Sabahın seherinde kurulan kahvaltı, gün sonunda hazırlanmış akşam yemekleri; etrafı sarmış mis gibi kokular, sayısız lezzet ve nimetle bezenmiş sofralar…

Bu cümle sizi de aldı mı içine, sıcacık ve samimi bir duyguyla…

Evet kıymetli okuyucularımız…

Bizim kültürümüzde bir sofra etrafında toplanıp hep birlikte oturulan kahvaltılar, akşam yemekleri vazgeçilmezdir…

Bir akşam yemeği sofrasına türlü açılardan anlam yüklemek mümkündür, hak ettiği gibi…

Acıkınca ağzımıza attığımız bir lokma ekmek, yazın sıcağında serinlemek için kestiğimiz buz gibi karpuz, olsa da yesek sulu sulu dediğimiz bir salkım üzüm ve daha niceleri…

Bir an durup düşününce, tarladan sofraya o bir lokmanın bin emek olduğunu söylemek, hiç de zor değildir…

Gün aydınlanırken tarlaya varan, kızgın güneşin altında alın teri döken çiftçinin emeğidir, her bir lokmamız…

Cahit Sıtkı’nın

“Desem ki sen benim için,

Hava kadar lazım,

Ekmek kadar mübarek,

Su gibi aziz bir şeysin;

Nimettensin, nimettensin!” dizelerindeki gibi mübarektir çiftçinin emeği…

Toprağın işlenmesi, tarımın sürdürülmesi, çiftçinin üretimde kalması, varlık-yokluk meselesidir ve bu ifade mübalağa değildir asla…

Bugün kutlanan Dünya Çiftçiler Günü’nde, toprağa hayat veren, yaşamın devamlılığı için gerekli beslenme ihtiyacımızı karşılayan çiftçiler sıralıyor sorunlarını, taleplerini, çözüm önerilerini…

Mevla’nın ilimize ve ülkemize armağanı mümbit topraklarımızı bin bir emekle işleyen, yalnızca bizlerin değil, dünyanın sayısız ülkesine de ürünlerini sandık sandık gönderen çiftçimizin taleplerine kulak vermek, onların tarımda kalabilmesi adına gerekli desteği sağlamak, hayati bir zorunluluktur…

Dileğimiz odur ki tarımsal faaliyetlerimiz artsın; ülkemiz çiftçisi emeğinin karşılığını alsın; sırt çevirmesin, küsmesin toprağına…

Bu duygu ve düşüncelerle; İnsanlık tarihini ilk mesleği olan çiftçiliğin, hak ettiği değeri görmesi ve çözülmesi beklenen sorunların tez elden giderilmesi dileğiyle, tüm çiftçilerimize, üreticilerimize Bizim Bahçe’den “Peygamber çiçekleri” gönderelim istedik…

KIROĞLU’NA GEÇMİŞ OLSUN

Devlet terbiyesi almış, çalışkan, çelebi bir gönül adamıdır, Adapazarı Belediyesi Teftiş Kurulu Müdürlüğü görevini başarıyla yürüten Ersin Kıroğlu…

İyi bir bürokrat olması yanında, iyi bir baba ve iyi bir evlat olduğu da bilinir yakın çevresince…

Duyduk ki zor ve sıkıntılı günler geçiriyormuş Kıroğlu…

Kıymetli annesi Akten Kıroğlu rahatsızlanmış…

Akten anne, ciğerlerinde oluşan enfeksiyon sebebiyle Yenikent Devlet Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavi altına alınmış…

Hastane Başhekimi Operatör Doktor Murat Akgül ve ekibi, başarılı bir tedavi süreci yönetiyormuş…

Lise yıllarında çok yemeğini yediğimiz, sayısız anımızda yeri olan Akten anneye acil şifalar dileğiyle “Itırlar”, Ersin Kıroğlu’nun şahsında Kıroğlu ailesine geçmiş olsun dileğiyle “Hatmi çiçeği” gitsin istedik…