Bakanlar Kurulu’nda yapılan değişiklikle yerini İstanbul eski Valisi Muammer Güler’e bırakan İdris Naim Şahin, Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nde de kısa süre genel sekreterlik görevinde bulundu. 
Dönemin belediye bakanı Aziz Duran ile geçinememiş olacak ki, ayrılıp İstanbul’a gitti.
Sonra şansı açıldı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın prensleri arasına yer aldı. Daha sonra milletvekili, bilahare bakan oldu.
İçişleri gibi zor bir bakanlıkta inişli çıkışlı bir grafik çizdi.
Başbakan dört bakanlıkta görev değişimine gitti.
İdris Naim Şahin de bunlar arasında yer aldı.
Bakanlıktan ayrılır ayrılmaz çarpıcı bir açıklamayla, görev sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, son 11 yılda 100 suikast girişimi yapıldığını söyleyince, aklıma Başbakan’ın geçen yıllarda Adatıp ziyareti öncesi koruma görevlileri ile yaptığımız sohbet geldi.
“Sadece Başbakan değil, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e ve bazı hükümet üyelerine tuzaklar kuruldu suikast için…
Bu tür girişimler ve saldırılar, zamanında alınan önlemlerle bertaraf edildi” diyerek, bizzat Başbakan’a karşı suikast girişiminde bulunan yedi kişinin tutuklandığının altını çizen İdris Naim Şahin’in, giderayak yaptığı açıklamayı, Adatıp’a saatler önce gelip tertibat alan koruma ekibinin sözleri de doğruluyordu.
“Bu kadar yoğun ve olağanüstü önleme gerek var mı?” diye sormuştum koruma amirine…
Onun “Ankara’dan buraya gelinceye kadar iki suikast ihbarı aldık. Bu durum sorunuzun cevabı olmaz mı? Biz işte böyle kelle koltukta görev yapıyoruz” dediğini hatırlıyorum.
Sözlerini “Başbakan’ın görevi bizden çok daha zor ve tehlikeli… Böyle titiz uygulama yapmasak, nasıl korunabilir Başbakan?” diye noktalamıştı.
Koruma görevlileri ile görevden ayrılan İdris Naim Şahin’in açıklamasını abartılı bulanlar için, hatırlatayım istedim.
Başbakan’ın nasıl ve hangi şartlar altında görev yaptığının anlaşılabilmesi için İdris Naim Şahin ile koruma ekibi şefinin sözlerine dikkat etmek yeter de artar sanırım…
Başbakan ve partisini üç dönem iktidara taşıyan güç, ülkeye hizmet adına ortaya koyduğu olağanüstü ve korkusuz mücadeleden kaynaklanıyor olsa gerek…