İster resmi, isterse de özel olsun tüm kurum ve kuruluşlarda verimi artırmanın bir yolu da çalışanı harekete geçirecek aktivitelere yer vermektir...
Bunu her kurum kendine has metotlarla farklı şekillerde gerçekleştirebilir...
Son yıllarda bazı belediyeler, belirlenen kriterlere göre dikkati çeken, gayret gösteren, üreten, gözeten personelini çeşitli şekilde ödüllendirerek haftanın, ayın ve yılın çalışanı ilan etmektedir...
Kurum içi rekabetle verimi artırmak ve artıdeğer oluşturmak, böylece çalışma hayatına hız kazandırmak, kurum ve kuruluşlar için uygulanması yararlı bir yol ve yöntemdir, hiç kuşkusuz...
Çalışanlar arasında dikkati çeken, başarılı olan her personel bunun mükafatını görmelidir...
Başarılı olanlar için hazırlanan tabloyla personelin havası değişecektir...
Hal böyle olunca personel moral bulur, çalışma zevki de, şevki de artar...
Böyle bir uygulamaya gidip de, kaybeden olmamış ama, kazanan pek çok kurum ve kuruluşun olduğu bilinir...
Bu uyarımızı dikkate alıp, menfaatleri gereği çalışanlarını hem maddi, hem de manevi şekilde ödüllendirip motive eden, resmi, özel tüm kurum, kuruluş ve işyerlerine bu doğrultuda başarılar dileğiyle Bizim Bahçe'den "mimozalar" gönderelim istedik...
UZUNÇARŞI ESNAFINDAN
ZABITA'YA TEŞEKKÜR!
Büyükşehir Belediyesi'nin, cadde ve sokakları işgalden kurtarmak adına işi şehrin simge alışveriş merkezlerinden olan Uzunçarşı'dan başlatmasını son derece yerinde bulan esnaf, uygulamadan da o derecede memnun görünüyor...
"Ne olur bu konuyu dile getir de, yapılan güzel ve yerinde hizmetlerin devamı adına moralleri yükselsin. Bilinir ki, marifet iltifata tabidir. Yapılan iş güzelse niye teşekkür etmeyelim. Aksi doğrultudaki uygulamalardan rahatsızlık duyup şikayetçi oluyorsak, olumlu işleri de takdir etmek zorundayız" diyen Uzunçarşı esnafının talebi doğrultusunda Büyükşehir Belediyesi'nin çiçeği burnunda Zabıta Müdürü'ne ve bu konulardaki hassasiyeti nedeniyle "leylaklar", Başkan Zeki Toçoğlu'na ise "laleler" gitsin istedik, Bizim Bahçe'den...
(T.C.) TÜRKİYE CUMHURİYETİ...
Bizim Fahrî Müfettiş yine döktürmüş...
Diyor ki:
"Bilebildiğim kadarıyla Türkiye Cumhuriyeti, bağımsız, demokratik ve özgürlükçü bir ülke…
Dünyada aynı adı taşıyan bir başka ülke de yok…
Ama gelin görün ki benim sürekli dikkatimi çeken bir husus var… Serdivan’da Sakarya Üniversitesi Merkez Kampüsü’ne gidiyorsunuz, ana giriş kapısında kocaman ışıklı bir levha: 'T.C. Sakarya Üniversitesi'…
Sakarya Valilik binasına gidiyorsunuz benzer bir levha: 'T.C. Sakarya Valiliği'…
Bunun gibi her nerede olursa olsun, bir resmi devlet binasına giderseniz hemen sizi karşılayan bir levha: 'T.C. yani Türkiye Cumhuriyeti'…
Merak ediyorum… Bu ülkede bir başka ülkenin de Sakarya Üniversitesi, Sakarya Valiliği veya başka bir kurumu mu var ki, her ismin başına T.C. getirilir?
Dolaşırken şehrin sokaklarında, göze batan, akla takılan böylesi ince ayrıntılar gelir beni bulur her nedense...
Siz ne dersiniz?
Haksız mıyım!
Haber değeri var mı bütün bunların?
Yoksa "asparagas"a mı girer, göze batanlar?"
Fahri Müfettiş'e, yakaladığı birbirinden ilginç konular nedeniyle Bizim Bahçe'den "siyah laleler" gidiyor, bu defa...
DR. M.AKİF ÇAKAR'IN
DÜĞÜNÜ VAR...

Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin sevilen, çalışkan, genç ve yakışıklı doktorlarından M.Akif Çakar da nihayet gönlüne bir sultan buldu...
Mali Müşavir ve Muhasebeciler Odası Başkanı Selattin Çakırsoy'un yeğeni, Kadriye Sadettin Çakırsoy'un aynı kurumda görevli doktor kızları Gözde Hanım ile hayatını birleştirmeye hazırlanan Dr. M.Akif Çakar dostlarına davetiye dağıtarak geçiriyor son günlerini...
10 Eylül Cumartesi günü saat 20.00'de Reisoğlu Tesisleri'nde gerçekleşecek nikahla hayatlarını birleştirecek genç çifte bir ömür boyu saadetler dileğiyle "pembe güller" gitsin istedik Bizim Bahçe'den ve şimdiden...
BALCI'NIN PRENSİ
SÜNNETE HAZIRLANIYOR...

Türkiye Fırıncılar Federasyonu Genel Başkanı Halil İbrahim Balcı'nın prensi Faruk, 11 Eylül 2011 Pazar saat 19.00'da Tunatan Serdivan Tesisleri'nde delikanlılığa ilk adımı atmaya hazırlanıyor...
Ebru-H.İbrahim Balcı ilk mürüvvet gününe hazırlanırken doludizgin, tonton dedeleri Ayhan Canbaz ile Abdülvahap Balcı'nın duyguları da onlardan farksız...
Günün kahramanı minik Faruk'a ağrısız sancısız bir sünnet dileğiyle "beyaz güller", oğullarının damat olacağı günleri de görmeleri dileğiyle Ebru ile Halil İbrahim Balcı'ya "menekşeler", sevimli dedelere de "mor sümbüller" gönderelim istedik Bizim Bahçe'den...
TOÇOĞLU AİLESİ'NİN
ACI GÜNÜ...

MHP Genel İdare Kurulu üyesi Enver Toçoğlu'nun Ablası Ayşe Kocacenk dün Serdivan Yeni Cami'de kılınan cenaze namazını takiben aynı yerde aile kabristanlığında toprağa verildi...
76 yaşında ve baş çocuk annesi olan Merhume Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde geçirdiği beyin kanaması sonucu yalancı dünyaya konup göçenler kervanına katıldı...
Kalabalık bir cemaatle son yolculuğuna çıkan Merhume'ye Yüce Mevla'dan rahmet, kederli Ailesi'ne acılarını paylaşır, sabırlar dileriz...