Paydaşlar zaman zaman yayınlanmasını arzu ettikleri ve ilginç buldukları yazı, yorum ve videolar gönderirler…
İşte öyle anlamlı uyarı ve öğütlerden biri de Japonlarla ilgili üzerinde durup düşünülmesi gereken ve bir toplumu güçlü kılan ve dahi Japonlara helal olsun dedirten bir ileti gönderdiler…
Önce okuyalım madde madde, sonra son derece ilginç yorumlardan oluşan değerlendirmeler üzerinde duralım…
Birisi konuşurken dikkatli bir şekilde dinle.
İnsanlara selam ver. Soruları açık bir şekilde ve duyulabilir bir sesle cevapla.
Sandalyede uygun bir şekilde otur.
Başkalarına ait olan eşyaların, sana ait olmadığını anla.
Ayakkabılarını çıkardıktan sonra düzenli bir şekilde yerine koy.
Giysilerinin temiz olduğundan ve kırışık olmadığından emin ol.
Masanı ve çevreni düzenli tut.
Gece erken yatmayı, sabah ise erken kalkmayı öğren ve bu sorumluluğa alış.
Kahvaltıyı önemse.
Dişlerini her zaman fırçala.
Asla yalan söyleme.
Kimseyi dışlama ve kimseye dışlanmış hissettirme.
Eğer birinin bir problemi varsa ona yardımcı ol.
Kimse hakkında kötü şeyler söyleme.
İnsanlarla iyi geçinmeyi, oynamayı ve bir şeyler öğrenmeyi alışkanlık haline getir.
Sadece tek başına oynama. Başkalarıyla da oynayabilecek kadar sıcakkanlı ol.
Hem doğada zaman geçirip rahatlamak, hem de daha fazla hareket etmek için dışarıda oyna.
Eğer hata yaptıysan büyük ciddiyetle özür dile.
18 maddeden oluşan öğüde daha farklı ve dahi çarpıcı uyarılar da eklenebilir hiç kuşkusuz…
Bunların arasında bir madde var ki Sevgili Peygamberimizin de üzerinde önemle durduğu ve İslam’ın temel şartlarından biri olan “yalan söylememe” konusunda kendisine müracaat eden bir bedeviye söylediği sözü getiriyor insanın aklına…
Bedevi gelir ve şöyle der: “Ey Allah’ın Resulü bana tek bir şey söyle ki onu yapıp cennete gireyim. Ancak gücüm buna yeter”
Sevgili Peygamberimiz kestirip atar, “Yalan söyleme” diyerekten…
Aylar sonra bedevi tekrar gelir ve Allah Resulü’ne, “Bana öyle bir yük yüklemişsin ki hayatın her safhasını içine alıyor” der…
O nedenle Japonların 18 maddelik çocuklara yönelik manifestosunun içerisinde yer alan “yalan” konusu diğerlerini de bütünüyle içine alan ve her Müslüman’ın üzerinde durup düşünmesi gereken bir ahlak sorunudur hiç kuşkusuz…
Bu konuda yorum yapan herkesin söz söyleyebilmesi için yalan gibi insanı alçaltan bir yanlıştan uzak durması gerekir önce…
Yani iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batırması gibi…
Böyle düzgün yaşayıp sevilen sayılan kişiler olmak ümidi ve dileğiyle Bizim Bahçe’den herkese ve her kesime istedim ki sevgi çiçeği “be–yaz güller” gitsin…