Geçen hafta Demokrasi Meydanı’nda “Sakarya Girişimcilik ve İnsan Kaynakları Fuarı” düzenlendi…
Dev bir çadırda kurulu fuarda İŞKUR Genel Müdürü Cafer Uzunkaya ilginç ve bir o kadar da üzerinde durup düşünülmesi gereken çarpıcı tespitleriyle dikkati çekti…
Ne zaman böylesi önemli konular gündeme gelse ülkemizde “Ne iş olursa olsun yaparım” anlayışından kaynaklanan işsizlik yanında, nitelikli ve beceri sahibi, yani vasıflı işçiye olan talepte patlama olduğunu ısrarla ve atını çizerek vurguladığım olur genellikle…
Bu konuda kısa sürede ve bu yolla istihdamı artıran ülkelerin başında gelen Almanya’nın kalkınmasındaki sihirli gücü, yani vasıflı ve kaliteli işçi konusunu dile getiririm zaman zaman…
Ülkenin hemen her ilinde oluşan organize sanayi kurum ve kuruluşları vasıfsız işçi yanında özellikle yetişmiş, kaliteli ve nitelikli ara eleman ihtiyacını karşılamakta zorlanır olduğu üzerinde duruluyor…
İşte bu önemli konuya değinmiş bir kez daha İŞKUR Genel Müdürü Cafer Uzunkaya geçen hafta…
Her satırına katıldığım çarpıcı açıklamalarıyla Genel Müdür Uzunkaya; ülkemizdeki en önemli eksikliğin giderilmesi için neler yapılması gerektiği üzerinde durmuş, “İşveren çalıştıracak vasıflı ve donanımlı eleman bekliyor” şeklindeki uyarılarıyla…
Bununla da yetinmeyip altı çizilecek şu önemli tespitleriyle yaşanılan işsizlik konusuna farklı bir yaklaşım sergileyerek, “Türkiye’de adamı olana değil, niteliği, becerisi, vasfı olana iş de var, aş da var” sözleriyle takip edilecek yol ve yönteme dair ipuçları vermiş…
Ülkemiz; hızla ve emin adımlarla sanayileşmeye giderken bir büyük hamleyle, işsizliğin minimum hadlere düşmesi içir çırpınıyor adeta…
Mesleki liyakat, bilgi, birikim ve beceri özelliğine sahip olmak işsiz kalmamak için takip edilecek önemli bir yol ve kazanım olsa gerek…
Bugün çeşitli üniversitelerden mezun olup da iş bekleyen binlerce genç varken; meslek okullarında yetişmiş, işinin ehli ve uzmanı, becerikli ve donanımlı insanların kolayca iş bulduğu bir ülke haline gelmiş bulunuyoruz…
Hala bunun farkında olmayan büyük bir kesim var inatla aksini savunan…
Hükümetin bu konuda toplumu uyarıcı politikalar izlemesi şart…
Yüz binlerce işverenin böylesi ara eleman beklediği ülkemizde istihdamın çoğalması, üretimde verimlilik ve kalitenin artması ve nihayet ihracat yoluyla dünya piyasalarıyla mücadele ve rekabet edecek ülke haline gelmesinin bir başka yolu ve yöntemi de yoktur sanırım…
Huzurun ve çalışma barışının sağlanması bu doğrultudaki eksikliğin bir an önce giderilmesiyle sağlanır ancak…
Bilinir ki şiddetli sancılar gürbüz doğumlara gebedir…
Ülke sanayisinin içinde bulunduğu hal böyledir nitekim…
Ülkemizde her olumlu gelişme ve yeniliği tersinden okuyup toplumu ümitsizliğe iten iç ve dış kaynaklı karamsar ruhlu yazar çizer takımı ve sivil toplum örgütlerinin aksine Türkiye bu yola girmiş bulunuyor…
Geleceğe ümitle bakmak ve bu doğrultuda çalışmak başarıya götürecektir ülkemizi hiç kuşkusuz…
Yeter ki gölge edilmesin, başka ihsan istemez…
Bu doğrultuda çalışmaya koyulan başta sanayicilerimiz ve yaptığı çarpıcı açıklamalarıyla İŞKUR Genel Müdürü Cafer Uzunkaya olmak üzere, çalışan kesime istedim ki “orkideler” gitsin…
