Yangınlar, kuraklık, aşırı sıcak derken ülkemiz onca sorun ve acıyla boğuşurken; katil İsrail Filistin’de akıllara durgunluk, vicdanlara yorgunluk veren acımasızlıklarla dolu bir utanç tablosu çizmeye, soykırıma devam ediyor…

Bebekler, çocuklar açlıktan ölüyor; dünyanın gözü önünde bir millet yok ediliyor…

Tüm bunlar olup biterken, bizlerin de Gazze’yi unutmamamız, insanlığımız gereğidir hiç şüphesiz…

Eski Diyanet İşleri Başkanlarından Prof. Dr. Mehmet Görmez de böyle düşünerek, önemli bir çağrı yapmış geçen hafta “Hür dünyanın bütün vicdan sahiplerine” diyerek…

Buyurun önce okuyalım, sonra diyelim son sözümüzü;

“Bugün, gün boyu Gazze’deki yetkili kişilerden çok acı haberler aldım.

Gazze’deki büyük mezalim, tahammülü hatta tasavvuru dahi mümkün olmayan bir safhaya girmiştir. Başka siyasi ve insani krizlere odaklanarak Gazze’deki trajediyi geri planda bırakan kamuoyuna mevcut durumu ilan etmeyi insani bir vazife biliyorum.

Birkaç yıldır devam eden ağır bombardıman, toplu yıkım ve soykırımla beraber Gazze’de su, yiyecek ve ilaç başta olmak üzere temel hayatî ihtiyaçlar konusunda büyük bir mahrumiyet yaşanmaktaydı. Bu mahrumiyet son haddine ulaşmış durumdadır. Bebeğinden ihtiyarına, yaralısından hastasına, bütün Gazzeliler topyekün bir açlıkla karşı karşıyadır.

Uzun süredir açlığa direnen çocuklar, yaşlılar ve hastalar ölmektedir. Sınırlarda ihtiyacın binde biri dahi olmayan yardımların tabiri caizse damla damla dağıtılması nedeniyle büyük bir kaos oluşturulmaktadır. Şerefli Gazzeliler çocuklarına götürebilecekleri bir lokma için itiş kakış içine girmek zorunda bırakılmakta ve küçük düşürülmektedir. Dünya tarihinin en şerefli mücadelelerinden birini vererek her halükarda ayakta kalan bir halk, silahlı askerlerin karşısında yerlerde süründürülerek, aşağılanmaktadır. Yüzlerce kişi yiyeceğe ulaşmak isterken, hunharca katledilmektedir.

Bu açlık, tabiî bir afetin neticesi değildir. Alçakça uygulanan bir soykırım mühendisliğinin son aşamasıdır.

Değerli dostlar,

Süre tükenmektedir... Hayat tükenmektedir... Onur tükenmektedir...

Başta ilk günden itibaren Gazze’nin sesini tüm insanlığa duyuran Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere tüm yetkililere tarih boyunca insanlığın vicdan yükünü omuzlayan aziz milletimizin her ferdine sesleniyorum.

Lütfen tüm önceliklerimizi değiştirerek insanlığı bir kez daha Gazze’de yaşanan büyük trajediye yöneltelim.

Bu mutlak şer ve kötülüğe derhal müdahale edilmediği takdirde, -tıpkı Bosna gibi- bütün insanlığın utançla anacağı bir Gazze’miz olacak!

Vallahi ahirette Gazze’den sorulacağız!

Vallahi ahirette bunun hesabını veremeyeceğiz!”

Gel de hak verme Görmez hocaya…

Dünyanın gözünün kör, kulağının sağır olduğu Gazze’de ağlayan çocuklar, çaresiz anne babalar, kendilerine uzatılacak bir hamiyetli el ümidiyle, direniyor mezalime…

Gelin en ümitli oldukları bizden bekledikleri o eli uzatalım hep birlikte…