Yılın belirli günlerini farklı isimler altında, kimini anneler, bazısını babalar ya da sevgililer gibi benzer adlar yakıştırıp özel günler haline getirmek son yıllarda adeta moda haline geldi…

Bunlar arasında anneler ve Çalışan Gazeteciler Günü benim hayatımda önemli bir yer tutar…

Gazeteler ve gazetecilik gittikçe zorlaşan maddi ve manevi koşullar nedeniyle her babayiğidin yiyebileceği yoğurt olmaktan çıktı, çıkacak!

İşte böylesine bıçak sırtında bir süreç yaşanıyor medya dünyasında, ilimizde ve ülkemizde…

İdeolojik saplantılara takılıp kalmış, milletin hayat tarzına, ruhuna ve anlayışına ters, ipin ucunu gayırdan gelecek imdada bağlamış, çıkar ve menfaati ön plana almış, halkın özel hayatına saldıran ister yerel ister ulusal olsun gazete ve gazetecilerin yer aldığı bir medya dünyası için dahi böylesine adımıza ayrılmış bir günün mana ve önemi büyüktür hiç şüphesiz…

Muhalif olmanın şartlarını yanlış anlayıp ve dahi yorumlayıp kişisel ego ve çıkarları uğruna mesleği küçük düşürecek, kendine yapılmasını ve yazılmasını istemediği herhangi bir olayı küstahça ve acımasızca bir başkası için kullanıp, velev ki bunu hata ettim deyip özür üstüne özür dilese de bir basın mensubunun böylesine hassas bir meslekte ne yeri, ne saygınlığı, ne de itibarı olur…

İfrat ve tefrite kaçmadan takip edilecek bir orta yoldan haberin her türüne, yorumun her şekline yer vermek, belge, bilgi ve kaynak olmaksızın toplumu ve kurumları ifsat edecek yalan ve yanlışlardan sıyrılıp ülkesi, ili, ilçesi ve milleti adına olumlu, yapıcı ve uyarıcı hizmetlerde bulunan çilekeş gazete ve gazetecilerin bu özel gününü bir güne sığdırmak yerine bir yıla uzatmak geçer içimden daima…

Bu duygularla bir yıl boyunca aynı heyecan ve coşku içerisinde onurlu, hayırlı ve verimli nice hizmetler, günler, haftalar ve yıllar diliyorum tüm çalışan gazetecilere Bizim Bahçe’nin sevgi çiçeği “siyah güller” göndererek…