İçinde bulunduğumuz ve tüm ülkeleri tehdit eden Korona denilen ve son günlerde laboratuvar ürünü olduğu konusunda haberlerin yoğunlaştığı bir virüs düştü dünyanın gündemine…

Tüm devletler bundan kurtulmanın yollarını arıyor, hızlı bir şekilde…

Öyle görülüyor ki bu konuda çok ama çok karmaşık ve acımasız bir savaşın eşiğine doğru evriliyor dünyamız giderek…

Eğer virüs dillendirildiği gibi insan eliyle üretilmiş ise bilin ki üretenin de başına türlü dertler getirecektir…

Zira bilinir ki “Hiçbir suç yoktur ki günün birinde karşınıza dikilmesin!”

Böyle giderse insanlığı bir büyük felaket beklediğini söylemek hiç de zor olmayacak…

Bu sadece kendilerini süper güç olarak tanımlayan Çin ve Amerika’nın başına bela değildir…

Bütün insanlığı kapsayacak “kıyamet” benzeri bir cepheleşmeye mi gidiyor yoksa insanoğlu!

Öğrenmek için fazla zamana ihtiyaç yok anlaşılan, gelişmeler öylesine hızlı ve acıtıcı bir şekilde yol almış bulunuyor…

Ellerindeki güçlü silahlarıyla tüm engelleri aşacaklarına inanan ve bu doğrultuda özellikle yeraltı zenginliklerine sahip masum ve savunmasız ülkelere karşı acımasızca saldırıya geçenlerin yürüttüğü çıkar savaşları durdurulamazsa, bilin ki dünyayı kana bulayacak bir felakete doğru gidiş var…

Her kriz döneminde olduğu gibi bu işin teorik açıdan babası siyonizmdir, hiç kuşkusuz…

İşte böyle sıkıntılı bir dönem içindedir Dünyamız…

Ülkemiz ve devletimiz bunun bilincinde olup son derece tedbirli ve sağlam adımlarla yürüyor olayın üzerine…

Böyle kritik süreçlerde millet olarak farklı bir özelliğimiz vardır bizim, bilinen…

O da sıkıntıyı birlikte göğüslemektir…

Bize has olan bu önemli davranışa gölge düşürecek çirkinlikler, özellikle sanal boyutta çok olmasa da rastladığımız ve yer yer insanı ümitsizliğe düşüren hareketlerdir ki bunun şimdi ne zamanı ne de yeridir!

Devletimiz, halkını motive etmede tüm gücünü kullanırken ve içinde bulunduğumuz tehlikeli süreçten kısa sürede çıkılması için geceyi gündüze katıp her dakika, alınması gereken tedbirleri taşırken türlü iletişim organlarıyla gündeme, hâlâ bunu dikkate almayıp aksine hareket edenlerin oluşu, ülke ve insanlarımız adına bir büyük vurdumduymazlık ve talihsizlik olsa gerek…

Virüsü alt etmek adına üretilen sağlık ürünlerini kullanımda, her vatandaşı için hiçbir engel tanımadan ve seferberlik anlayışıyla hareket eden devletimiz bunun yanında Batılı ülkelere de yardım malzemeleriyle dolu kargolar gönderirken uçak uçak, dünyaya farklı bir mesaj veriyor olması son derece sevindirici ve dikkat çekicidir…

İktidarda hangi zihniyet olursa olsun, içerde yürütülen atışmaları bir kenara bırakıp, uyum içerisinde birlikte hareket etmenin zamanı, şimdi değil de ne zamandır!

Moral, motivasyon ve uyum, başarıya giden yolun kilometre taşlarıdır, hiç kuşkusuz…

Ülkemiz sadece bu dönemde yaşamıyor böyle sıkıntılı bir süreci…

Tarihinde benzer olaylar yaşamıştır, bu ruh ile kısa sürede atlatılan…

İşte böyle bir dönemde devlet-millet işbirliğine her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç duyulur…

Sadece şimdi değil, gelecekte de elde edilecek başarılar için böyle bir ruhun yakalanması gerekir…

Bu duygularla, istedim ki bir kez daha şahlanacak bir milli ruh ile olayın üzerine gideceğine inandığımız devletimize, milletimize ve tüm insanlığa başarılı olmaları adına  “Zeytin çiçekleri” gitsin…