Ali Borinli okulu, şehrin ilk gıda süpermarketini açan, eski ailelerden birine mensup arkadaşım Hasan Bayraktar’ın Serdivanda aldığı arazinin parselâsyonu sırasında okul yeri olarak bıraktığı yere yapılmıştı.Bu okulun ilk zamanlarında Engelli Çocuklar Derneğinin başında Semra Baldoğan (Saracoğlu) vardı. Bu iki arkadaşımız dolayısıyla aşina olduğumuz bu okul müdire Derya Özen’in idaresinde koordinatör öğretmen Cemil Cebecioğlu’nun katılımıyla devam etmekte ve derneğin başkanlığını da Gülsen Öziş yapmaktadır.
Rotary Kulüp şehrimizde 1984 civarında kurulmuş ve bütün dünyada şubeleri olan bir dernektir .. “Tutulmuş balığı vermek yerine olta verip balık tutmayı öğretmek” prensibine sahip olan bir kuruluştur. Bazı kişiler’ yardımın resmini çektirerek reklâm yapmak’la suçlarsa da böyle diyenlere “ iyi örnek olacak şeylerin duyurulmasında fayda vardır” diyerek çalışmalarını topluma duyururlar,.. Depremden sonra çadırkent kurmakla başlayıp şehit ailelerine her yıl Kuzuluk kaplıcalarında sağlanan tatil imkânları gibi şeylerle devam eden faydalı çalışmalarına bütün vatandaşlar şahittir. Bu kulübün Haziran ayına kadarki başkanı olan Yüksel Büyükakten’i herkes öğretmen ve okul sahibi olarak tanır ve kendisinin çok kişi tarafından bilinen tarafı iyi kalpli ve yardımsever olmasıdır.
Yukarıda tek tek tanıttığımız kişi ve kuruluşların bir araya gelmesi ile ortaya çıkan sinerji engelli insanlarımız için bir fırsat olmuş ve onların zor şartlarda sürdürdükleri yaşamlarına karınca kararınca bir fayda sağlamaya başlamıştır.. Derya hanım ve Cemil bey ile okul dışından katkıda bulunan kişiler el ele vermiş canla başla çalışmaktadırlar..
27 Nisan Pazar günü Devlet Memuru olabilmek için kazanılması gereken KPSS sınavı vardı.. Rotary kulüp , her yaştaki engellileri ve öğrenci olanlarla öğretmenlerini sınavdan bir gün önce Doğa Koleji kampüsüne davet etmiş onlara bir moral pikniği düzenlemişti.. Biz de oradaydık. Herşeyi izledik.
Engelliler derneği üyeleri geldi ,öğrenciler şehirden otobüslerle getirildiler.Karşılama sırasında program anlatılırken ilk etkilendiğimiz sahne “ızgaraları yedikten sonra futbol maçı yapacaksınız” denilmesi üzerine öğrencilerin gösterdikleri sevinç ve “ saat üçte de atlara bineceksiniz” deyince gene sevinçle bağırıp büyük bir neşeyle hep bir ağızdan “Cemil hoca sen bizim herşeyimizsin” diye tempolu tezahürat yapmalarıydı.. Öğrendiğimize göre bu gençlerden en az yirmisi devlet memurluğunu kazanırmış.. Cemil bey,ikram faslı başlamadan önce yaptığı konuşmada bu gençlerden “Umut yolculuğuna birlikte çıktığımız gençler “ diye sözetti , karşılığında gene“Cemil hoca, sen bizim herşeyimizsin” tezahüratı geldi..
Yaşı küçük olan veya refakate gerek duyan gençler yakınlarıyla birlikte idiler.Hoca’nın konuşmasını dinleyen annelerden biriyle konuştuk: “3 erkek 1 kız çocuğum var, diğerlerinde problem yok,iki oğlum evli, bu oğlum Allah’ın takdiri ile böyle doğdu , çok küçükken başını dik tutamıyor, sallanıyor,zor yürüyordu ,o sıralarda Ali Borinli okulundan haberdar oldum, başvurdum, bugün 20 yaşında olan oğlum onların eğitimi ve yönlendirmeleri ile kendi işini görebilen, gördüğünüz gibi futbol oynayabilen bir insan durumuna geldi,pek az şeyine benim yardımcı olmam gerekiyor, meselâ yüzünü kesmesin diye sakal tıraşını ben yapıyorum, öğretmenleri çok iyi ve ilgili, çok memnunuz” dedi…
***
Gençlerden on kadarı pikniğe katılabilmek için halen çalıştıkları işyerlerinden izin alamadıkları için yoklardı.. Bu durum onların adına hem iyi hem kötüydü..Kötüydü çünkü orada yoktular , iyiydi çünkü çalıştıkları yerlerde ciddi olarak birer görevleri olduğu anlaşılıyordu..
Katılanlardan biri olan Engelliler Derneğinden Selim Özen’ın Adapazarı belediye meclisi üyesi olduğunu öğrendik.
Bu okul ve bu gençlere faydalı olmak isteyen kişiler Ali Borinli Okulu Müdiresi Derya Özen hanım, koordinatör Cemil Cebecioğlu veya dernek başkanı Asuman Demircioğlu ile Yüksel Büyükakten’i arayarak araç-gereç gibi konularda katkıda bulunabilirler..
***
Eski yıllarda bedensel veya zihnî özürü olan çocuklar eve kapanırdı,zira ev dışında vakit geçirmelerine imkân yoktu.. Son yıllarda yapılan faydalı düzenlemelerle şehrin kaldırımları ve ulaşım araçları tekerlekli sandalyelerin inip çıkabileceği şekle getiriliyor.Kaldırımlara,gözü görmeyen kişilerin bastonuyla yolunu bulabileceği tırtıklı parkeler konuyor..Yalnız kaldırımlarda özürlü arabasının inip çıkması için bırakılmış rampaların önüne parketmemek, görmeyenler için döşenmiş tırtıklı sarı parkelerin üzerine engeller koymamak lâzım. Ayrıca bazı binalarda düzenleme gerekiyor, meselâ ASF adındaki salonda gösteriye gelmiş olan tekerlekli iskemleli bir insanımızın o uzun ve yüksek merdivenleri iki kişinin taşıması ile çıkmasını gördük,gerçekten çok zor ve tehlikeli bir durumdu.O binada özürlü için asansör olmasa gerek.. Bu insanların kullanması için yapılmış olan asansörleri sadece onların kullanması ve haksız kullanımın önlenmesi için bu asansörlere özürlülere verilecek kartlarla çalışabilme özelliği verilebilir.
***
Ali Borinli okulunun çalışmalarını takdirle anarken ona benzer kuruluşların çoğaltılmasını ve halkımızın bu okullara maddî yardımda bulunmasını , arasıra yukarıda anlattığımız piknik gibi davetler ve geziler düzenleyerek moral vermesini diliyoruz.