Kurucu futbolcusu olduğum, bu ilin profesyonel futbol alemindeki yegane temsilcisi, markası Sakaryaspor, ne yazık ki son dönemde, renklerine gönül vermiş cefakar, fedakar taraftarlarını aldığı istenmeyen, istikrarsız sonuçlarla üzüyor…

Bin bir zorlukla ve nice hayallerle iki yıl önce çıktığı Birinci Lig’de yeşil siyahlılar, şimdi kümede kalma savaşı verir durumda…

Aslında sezon başında yaşanan sancılı, kaos dolu süreçler bugünün habercisi gibiydi demek zor değil…

Zira o gün sağlam atılmayan bu çürük temelin üstüne sağlıklı bir bina inşa edilemezdi…

Geçen hafta başkent deplasmanında Gençlerbirliği ile oynanan maçı izlemek üzere, ümitle geçmiştim televizyon karşısına…

Bir puanın bile bizi ligde tutacağı bu maçta, sezon başından beri ruhsuz olduğunu hemen herkesin gördüğü ve hemfikir olduğu futbolcular, sahada varlık gösteremedi…

Giydiği formanın ağırlığını taşıyamayan, istekten, hırstan ve basiretten yoksun birçok oyuncu bu şanlı armanın altında ezildi…

Bu durum yalnızca onları değil, tarihi nice başarılarla dolu Sakaryaspor’un da aynı duruma düşmesine yol açar elbette…

Yeşil siyahlı formayı terleten futbolcuların şunu bilmesini isterim ki, maç 90 dakikadır ve henüz bitmedi…

Bu ilin marka değeri yüksek, ülke futboluna nice futbolcular kazandırmış, ülkenin dört bir yanında taraftar gurubuyla nam salmış Sakaryaspor’un formasıyla çıktığınız her maçta, ruhunuzu da ortaya koyarak oynayacağınıza ve cumartesi günü bu takımı ligde tutacağınıza olan inancım tamdır…

Sakaryaspor formasını giyebilmiş her futbolcu, bunu yapabilecek kabiliyet, azim ve kararlılığa sahiptir…

Bu takım Birinci Lig’e küme düşmek için çıkmadı…

Geçmişte aynı formayı terletmiş bir futbolcu olarak dileğim odur ki Erokspor ile sahamızda oynayacağımız bu zorlu kader maçında, tüm futbolcular 90 dakikanın hakkını vererek 3 puanı alıp takımı ligde tutacaktır…

Bu duygu ve düşüncelerle teknik direktöründen futbolcusuna, malzemecisinden masörüne tüm Sakaryaspor ekibine, Bizim Bahçe’den “Papatyalar” gönderelim istedik…