Türk Milli Takımı’nın, son Avrupa Şampiyonası’ndan sonra patlayan prim krizi üzerinde durup düşünmek gerekir…
Futbolun profesyonel yönü, kulüpleri içinden çıkılmaz ağır maddi sıkıntılara sokuyor…
Bu öyle bir mücadele ki; güçlü olanın ayakta kaldığı, başarılı olduğu acımasız bir yarış şeklini aldı...
Maddiyat her şeyin önüne geçti…
Futbolun sanayi haline gelişi, yeşil sahalardaki mücadeleyi de içine çekti…
Sadece ülke içinde değil, ülkeler arası turnuvalarda zevkin, temaşanın yerini hırçın, hayati tehlike içeren ve sporun ruhuna uymayan, adına “karşılaşma” denilen bir mücadele aldı...
Hal böyle olunca para hırsı, statları terör benzeri hareketlere götürdü adım adım…
Futbolcularla onları yönetenlerin, başta prim olmak üzere pek çok konuda çatışmalarına yol açtı...
Bunun bir örneğini yaşamak zorunda kalan Türk Milli Takımı’nı sarsacak olaylar patlak verdi...
Bir zamanlar (1950-60) Milli Takım’a seçilmek bir futbolcunun geleceği ve yakalayacağı en büyük şeref, onur ve itibar olurken: bugün gelinen noktadaki üzücü olaylara ne buyrulur!
Milli formayı giymek ve ülkesini temsil etmek bir sporcu için kazanılmış ya da ulaşılmış en büyük prim iken; Milli Takım oyuncularının bunu atıp bir kenara alacakları primi düşünmeleri, bunun için kavga etmeleri onlar adına en büyük ayıp olsa gerek...
Milli forma özlemiyle doğup büyüyen bir sporcuyu bu hale getiren sistemin ve onu uygulayanların günahı vebali sporcularınkinden çok daha fazladır...
Futbolda ileri ülkelerin sporcuları Avrupa ve Dünya şampiyonu olurken, aldıkları prime bakıp da Türkiye gibi nüfusunun önemli bir bölümü yoksulluk sınırında olan bir ülkede üzülmemek mümkün mü!
Bırakın prim almayı, o formayı giymek için bedel ödemesi gerekecek futbolcularla yakalanır başarı ancak...
Bizde ise çok şeyde olduğu gibi milli forma da ucuza gidiyor ne yazık ki…
Ay yıldızlı forma ile yatıp kalktığımız dönemlerde, Genç Milli Takım seçmelerinden dönünce günlerce strese girdiğim yıl geldi aklıma…
Ne yazık ki bugün “Milli Takım’ı bıraktım” diyebilecek derecede o muhteşem ruhtan yoksun oyuncular olduğunu görüyoruz…
Yıllarca sahalarda top koşturan bir eski futbolcu olarak döktüm içimi…
Bilmem katılan olur mu…
