Yeni sezona, yenilenmiş umutlarla girdik. Sezon öncesi yapılan olağanüstü kongre ile yönetim kurulu şekillendi. Zamanlaması açısından kongre kararı ve çıkan sonuç umutlandırdı.

Başta Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, SATSO Başkanı Akgün Altuğ ve sivil toplum kuruluşları öncülüğünde yürütülen çalışmalar yerinde ve doğruydu.

Sezon önü olması açısından da sevindiriciydi, her dönem ıskaladığımız bir durumdu. Bu kez tamam dedik, her şey yolunda gidecek ve şampiyonluğu kovalayacak kadro kurulacak.

Sezon için uygun zemin ve şartlar oluşmuştu.

Muhammed Kıratlı ve arkadaşları bu özgüven ile yola koyuldular. Sorunlu dosyaların üstesinden gelmek, yeni sezon için kadro şekillendirmek ve sezona hazırlıklar.

Bu açıdan işler yolunda gidiyordu, dolayısıyla moralli bir şekilde sezona girildi.

İlk maç Bandırma deplasmanı ve alınan bir puan ve ardından içeride oynadığımız Iğdır müsabakası ve alınan üç puan, umutları daha da arttırdı.

Sahada oynanan oyunun memnun etmediği de ortadaydı, sonrasında yönetim içerisinde çıkan sorunlar ve ardından gelen istifalar. Bodrum mağlubiyeti ve içeride alınan Bolu yenilgisi erken uyanılmasını sağladı.

Yalancı bahar başlamadan bitmiş oldu, peş peşe yönetim istifaları huzursuzluğu daha da tırmandırdı, sorun neydi kim ne yapıyordu bilemiyorum. Ancak bilinen ve görünen kısmı işlerin yolunda gitmediği ve yönetilmediği yönündeydi.

Böylesi dalgalı ve dağınık bir yönetim yapısıyla Erzurum deplasmanından alınan beraberlik ve içerdi oynadığımız Amed Spor müsabakası alınan üç puan, bir parça yüzümüzü güldürdüyse de olacak gibi değil.

Kıratlı, olağanüstü kongre kararını açıklamıştı gerekçesi nedir, ne planlanıyor bilemiyorum.

İyi bir başlangıç yapılmış olmasına karşın, yönetim içerisinde erken çözülmeler yaşandı. Yanlış transferin yol açtığı ve bir/iki isim üzerinden yönetme çabasının yol açtığı söylenmekte. En önemlisi transferlerin tartışılıyor olması.

Oyuncu maliyetleri, harcanan bütçe ve kurulan kadro tartışmanın merkezi.

Yöntem bu olunca sonuçta kaçınılmaz oluyor, bir birinin tekrarı sezonlar yaşanıyor. Günü kurtarma çabasının bizi getirdiği yer. Aynı yöntemi uygulayıp, farklı sonuçlar beklemek.

Oysaki yönetim kurulunda deneyimli isimler vardı, ligi bilen oyuncu yapısını bilen isimler, onlardan faydalanma yolu seçileceğine macera arandı, deneyimli isimler bir kenara konuldu. Emekliliği gelmiş oyuncuları başka türlü nasıl transfer edersiniz.

Kötü gidişin sorumluluğu teknik kadroya kesilir, futbol aklı olmayan isimler rol üstlenince teknik adam dayandırmak ne mümkün!!

Ligin 6 haftası geride kaldı en hızlı teknik adam değiştirme rekorunu elimizde bulunduruyoruz.

Kongre kararı ve sonrasında ortaya ne çıkar bilemiyorum ancak bildiğim bir durum var ki bu oyunca kadrosu ve maliyetleri öyle üstesinden kolay gelinecek gibi değil.

“Sofrayı kuran kaldırsın” çok doğru bir söz…

Bu şartlar altında Sakaryaspor yönetimine kimse talip olmaz, geçtiğimiz günlerde Coşkun Bilir, yerinde bir paylaşım yapmıştı. Yarı şaka yarı ciddi, “Yusuf Alemdar başkanın yerinde olsam kayyım atarım, CHP’ye atanıyor da Sakaryaspor’a niçin atanmasın?”

Bilir’in sözüne ettiği içinde bulunduğumuz durumu özetleyen, maksadı zorlamayan bir ifade. Pek tabi kayyım aklı değil!

Mevcut yönetim içerisinde ki arızalı yapıları çıkaracak ve yoluna devam edecek, etmeli de…

Kıratlı, dün ne yaptı ise bugün tersini uygulayarak devam etmeli.

KAYNAK: YENİ SAKARYA GAZETESİ