Atatürk Stadı’nın yıkılarak Millet Bahçesi yapılması fikri ne kadar doğru ise Çark Mesire yerinin yıkılması ya da yeni projeye entegre edilmemiş olması o denli yanlış karar oldu.

Çark Mesire Yeri bu şehrin en önemli simgelerinden biriydi.

Stadın yıkımı gündeme geldiği ilk andan itibaren her fırsatta dile getirmeye çalıştım, şehrin simgesi halini almış olan Çark Mesire yeri yıkılmamalı, yeni projeye uygun hale dönüştürülerek hizmete devam etmeli diye.

Bazı değerler vardır şehrin kimliğine bürünür. Yıllar içerisinde kanıksanır, parçanız haline dönüşür. Çark mesire yeri de tam da benzeri içerikte bir yerdi. Kah stadın bulunduğu dönemde maç önleri kah ta özel günlerin değişmez adresiydi.

Bayram günlerinin değişmez adresi biriktirdiğimiz harçlığımız ile yola koyulur, soluğu Çark Mesire Yeri’nde alırdık. Çarpışan otolarla verdiğimiz mücadele, her çocuğun anılarında mutlak vardır.

Sandallarla yapılan gezilere yetişemedik bizler, eskilerin dilindeydi büyüklerimizden dinlerdik sandal sefalarını.

Bir zamanlar, ülkenin önde gelen ses sanatçılarını sahne aldığı bir adresti Çark Mesire Yeri. Özellikle yaz aylarının sıcak gecelerinin nefes alınabilecek değişmez adresi ve vazgeçilmeziydi.

Son yıllarda ki işletmecisi Rahmi Sak, Çark Mesire Alanı’nın tarihi dokusunu koruyarak değer kattı ve günün her saatinde canlı kalmasını sağlamıştı. Şehir içinde bulunan ve her yaş grubunun uğrak yeri olmuştu.

Millet Bahçesi dönüşümünde tarihi kemerli kapı muhafaza edilerek düzenleme yapıldı. Eskiden çark Deresi’nin geçtiği alandaki havuzun yerine yenisi yapılırken, var olan köprüde yıkıldı. Geçmişle olan tüm bağ koparılmış oldu.

Millet Bahçesi’ne dönüştürüldükten sonra sanırım Belediye şirketi olan Belpaş’a ait olan işletme eski tadından çok uzak, hele ki Çark Mesire Yeri diye ezberimizden eser yok, yazık edilmiş.

Oysaki o günlerde dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı’na söylemeye çalıştık, Millet Bahçesi projesi uygulanırken Çark Mesire Yeri projenin parçası yapılabilir, Rahmi Sak ile yapılacak ortak çalışma ile tarihi doku korunabilir, bunu sağlamak mümkün şeklindeydi. 

Maalesef bugün gördüğümüz manzara ortada, hem tarihi Çark Mesire yeri heba edildi hem de mevcut işletme anlayışı ile güne cevap verebilir nitelikte değil. Kolay olan yıkmak yerine yenisini yapmak sanıldığı kadar kolay olmuyor, yapıyı yenileyebilirsiniz ancak tarihi ile bağını koparıyorsanız alacağınız sonuç ta bugün kinden farklı olmuyor.

Aynı zamanda işletmekte farklı, bazı yerler vardır ki işletmecileri ile anılır. Çark Mesire Yeri’nde olduğu gibi. Kim ne derse desin Rahmi Sak ve Çark Mesire Yeri özdeşleşmiş ve birlikte markalaşmışlardı. Bugün bunu çok daha iyi anladık.

O gün yapılamayan bugün niçin yapılmasın, hatadan dönmeli. Tarihi ve bilindik Çark Mesire Yeri tekrar inşa edilebilir, canlı ve uğrak adres haline alabilir.

Hele ki bugünler bu türden alanlara her zamandan daha çok ihtiyaç varken.

Her Adapazarılı’nın hafızasında farklı duygular uyandıran Çark Mesire Yeri kazanılabilir, şehir aidiyetine karşı yapılabilecek en büyük sorumluluklardan bir tanesi olsa gerek. Unutulmamalı ki şehir simgeleri ile anılır ve hatıratlarda bu haliyle karşılık bulur. Yıktığınız sadece yapılar olmuyor bir tarihide yıkmış oluyorsunuz.  

Kazanılacak olan ise her yurttaşın anıları olacaktır aynı zamanda. Adapazarlı’lıktır Çark Mesire Yeri ile buluşmak.