Ülkemiz içerde ve dışarda tarihinin en zorlu sürecini yaşıyor…
Bütün bu sıkıntılar sorun olmaya devam ediyor…
Buna karşın hayati konularda önemli gelişmeler de yaşanmıyor değil…
Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocanın dava arkadaşı Özdemir Bayraktar’ın öncülüğünde son derece caydırıcı özelliklere sahip, savunma amacı taşıyan silahlı-silahsız ve de insansız hava araçları (İHA) üretimi için gerekli devlet desteği oluşunca başlayan mucizevi gelişmeler, bugün ülkemize uluslararası bir büyük itibar sağlamış bulunuyor…
Gerek hava araçları ve gerekse lazer güdümlü hava savunma silahları ile caydırıcı büyük bir güce sahip olmak, ülkemizle ilgili farklı düşünce sahiplerini düşündürür hale getirdi…
“Kötü ev sahibi, kiracıyı mal sahibi yapar” derler…
Elinde parası silah temini için yola koyulan devletimize “satılık silah yok” diyen silah taciri ülkeleri derin düşünceye götüren bu hızlı gelişme de tam böyle bir anlayışın ürünü olsa gerek…
Zor ve dahi zorlu bir süreçten geçen ülkemizin özellikle son zamanlarda birlik ve bütünlüğe ihtiyacı olduğu ayan beyan ortada…
Hal böyle iken; AK Parti sayesinde ummadıkları hatta beklemedikleri konuma ulaşan, ayrılırken “bu partiden kopmak bir yana, bir nefer olarak yanlarında olacağını” ısrarla dile getiren, “davası davamdır” diyen eski itibarlı siyasetçilerin tam da bu sıralarda Akdeniz’de ülke adına tarihin en önemli kararları ile fırtına estirirken devletimiz, kalkıp içerde zihinleri bulandıracak koltuk kapma davası için meydanlara dökülüşünü, insanlar affetse de tarih affetmeyecektir…
İşte öyle bir geçiş süreci yaşanıyor ülkemizde…
Eksikleri, yanlışları, hataları olsa da AK Parti’nin bugün dahi bir alternatifinin olmadığı görülürken, kalkıp içinden çıktığı partiye bayrak açan zihniyetlerin başarı şansı ancak bir seçimlik olabilir…
Böyle bir dönemde böylesi bir tavır, tek kelimeyle vefasızlık olduğu kadar, makam ve mevki hırsından kaynaklanıyor olmalı…
Bu doğrultuda adı sanı unutulan partiler ve parti liderleri vardır, politika mezarlarında yatan…
Hani derler ya; Kurt puslu havayı sever…
Sanırım kendi yanlışları yüzünden ve dahi isabetli aday seçimindeki hatalarından kaybedilen önemli şehirler nedeniyle “fırsat bu fırsat” deyip partileşme yoluna çıkanların, AK Parti’yi değil, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldıklarını bilmeyen var mı!
Böyle yapmakla Amerika’dan, Yunanistan’a uzanan zincirin değirmenine su taşımak gibi içi boş bir hayale kapılmış gidiyorlar…
Umurlarında değil Suriye’de gelinen yer, Akdeniz’de gemilerini yüzdüren ülke ve bir türlü bitmek bilmeyen Ermeni davası…
Ne diyelim!
Kim bu ülke adına taşıyorsa iyi niyet, yolu açık olsun…
Kim ki hırsı adına ülkesine eder kötülük, onun sonu da benzer amaçlı parti ve parti liderleri gibi olsun…
Hemen her seçimde doğruları bulup çıkaran halkımıza yine öyle yapacağı gün, hafta ve ayların gelmesi adına “Orkideler” gitsin istedik…