Devletler olmuş, milletler olmuş; ne zaman ki Müslümanların birbirleri ile çatışmalarını görsem hemen aklıma “Ey iman edenler iman ediniz” ayeti geliyor…

Bu ayet sadece insanın iç dünyası ile alakalı değil elbette çünkü imanın şartları aynı zamanda dünyanın, hayatın,beşeri münasebetlerin, ticaretin, siyasetin imarı için de gerekli kaideleri taşır…

İşte iman edememenin sonucu olan bu kimlik Müslümanlığı, en ufak bir fitneye bile alet olmayı kaçınılmaz kılıyor…

İslam ordusu ümidi ile kurulmuş olan yapının bir gecede paranın gücüyle yer değiştirmesi Batı’nın İslam ordusu ile İslam’ın İslam ordusu diye iki grup olduğunu gösterdi bize…

Katar’ı Türkiye’den uzak tutamayacağını anlayan derin dünya, son tezgâhlarından birini daha kurmuştur…

Aceleleri olacak ki bir gecede Katar’la tüm siyasi, ticari, diplomatik ilişkileri kesmekten geri durulmamış…

Türkiye’ye verilen de “Madem paran var, gücün var, bize yaklaşıyorsun, o zaman sana gücümüz yetmediyse akan muslukları keseriz” mesajından başka birşey değil…

Dünya petrollerinin Ortadoğu’daki en büyük ortaklığını oluşturan bu devletleri yönetenin beş aile olduğu biliniyor…

O beş ailenin tüm servetleri ise yıllardır New York ve Londra’dandışarı çıkartılmıyor…

Hal böyle olunca ne kadar paran olursa olsun derin dünyanın esirisin…

Oyun bu kısacası!

Katar, Türkiye ve Türkiye’nin istediği ülkelerle ticaret yaptı, bunun yanında Türkiye’den 2 milyar dolarlık savunma sistemi satın aldı, Rusya ile uçak krizinde “Gazı daha ucuza satarız” diyerek bize destek verdi, inşaat alanında 15 milyar dolarlık anlaşmaya imza attı, 15 Temmuz’da ne olacağı kesinleşmeden “Yanındayız” mesajı verdi ve “Bu darbe teşebbüsünden Suudi Arabistan’ın haberi var” açıklaması yaptı, tugay seviyesinde Türkiye askeri üssü açtı, Özgür Suriye Ordusu’nu Türkiye üzerinde finanse etti…

Katar’ıharcamak istemelerinin en büyük nedeni bunlardır… Türkiye’yi kendini savunamayacak durumda bırakmak ve Türkiye’yi destekleyecek ülkelere “İşte güvendiğiniz Türkiye” mesajı vermektir istenen…

Ve maalesef görünen o ki düğmeye basılmış…

Almanya’nın İncirlik intikamının altında da bunlar yatmaktadır…

ABD’nin destekledikleri adamların Türkiye’nin yaptığı Ortadoğu operasyonlarında verdiği kayıplar, İsrail’i zaten hiç saymıyorum çünkü Katar’ı hep yemek için fırsat beklemiştir, Filistin’e veriler destekler, İngiltere’nin dünyada petrolü olmayan topraklara sahip olmasının yanında dünyanın en büyük petrol üretici olarak da bilinmesi o bölgede fitne çıkarmak için yeter de artar sebeplerdir...

Müslümanın Müslüman’a yardım etmesine şimdiye kadar müsaade etmeyen derin dünyanın Katar’ı bitirme planında, Türkiye’nin kendi topraklarıymış gibi Katar’a sahip çıkması çok önemli ve gereklidir…

Çünkükurulan tezgâhta yeni aşama İslam ordusuyla bir bilek güreşine geçmiştir…

Burada diplomasi, antlaşmalar, nezaket hiçbir şey yok, net olan güçlünün güçsüzü yenmesi olayı…

Yeni bir dünya düzenini kurmak isteyen, ipleri ellerinden kaçıran eski ağalar bir 3. dünya savaşı çıkararak kaldıkları yerden devam etmek istiyor…

Yalnız artık hasta olmayan bir Türkiye var…

İstedikleri her şey istedikleri gibi olamayacağı için ilk etapta etrafımızdakileri temizlemeye başlayacaklar gibi görünüyor… Buna asla müsaade edilmemeli!

Hedef büyük İsrail’in önündeki engelleri kaldırmak…

Şuan bu engellerin çoğu para ile esir alınan sözde Müslüman ülkeleri tarafından aşılmış, kala kala bir Türkiye ile birkaç devletin ve milletinin samimi birlikteliği kalmıştır…

Öyle ya da böyle sıranın bize geleceğini bile bile şimdi sessiz kalmak akıllıca olmayacaktır…

Ve şükür ki Batı’nın kurduğu İslam ordusunun çok geçmeden safını belli etmesi İslam’ın gerçek ordusunun çıkışına da zemin hazırlayacaktır…

Öyle ki Türkiye’nin Katar’a asker göndermesi, ardından ezeli kardeş Pakistan’ın göndermesi ve ileriki zamanda da imanlı Müslüman birkaç devletinde buna dâhil olması gerçek Müslüman ordusunun temelini teşkil edecek...

O yüzden kurgulanmış Batı İslam ordusunun faal hale girmeden dağılması çok büyük bir rahmet olacaktır...

Karşımızda firavun sülalesinin kalıntısı bir İngiltere var, tarihte Osmanlıya karşı hep başkaldırmış bir Suud hanedanlığı var, İsrail zaten maksadını gizleme gereği duymayan bir ülke, Almanya da Avrupa tapınakçılarının kullandığı koçbaşı görevi gören bir zavallı konumunda, ABD desen maymun iştahlı ve gücü sadece askeri üstünlük ve parada zanneden obez dünya elamanı, Rusya nerede bal varsa oraya hücum edecek koca baş durumunda, Ortadoğu desen kendi koltukları için din, diyanet, milletfalan umurunda olmayan altın klozetlere oturmayı marifet zanneden uyuşturulmuş hanedan üyeleri ile dolu…

Geriye üç beş fakir ama dinini, imanını satmayacak kadar haddini bilen ülkeler kalıyorken nasıl olacak bu iş diye hiç ümitsizliğe düşmeyin!

Çünkü nice azların nice çoklara galebe çaldığı şu dünyada, zafer bir kez daha inananların olacaktır…

Yeter ki biz safımızı bilelim!