanır idrak soyutluğunda.

Bu yükün ağırlığını tanımlamak isterim kendimce: Bilmek, güçlünün karşısında zayıfı kollamaktır; bilmek, hadsize engin bir sabırla had bildirmemek; bilmek, gönlün istediğini değil de gözünün önünde duranı sevmeye mecbur bırakmaktır kendini. Bilmek, sınırlarını daraltmak ve özgür olmak elindeyken kafesini kendi ellerinle onarmaktır her defasında. Bilmek, yıkıp geçmekle durup köhnemek arasındaki ince çizgidir. Bilmek, en sevdiğin varlığın – çocuğunun – yüzünde okuduğun endişe, korku ve savunmasızlıktır mesela… Ve artık heyben dolu geçerken hayat denizini, rotanı çizen de asıl bu okuduklarındır.

Bilmek; hamlıktan olmaya uzanan yolculukta heybemizi belki kahır, belki isyan, belki hüsran ile doldurmaktır aynı zamanda.

Başlıkta yer alan ve bilgi ile beraber anılan “yük” gerçekte adıyla yük ama anlamıyla lütuftur. Ve her insana nasip olamayandır.

Yükü lütuf göremeyenler, dünya hayatının cahilleridir. Onlar gerçekte ne yaparlarsa yapsınlar, ne tadarlarsa tatsınlar; tattıklarıyla yetinmez, aldıkları tatları ruhlarına katamazlar. Yeni filiz veren bir ağacın coşkusuna katılamaz; baharı şevkle, heyecanla karşılayan bülbülün neşesine alkış tutamazlar. Toprağın sancısını, suyun haykırışını duyumsayamayanlardır onlar. Bir türlü aşamadıkları cahillik engeli, hazların doruklarında iken bile onları suya kanamayan, ateşle üşüyen, ışığı seçemeyen; susuz, soğuk ve kör insanlardan yapar.

Son bir analizle bence, “cahillik” idrak ve duyarlılık noksanlığı; “bilgi yükü” ise ancak meşakkat ve sabırla kıvamlanmış bir lütuf denizidir bu âlemde.