Adapazarı 17 değişik ırktan oluşan bir etnik grubu barındırır sinesinde öteden beri…
İlimizde bir zamanlar tarıma dayalı bir ekonomi üzerine bina edilen sosyal yaşam; zamanla gelişerek ve değişerek birbirinden başarılı hayır sever iş adamlarıyla farkı bir boyut kazanmıştır…
Şehrin ünlü siması Cevat Bey’i takiben bilinen bilinmeyen çok sayıda yaşayan ya da aramızdan ayrılan nice Adapazarı sevdalıları vardır, bu ilin sosyal, kültürel ve siyasal hayatına katkıları olan… 
Onlar yaptığı hizmetler nedeniyle sevgi ve saygıyla anılırlar her hatırlanışta…
Bu yönüyle vefalı insanlar şehri olarak bilinir Adapazarı…
Çoğunun bu şehrin sosyal ve kültürel hayatına dokunan yardım ve yatırımları olmuştur…
İşte bunların en sonuncusu bir büyük tavuk üreticisi olarak bırakın şehrimizi, ülke genelinde güvenilir ve tercih edilir bir kaliteye ulaşan firmasıyla iş adamı Haşim Gürdamar’dır…
Hayatı bir üniversite olarak algılayan Gürdamar devlet memurluğundan sonra kurduğu işyerinde sürekli çıkışa geçen bir ticari anlayışla yoluna devam etmiş…
Önce inşaat sektörüne, sonra da kendisini bugünlere ulaştıran tavukçuluk sektörüne yönelmiş…
Hayatı boyunca en iyiyi, en doğruyu yapmaya, kimseye zarar vermemeye çalışan ve bu temel anlayış üzerine kurduğu düşünce ve iş hayatında başarıdan başarıya koşan bir çizgi izlemiş…
Ünlü yazar Üstün Dökmen, Haşim Gürdamar’ın başarı öyküsünü kitaplaştırmış…
Değerli işadamının adımıza imzalayıp gönderdiği kitabını bir solukta okudum ve inandım ki Haşim Gürdamar’lar kolay yetişmiyor…
Eğitim ve öğretim alanında yaptığı bilinen bilinmeyen yatırımları yanında mesleki ve teknik Anadolu lisesi gibi ülkenin son derece ihtiyacı olan vasıflı elemanlarını yetiştirecek bir okul yaptıran bu hayır sever iş adamına karşı ilin de bir vefa borcu olması gerekir diye düşünürken, onu da yerine getirmek Sakarya Üniversitesi’nin başarılı Rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan’a düştü…
Üniversite bu prestijli unvanı anasının ak sütü gibi hak eden bir iş adamına vermekle doğru olanı yaptı… 
İsterdim orada olup bu anlamlı törene şahit olmayı…
Ancak aniden gelişen bir sıkıntı nedeniyle katılamadım…
Aldığı fahri doktora belgesini hak ettiğine inandığımız değerli iş adamının stat yerinin millet bahçesi olarak değerlendirilmesi konusunda da yaptığı olağanüstü fedakârlık gelince aklıma “Marifet iltifata tabidir” anlayışıyla onu bu yönüyle takdir edip ödüllendiren üniversite rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan ve ekibini de kutlamak istedim…
Önce bu anlayışla hayır sever iş adamına iftiharla taşıyacağı fahri doktorluk beratını layık gören üniversite rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan ve ekibine, saniyen başarılı iş adamı Haşim Gürdamar’a ömür boyu saklayacağı solmaz “orkideler” gitsin istedik, unvanının hayırlı olması adına…