“Geldi, gelecek” denilirken geçen hafta sonu çıkageldi Ada treni merkez gara…

Toplumun bütününün talebinin yerine getirilmesi, sanırım birilerini hiç de memnun etmemiş olacak ki; daha işin başında, TCDD tarafından yürütülen çalışmaların aslını bilmeden, “Pendik’e, Söğütlüçeşme’ye gidecekse gelmese de olurdu” şeklinde bir algı operasyonu başlatıldı…
Partili partisiz halkın ve bu doğrultuda gayret gösteren kurum ve kuruluşların katıldığı, bir anlamda “vuslat günü” diyebileceğimiz Ada treninin gelişine yönelik hayli yorum yaptığım olmuştur, bugüne değin…

Kimi olumlu buldu alkışladı, kimi de diline dolamış “hık-mık” yüreğindeki mıhı çıkarma telaşı içerisinde, saçmalayıp duruyor…

Her zaman ve zeminde, özellikle de böyle seçim dönemlerinde bir görünüp bir kaybolmayı kendine ilke edinmiş biri var şu sıralarda peşimde olan…

O da bu grubun içerisinde giriyor…

Durup durup aynı yanlışlığı yapan aynı konuda yazmaktan yorulmayan bu zata karşı çok direndim, o bataklığa taş atmamak için…

Ancak kaşıntısının biteceği olmayınca, cevap vermek de kaçınılmaz oldu…

Benim de zaman zaman katıldığım “Tren gara gelsin” amaçlı eylemler yaptı, CHP İl Kadın Kolları üyeleri…
Bunun “bir siyasi parti adı altında gerçekleştirmenin yararından çok zararı olacağını” yazdım…

Ülkemizde partilerin birbiriyle olan ilişkilerindeki gerginlikten dolayı, eğer tren konusunda samimi bir eylem yapılacaksa, hele de ilin istisnalar dışında tümünün ortak talebi olan bir konuda hedefe varabilmenin yolunun sivil bir anlayışla mümkün olacağına yönelik duygu ve düşüncelerimi, alıp kendi siyasi anlayışına uygun şekilde temel amacı dışına taşıyan zat, olayı sulandırmaya hâlâ devam ediyor, yorulmaksızın…

Böyle bir eylem AK Partililerce yapılsa da düşüncem hiç değişmezdi oysa…

Neticede iktidar kanadı, bu toplumsal direniş ve dayanışmanın sesine kulak verip özlenen tablonun oluşumu adına üzerine düşen görevi yerine getirmiş oldu…

İktidarı, muhalefeti ile gar binasındaki hava, bu doğrultuda onu değil bizi haklı çıkaran bir bayram yerini andırıyordu…

Hiçbir dönemde bir baltaya sap olamamış muhalif bir borazancıbaşına, garı dolduran her partiden vatandaşın heyecanı ve mutluluğu en çarpıcı cevap olmuştur sanırım…

Bu özel günde bir araya gelen ve o müthiş tablonun oluşmasında emeği geçen -içinde şeytani düşünce taşıyanlar dışında- herkese ve her kesime hayırlı olması dileğiyle sevgi çiçeği “Beyaz güller” gitsin istedik…