AKP Sakarya İl Başkanı Yunus Tever, “25 yıl sonra maaş ödeyemeyen bir belediye ile karşı karşıyayız.” diyerek Sapanca Belediyesi üzerinden açıklamalarda bulunmuş.
Sapanca Belediyesi’nin cevabı ise; “Borç kimin eseri? Devletin el koyduğu para ne kadar? 145 milyon borcu bırakıp gittiniz. 20 yılda Sapanca elle tutulur hiçbir hizmet görmedi. Çok net ifade edelim sadece son 1 yılda, önceki dönemden bırakılan SGK borçları nedeniyle devletten gelen ödeneğimizden kesilen tutar 57 milyon lira. Bu para Sapanca Belediyesi’nin tüm piyasa borcunu da ödemeye de, yaklaşık 5 aylık personel maaşını karşılamaya da yeterliydi. Bu paranın faizlere gitmesine sebep olanlar ise utanmadan konuşuyor!”
“Tüm vatandaşlarımız müsterih olabilir. Ekonomik bir darboğazdan geçtiğimiz ve personel maaş ödemelerinin birkaç gün geciktiği doğrudur. Ancak Sapanca halkının bize verdiği, bu enkazı ortadan kaldırma görevimiz devam etmektedir.”
Tever, deneyimli bir siyasetçi, böylesi bir açıklamaya niçin ihtiyaç duydu bilemiyorum. Neresinden bakarsanız bakın en küçük haklılık payı yok. Açıklamanın ana başlığını oluşturan personel maaşlarının birkaç gün gecikmeli ödenmesi sorun ise, bu sorunun sahibinin de kendi arkadaşlarının olduğunu bilecek kadar tecrübeye sahip.
Sözüne ettiği gibi 25 yıl Sapanca Belediyesi’ni İl Başkanlığı’nı yürüttüğü AKP’li arkadaşları yönetti, belediyenin içinde bulunduğu borç yapısı da kuşkusuz o dönemlerden kalma.
Var olduğu söylenilen 145 milyon borç 1 yılda yapılamayacağına göre, geçmiş dönemlerden gelen yükler taşınmaya çalışılıyor. Pek tabi de taşınılacak ve borcun üstesinden gelinecek.
31 Mart 2024’te göreve seçilen CHP’li Nihat Arda Şahin’de bu kararlılıkla hizmet üretmeye devam ettiklerinin altını çizmiş.
“Bu borç sorununu çözmeye çalıştık. Bazı arazilerimizi yine bir devlet kurumu olan SGK’ya devrederek borç mahsuplaşması yapacaktık. Ancak bu çürümüş zihniyet yine yolumuza taş koydu. Geçmişte Kurtköy’deki araziler inşaat şirketlerine peşkeş çekilirken “evet” diyenler, bugün ekonomik süreci düzeltmemiz için bir devlet kurumuna arsa devrimize “hayır” diyerek hem Sapanca halkının hem de personelimizin hakkına girdiler.”
Yıllar yılı oluşturulan SGK borçlarının birden bire tahsil yoluna gidildi, yani geçmiş 25 yılın biriktirilen borçlarını vakit kaybetmeden tahsil yolu seçildi.
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “SGK’ya borcunu ödemeyen belediyeleri silkelemeye devam edeceğiz” diyerek tavrını ve kararlılığını ortaya koydu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a, belediyelerin SGK borçlarına ilişkin talimat vererek, “Kendilerini daha kararlı bir şeklide silkelemede fayda var”
Sanırım bu talimat ile tüm CHP’li Belediyelerin ne yaşadığını anlamak mümkün.
Kocaeli Belediyesi başta olmak üzere birçok AKP’li Belediyesi’nin borçlarının ödenmesi hususunda gayrimenkul takası yolu ile sorunu çözdüğünü biliyoruz. Hatta öyle ki aralarında, Cami, Kuran Kursu, Dini Yüksek İhtisas Merkezi gibi yapılarında bulunduğu gayrimenkullerle takas yapıldığı bilinmekte.
Sapanca Belediyesi’nin arazi devri ile borç mahsuplaşma talebi karşılık bulmuyor, aynı olan borç niteliğine ilişkin farklı çözüm tutumu…
Şahin, “Size tavsiyem: Bu millet bunu unutmaz. Kişisel siyasi rantınızı bir kenara bırakın. Hizmet etmemizi engellemeye çalışmayın. Gölge etmeyin, başka ihsan istemez!
Ne yaparsanız yapın, bu şehrin sorunlarını da çözeceğiz, ekonomisini de düzelteceğiz, kreşlerini de açacağız. Ya Sapanca’nın yanında durusunuz ya da karşısında”
CHP Sapanca Belediye Başkanı Nihat Arda Şahin, yaşadıkları soruna karşılık ve karşılaştıkları kasıtlı tavra karşın, sorunun üstesinden gelineceğini geçmişe takılı kalmadan hizmet üreteceklerini kararlılıkla ifade etmiş.
Meselenin esası yurttaşın cezalandırılması, hizmetin önüne geçmek CHP’li Belediye’yi cezalandırmak değil, yurttaşa olan ceza.
Oysaki böylesi sergilenen tutuma ilişkin yurttaşın tavrı hep net olmuş, cezalandırmaya çalışılan zihniyet cezalandırılmıştır. Geriye dönek bakıldığında birçok örneğine rastlanılacaktır.
Henüz bir yılı yeni tamamlamış yerel yönetimleri bu yöntem ile cezalandırdığını zannedenler, görecektir ki asıl kendileri cezalandırılıyor.
Hele ki Nihat Arda Şahin’i cezalandırdığını düşünenler ne kadar yanıldıkları çok geçmeden görecek ve tecrübe edecekler…
