Her yaz dönemi, genellikle de Haziran ya da Eylül aylarına, yani yaz başı ile sonuna rastlayan ve birkaç günü geçmeyen ancak her dakikası bir ay kadar değerli, sıcak ve bol tuzlu tatil günlerini geride bırakalı çok olmadı…
Tatili nasıl geçirdiğimizden ziyade nerede, kiminle ve nasıl buluştuğumuz önemli…
Israrlı davetleri karşısında fırsat bulup gittiğimiz tesislerin sahiplerinin Adapazarlı oluşu ve onların hayat hikayelerini dinlemek, verdikleri inanılmaz mücadeleye tanık olmak, onlar kadar bizi de heyecanlandırdı.
İşte böyle ilginç üç gece, dört günden ibaret kısa bir tatil başlangıcını geride bırakıp, döndük yeniden kürkçü dükkanına…
Kemer’e 40-50 kilometre mesafede bulunan Adrasan Köyü, dağların eteğine kurulmuş bakir ve enfes bir koy…
Nasıl da bulmuşlar ya da keşfetmişler bizimkiler orayı…
Bunları konuştuk.
Havası tedavi edici özellikler taşıyormuş hastalar için…
Pıt-pıt Feridun, Almanya’da uzun süre çalışmış, tecrübeli bir marangoz…
Felix Pansiyon’un her köşesinde, onun çekicinin izleri var.
İsmini söylemek zor gelmiş Almanlar’a.
Onun için “Felix” demişler adına…
10 odalı bungalovlar oluşturmuş, sevimli mi sevimli…
İçi beş yıldızlı otel konforunda…
İki gece kaldık ama doyamadık.
Adrasan’dan sonraki durak, Kaş…
Orada da ilginç bir hikayeyle karşılaştık.
Göksel Şeref, inanılmaz bir mücadele vermiş, mazisi yarım asra varan otelin turizme kazandırılması adına.
Kaş ilçesinin karşısında, yarım ay şeklinde bir koyun ortasına oturtulmuş otel…
Arkasında Pamukkale travertenlerini andıran, krem rengi sarkıtlarıyla farklı bir çekim merkezi oluşturan mağarası, görülmeye değer…
Denizi ve güneşi hiç eksik olmayan muhteşem bir güzelliğin kucakladığı Povt Beach-Hotel Bov, kafa dinlemek isteyen turistlerin ilgi odağı haline gelmiş şimdiden…
Her iki Sakaryalı turizmci de, ne zaman bir Adapazarlı tesislerine gelse, adeta bayram ediyor.
Aramızda, İngiltere’de dünyaca ünlü sanatçılara hizmet veren bir restoran işletmecisi, bir yemek virtüözü İrfan Kırklar olunca, bundan istifade eden her iki Sakaryalı’nın da neşesine diyecek yoktu adeta…
Onlar turizme açılmış Sakaryalılar olarak, bu zor ancak zevkli hizmet kolunda başarı gösterip mahcup olmamak adına tüm güçlerini ortaya koyuyor.
Selamları var dostlarına, gazetemiz aracılığıyla…
Pıt-pıt Feridun ve Göksel Şeref’e, Rahmi Sak, Şadi Tanış, ve İrfan Kırklar’dan oluşan grubumuza gösterdiği ilgi nedeniyle birer demet “Yasemen” gönderelim istedik, sıcağı sıcağına Bizim Bahçe’den…SONUNDA BULUŞTULAR
Cihat Zafer başarılı bir gazeteci, yazar ve TV programcısı olarak bilinir.
Kabına sığmayan bir kişiliğe sahip...
Bu nedenle il sınırlarını aşıp İstanbul’a attı kapağı…
İyi de yaptı.
Bu doğrultuda hızlı bir çıkış da yakaladı.
Çalışkan, aranılan ve her şeyin ötesinde güvenilir bir medya mensubu olarak yürütüyor projelerini…
Kanal A’da yürüttüğü ve “Her şey Hakkında” adını verdiği programında, istiyor ki Adapazarı ile ilgili şeyler de konuşulsun.
Bu nedenle ilimizde her kesimden eteğinde dökeceği taşı olan, etkili-yetkili, sivil toplum örgütü lideri, akademisyenler, siyasetçiler O’nun konuğu oluyor zaman zaman…
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı da gündemindeydi.
O, “Kendi gurbet elde, gönlü sılada” bir Adapazarlı anlayışını büyütür içinde daima...
Öyle olmasa yaptığı ilginç programa davet eder miydi hiç bunca Adapazarlı’yı…
İstiyor ki, bir ulusal kanalda sesi çıksın Sakaryalılar’ın…
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nu bu duygularla programına konuk etmek istedi.
Ama bir türlü vuslat gerçekleşemedi gitti…
Nihayet zamanı gelmiş olmalı ki, önceki gün son derece zevkli, hareketli ve Toçoğlu adına bereketli geçen bir sohbet ortamında buluşuverdiler, Kanal A’da…
İyi de oldu.
İnsana böyle bir zemin ve zaman yakalar da kaçırır mı hiç?
Ufak yollu kaprisler, buluşmayı geciktirmişti.
“Geç olsun, güç olmasın” derler ya, öyle oldu ikilinin buluşması…
Her şey konuşuldu ve her şey soruldu Başkan Toçoğlu’na.
Gel de Cihat Zafer’e, içinde eksilmeyip artan Sakarya sevgisi nedeniyle iri bir demet “Lale” gönderme Bizim Bahçe’den…
RECEP BAŞKAN’IN SINAVI
Ne bitirdiği okullarda ne de erken yaşta karıştığı ve önemli adımlar attığı siyasi platformda yaşadı, şu sıralardaki heyecanını, AK Parti’nin genç İl Başkanı Recep Uncuoğlu…
İstanbul’da stadyumlara sığmayan bir il kongresi yapan AK Parti’nin Sakarya Atatürk Spor Salonu’na nasıl sığacağı yönünde yürütüyor çalışmalarını, tek başkan adayı olarak Uncuoğlu…
Tek adayla gidilecek il başkanlığı seçimine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacak olması, kongreye olan ilgiyi hayli artırmış görünüyor şimdiden.
Uncuoğlu açısından kongrenin mana ve önemi, çok daha farklı bu nedenle…
Sakin hali, olayları karşılayışındaki sükuneti ve güvenilir kişiliğiyle, partide büyük çoğunluğun sevgisi yanında saygısını da kazanmasını bilen Recep Başkan’a, bu önemli sınav gününde, başarılar dileğiyle Bizim Bahçe’den “Manolyalar” gönderelim istedik.
ADIYAMAN’A GEÇMİŞ OLSUN
Sakaryaspor’da yönetici olmak, hele de şu zor ve stresli dönemde, hiç de kolay olmasa gerek…
Remzi Adıyaman bu ağır ve taşınması zor yükün altına gönüllü girenlerdendir…
İçinde bulundukları mali tabloyu, bir fırçacık da olsa renklendirebilmek adına neşeli projeler üreten Remzi Adıyaman’ın hevesi, gayreti ve ümidi takdir edilecek boyutlarda…
Bunu gerçekleştirmek adına çaba harcayan, koşan, koşturan Remzi Adıyaman’a nazar değmiş olacak ki, kolları sıvayıp işe başladığı sırada bir büyük kaza geçirmiş.
Düzenlediği konser organizasyonu için bilet satmak üzere gittiği Kaynarca dönüşü mıcıra kaptırmış arabasını…
Direksiyon hakimiyetini kaybedince, bir ağaca bindirerek durabilmiş ancak…
Neyse ki ucuz atlatılmış maddi hasarlı kaza…
Adıyaman ve arabada bulunan arkadaşlarına Bizim Bahçe’den geçmiş olsun dileğiyle şifa çiçeği “Itırlar” gönderelim istedik.