İster yerel, isterse de ulusal olsun, her gün gazetelerin üçüncü sayfalarında, özellikle de kadına yönelik saldırılar insanı çileden çıkaracak boyuta ulaştı.
Bütün bunlar, bir toplumun sosyal hayatını ifade etmesi yönüyle önemli olsa gerek…
Caydırıcı olmayan yasaların yürürlükte olduğu bir ülkede, sosyal ve kültürel seviye de vasatın üstüne çıkmamışsa, utanç verici olayların ne önüne geçilebilir, ne de kesilir ardı arkası…
“Oğlan kıza yanmış, kızın haberi yok…
‘İstemiyorum’ diye tutturuyor kızcağız. ‘Bırak peşimi, git başımdan bela olma’ diyor.
Cevap…
Kurşunlarla oluyor…
Bu ne barbarlık, bu ne vahşet!
Gel de çöz çözebilirsen…
Birkaç sene yatıp çıkarsa insan, ne kini biter ne de nefreti…
Hedefinde başkaları da var…
Adam alışmış bir kere, vurup yatıp çıkmaya…
Oh ne ala memleket, ne mükemmel yasa!
Etkiliye, yetkiliye olur mu tasa…
Bunun önüne geçmek için ne yapılacaksa yapılsın tez elden…
Yeter artık, anaların babaların çektiği çile, döktüğü gözyaşı…”
Böyle dile getirmiş yaşadığı bir sıkıntıyı okuyucumuz K. T.
Gel de bu feryada katılma ve dahi hak verme.
Bu sitem, bu şikayet, bu feryat, bu figan ulaşır mı yetkililere dersiniz?
Türk Ceza Kanunu’nu AB yasalarıyla uyumlu hale getireyim derken toplumun düzenini bozmak, yakışıyor mu bu ülkenin Büyük Meclisi’ne…
Bu doğrultuda harekete geçilip üzüntü ve acıları durduracak, gözyaşını dindirecek her yetkili ve etkili makam-mevki sahibine, tez elden taşın altına ellerini koymaları adına, Bizim Bahçe’den kolaylıklar dileğiyle “Fesleğenler” gitsin istedik.
TRAFİK MAGANDALIĞINDA
İZMİT İLE YARIŞIYORUZ
Trafik polisi olarak ülkenin pek çok ilinde görev yapmış.
Son kez geldiği Sakarya’da, rastladığı trafik keşmekeşini anlatırken zorlanıyor…
Diyor ki,
“Bir İzmit, bir de Adapazarı…
Sanki buralarda trafik kuralları yok.
Trafik ihlali almış başını gidiyor.
Yola giriş yasakmış, dinleyen yok.
Sola dönülmezmiş, dönen çok!
Sollanmaz işareti var, takan yok.
Bütün bunlara karşı da, itiraz çok.
Anlamadım gitti, Adapazarı’nın trafiğini.
Böyle fütursuz ve tutarsız anlayışa bir de İzmit’te rastladım görev yaptığım sırada.
İzmit ve Adapazarı, komşuluğun verdiği rekabet ortamında ‘Hangimiz trafik kurallarını daha fazla zorlayacağız’ yarışı içerisinde sanki…
Gel de çık işin içerisinden…”
Bölme izah etmiş şehrimize yeni tayin edilmiş bir trafik polisi, kısa sürede yaşadıklarını…
Böyle olmadığını göstermek için var mısınız ey Adapazarlılar, ağalar, beyler!
Yasalara uymak, medeni insanların işidir.
Gelin hep beraber utandıralım, şehrimiz için böyle düşünen yetkiliyi…
Böyle hayati bir sorunu dile getirmekte kullandığı çarpıcı dil nedeniyle, şehrimize yeni tayin olan trafik polisine, Bizim Bahçe’den kolaylıklar dileğiyle “Şakayıklar” gönderelim istedik…
ŞÜKÜRLER’İN YAYLA KEYFİ
İlimizin tanınmış firması Şükür Kardeşler, kadim dostları Orhan Şenkardeşler’i de alarak yanlarına, eşleriyle birlikte ülkenin kaplıca denince ilk akla gelen doğa cenneti İnegöl-Oylat’a gitmişler, geçen hafta.
Dönüşte anlata anlata bitiremiyorlar bu şifa merkezi yeşil dünyayı…
Bir yılın yorgunluğunu gidermek adına, bir hafta yetmiş de artmış bile…
Dönüş yeni bir başlangıcın planlanmasıyla sona ermiş.
Sermet ve Enver Şükür ile Orhan Şenkardeşler ve eşlerine, bu doğrultuda şikayeti olan dostlarına yaptıkları uyarı ve öneriler nedeniyle Bizim Bahçe’den bir demet “Menekşe” gidiyor.