Sakaryaspor Yönetim Kurulu’nun geçen dönem en başarılı işi, hiç kuşku yok ki yıllardır kapalı kutu haline gelen transfer yasağını sona erdirecek girişimi oldu...

Selahattin Aydın ve ekibi zoru başarmada süreci son derece olumlu kullanıp, takıma yeni oyuncular kazandırmayı bildi...

Kurulan kadro ara ara liderliğe yükseldi ve zirve mücadelesinden hiç kopmadı ancak play-off finali ile büyük bir kısmeti teperek beklediğine, umduğuna ulaşamadı…

“Neden böyle oldu, niçin ilk yarının lideri bu unvanını ikinci yarıda da devam ettiremedi?” sorusuna verilecek cevap belli ancak olan olmuş, atı alan geçmiş Üsküdar’ı…

“Suçlu ayağa kalk!” desek, ne kazanır yeşil siyahlı camia

“Bu konuda tek sorumlu şudur ya da yapılan şu yanlışlıktır” desek, ne çıkar!

Şimdi geçmişe irdelemenin hiçbir önemi olmadığı gibi, yararı da yok...

Bu durumda geçmişten ders olarak yola sağlam adımlarla çıkmak kalıyor yönetim kuruluna…

Sakaryaspor nerede ve nasıl olursa olsun, ülke futbolunda marka değeri olan bir kulüptür...

Bu yönüyle her futbolcunun tercih edeceği bir vitrindir…

Yeter ki yönetim bu bilinçle atsın adımlarını…

O nedenle diyoruz ki, yapılacak transferlerde akıllı bir yol ve yöntem izlenmelidir…

Elinde bonservisi Sakaryaspor kapısını çalan her futbolcuya “Buyur” demek, geçen seneki yanlışlara devam anlamını taşır ki; buna ne takım, ne taraftar, ne de işin finansörlüğünü üstlenenler rıza gösterir…

İskeleti oluşturan kadronun eksiklerini giderecek tecrübeli, iş bitirici ve kritik bölgelere yapılacak olumlu ve akıllı bir transferle ancak düzlüğe çıkılabilir...

Ucuz pek çok oyuncu almak yerine, takımı sırtlayacak “ağabey” vasıflı üç oyuncu, Sakaryaspor’u özlenen hedefe taşır...

Bunun örneklerin çoktur...

Transfer ayı ortaya çıkan simsarların değil, gözün gördüğü bilinen ve belirlenen yetenekli oyuncularla ve forma ağırlığı ile lige adım bir önde başlayacak olan, ortak heyecanımız Sakaryapor’a başarılar diliyoruz…