Söylerler ve mesaj atarak dile getirirlerdi de, dikkatsizlikten olacak, pek fark etmezdim sağ şeride soldan gelip ters istikamette park etmenin, özellikle Hayvan Pazarı ile Serdivan Belediyesi arasında kalan kısımda moda (!) ya da alışkanlık haline getirildiğini…
Her sabah ve akşam oraya düşer yolum…
Şikayetin yerinde olup olmadığını daha yakından ve görerek tespit için dikkatli gözlerle baktım etrafıma…
Bize iletilen şikayetin boyutları, belirtilenin de üzerinde…
Saydım; en az on otomobil böyle park ihlali yapmış.
Gel de hayret etme!
“Bunu yapan araç sahiplerine dur diyen olmayacak mı?
Ya da yaptırım uygulayarak kazalara yol açan bu trafik yanlışlığını giderecek bir makam, yetkili, etkili kurul, kuruluş yok mu?” diyen şikayet sahiplerinin sesini duyurmak, üzerimize vazife oldu adeta…
Böyle yanlışlıklar Batılı ülkelerde yapılsa, o araç sahibi derhal akıl hastanesine sevk edilir ve sağlık raporu istenir...
Evet…
Bu çirkin, çirkin olduğu kadar uygunsuz, uygunsuz olduğu kadar da trafik kanunlarına aykırı park anlayışının ortadan kaldırılması isteniyor haklı olarak…
İstiyoruz ki böyle ayıplı bir durum için çalmasın kimse kapımızı…
Koruyalım sinir denilen yapımızı…
Bu doğrultuda harekete geçerek uygunsuz park sorununa son verecek yetkili ve etkililere, Bizim Bahçe’den elbette hak ettikleri çiçekler gidecek…
Ancak önce yanlışlığın düzeltilmesi gerek…
AĞLATAN VEDA!
Kolay değil elbette, insanı doğup büyüdüğü, ekmeğini yiyip suyunu içtiği, acı-tatlı hatıralarla geçen bir yaşam sürdüğü, nice anıları sakladığı topraklardan koparıp atmak…
Melen Barajı nedeniyle Ortaköy nahiyesi boşaltıldı…
Devlet, yerinden edilen hane halkının evlerini arsalarını istimlak ederken, maddi açıdan mağdur etmedi kimseyi…
Aksine onları sevindirecek oranda bedel ödedi…
Sıra evlerin boşaltılmasına gelince, hiçbir paranın satın alamayacağı bir hüzün çöküverdi Ortaköy sakinlerinin içine…
Ayrılık kolay olmadı…
Son ana kadar terk etmediler, ömürlerini geçirdikleri toprakları…
Sonunda elektrik ve su kesildi…
Anladılar ki direnmenin ve bir gün daha fazla kalmanın yararı yok…
Gözyaşları içerisinde yüklediler eşyalarını kamyonlara…
Onların acıları, gittikleri yerlerde kuracakları yeni ve mutlu yuvaları ile sona erecek anlaşılan…
Çoğu şehrimize gelen ve yeni evlerinde mutlu olan Ortaköy halkına, yeni yerleşim alanlarında her şeyin gönüllerince olması dileğiyle “Menekşeler” gönderelim istedik Bizim Bahçe’den…
DÜZELTME VE ORKİDE!
Şu sıralar kafamız dalgın olsa gerek…
Konuşan fotoğraflarda ve bazı yorumlarda isim hatalarına düşüyoruz…
Dostlar hatırlatıyor, sağ olsunlar…
O zaman görebiliyoruz yapılan hatayı…
Örneğin yılların esnafı SATSO’nun eski üyelerinden Taner Başoğlu’nu, “Ahmet” diye yapmışız…
Pazar günü de, MHP ilçe başkanlığı seçimini kazanan, benim çok sevdiğim Ticaret Lisesi’nden arkadaşım, şehrin renkli ve de rahmetli manavının kızı Sema Balaban’ın adını, (sanırım Semra Baldoğan’dan etkilenerek) “Semra” diye yazmışız...
Düzeltmek gereğini duydum, tepkilerden kurtulmak için!
Gerek Taner Başoğlu’na ve gerekse MHP’ye yeni bir vizyon katacağına inandığımız Sema Balaban’a Bizim Bahçe’den birer demet “Orkide” göndererek, alalım istedik gönüllerini…
