Başlanıp bitirilemeyen projeler, şehrin ne tarafına bakarsanız gözünüze ilişir. Hani iktidar temsilcilerinin dilinden düşürmediği “Eski Türkiye” tanımlaması sanırım Sakarya’nın bugün ki durumunu tarif ediyor.
Diğer taraftan sahipsiz şehirdir, Sakarya!
Marka şehir başlığıyla çalışma başlatıldı, varılmak istenilen hedef şehrin var olan turizm değerlerini göz önüne sermek ve hizmete sunmak.
Tabiat harikası değerleri, ne yok ki..!
Kendimizi tekrar olacak defalarca yazılıp-çizildi.
Sakarya coğrafi konumu itibariyle çok önemli bir noktada, coğrafya her imkânı sunuyor, her ilçe yayla turizmi için imkâna sahip, Sapanca Gölü en önemli marka değerimiz.
Acarlar Longozu tek olması özelliğiyle turizmin bir başka başlığını oluşturmakta.
“Sakin Şehir” Taraklı evleri bir tek Sakarya’da var, yeterince tanıtımı sağlanmayan henüz kendi sınırlarını zorlamış durumda değil. Son yıllarda kaplıca turizmi de eklendi ki Safranbolu turizminin önüne geçebilecek durumda.
Poyrazlar gölü, turizmin önemli adreslerinden biri olabilir.
Yamaç paraşütü adresi Kırantepe, rüzgâr ve kolay ulaşımı ile bu alanda öncü olabilir.
Tarihi Justinianus Köprüsü, Şelaleler ve birçok özellik! Turizm değeri olarak işlenmeyi bekliyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran ve dönemin Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen “ Marka Şehir” projesiyle bir hayli mesai harcadılar. Sonrası ise bir türlü gelmedi.
Başladı ancak mesafe kat etmedi, yol almadı!
Karasu-Adapazarı demiryolu inşaatında benzeri akıbeti yaşıyor.
2010 yılında ihaleye çıktı, bugün ki hal ise demirler çürümekte, terk edilmiş vaziyette!
AFA Kültür Merkezi hasarlı bina tespiti yapıldı ve yıkıldı, mevcut alana görseli paylaşıldı gel gör ki bu projede hayata geçirilemedi.
Maket, slayt gösterimi ya da kartpostal nitelikte görselleri paylaşmakta bizim yöneticilerimizle baş edemezler.
Hangi konuya dokunsan elinde kalıyor!
2015 yılından itibaren hasarlı ve yıkımı beklenen 21 okul sorunumuz var ki, bir türlü yol kat edemiyoruz.
Bu soruna bir başlıyoruz, bir durumu reddediyoruz.
Geçtiğimiz günlerde CHP Erenler Belediye Meclisi üyesi Özgür Paşaalioğlu Küpçüler İlkokulu İnşaatını gündeme taşıdı.
İnşaatına başlanılan henüz bodrum kat serüvenindeyken inşaatı durdurulan, iki yıldır da tek çivi çakılmayan Küpçüler İlköğretim binası.
Her sorun zaman bekleyebilir, çözümü için sabır gösterilebilir. Deprem ve can güvenliğinde ise zaman kaybedilemez.
Bunun adı sorumsuzluk, beceriksizlik ve iş göremezlik olur.
Çözümsüzlük içinde boğuşulan sorunlar yumağı!
“Nereden, nereye” naraları atılır, dön 20 yıl geriye göreceksin ki geri dönüş aslında ileriye doğru gidiştir.
Estetikten yoksun, beton meydanlar ile şehre simge kazandırdıklarını düşünürler, gören göz lazım!
1000 Yataklı Hastane meselemiz var ki, Başbakanlar geldi-geçti, Parlamenter sistemden Başkanlık sistemine dönen yönetim ancak efsaneye dönen hastane!
Dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu 2015 yılında Kent Meydanında sözü veriyor, akıbet ortada!
Geçtiğimiz günlerde proje ihalesini müjde diye verdi iktidarın temsilcileri, inşaat başlama için değil projenin çizimine ilişkin ihale!
Bir türlü sonunu getiremiyoruz!
250 Yataklı Kadın Doğum Hastanesi sözü 2009 yılında verildi. Birçok kez teslim tarihi ertelendi, son erteleme Kasım ayı ilan edildi. En iyimser görüş önümüzde ki yılın ortalarını bulacağı yönünde. 10 yılı aşkın bir süre yeterli olmuyor.
Hele ki hafif raylı sistem taahhüdü var, ömür tüketildi her dönemin vazgeçilmezi oldu, sonuç; nostaljik tramvay paylaşımı oldu, orada da akıbet belli değil.
Başlayan bitmeyen ya da sözde kalan bir çok proje!

[email protected]