Son zamanlarda CHP ile MHP’nin yerel seçimlerde ittifak yapıp yapmayacağı tartışılıyor.
Hatta bu konu o kadar aleniyet kazandı ki CHP Milletvekili Engin Özkoç da vatandaşların böyle bir talebi olduğunu saklamıyor.
Aynı şekilde MHP İl Başkanı Levent Bülbül’ün iki hafta önce yaptığı basın toplantısında gelen soru üzerine ittifak hususunda kapıları tamamen kapamadığını da hatırlatmakta fayda var.
Yani bu olasılık ciddi ciddi konuşuluyor; ancak tavanda değil tabanda!
Yani yerel düzeyde tartışılıyor mesele, genel merkez düzeyinde değil.
Zaten Engin Özkoç da bu duruma vurgu yapıyor ve böylesi mühim kararları kendi başlarına veremeyeceklerinin altını çiziyor.

Her seçim öncesinde bu tip ittifak söylentileri gündeme gelir.
Genelde küçük partilerin birbiriyle ittifak yaptığı olur ancak CHP ve MHP gibi köklü partilerin böylesi bir birlikteliğine bu güne kadar şahit olmadık.
Bundan sonra olacağımızı da sanmıyorum.
Zira CHP ile MHP’nin müşterek bir zeminde buluşması, ortak aday ve ortak listelerle seçime girmesi o kadar kolay bir hadise değil.
Her ne kadar vatandaşın arzusu bu yönde olsa da her iki partinin tabanlarında bu işe karşı olan insanlar da var.
Kaş yapayım derken göz çıkartma ihtimali de var anlayacağınız.

İki partinin ittifak yaparak seçime girmesi bence etik ve doğru da değil.
Zira iki kişinin bir kişiyle kavga etmesi yakışık alır mı?
Eğer meydana çıkacaksan teke tek güreşeceksin.
Eğer gücüne güvenmiyorsan da o meydana hiç çıkmayacaksın.
Kaldı ki böylesi bir birliktelik AK Parti’ye zarardan çok fayda getirir.
Bu ittifak halkın gözünde AK Parti’yi daha da büyütür, muhalefet partilerini ise acz içinde gösterir.
Bu da değerlendirilmesi gereken ayrı bir husus.

Peki, AK Parti’den memnun olmayan ve karşısında ciddi bir alternatif oluşmasını isteyen insanlar ne yapacak?
Yapacakları şey sandıkta birleşmektir ki her seçimde bunu yapıyorlar zaten.
Nasıl son iki Büyükşehir seçiminde Enver Toçoğlu sadece kendi partisinin değil tüm AK Parti karşıtlarının oyunu almışsa, bu seçimde de aynısı yaşanır diye düşünüyorum.
Bu sadece Büyükşehir’de değil, diğer belediyelerde de böyle olur.
Seçmen mevcut adayın karşısında en güçlü kimi görüyorsa ona yoğunlaşır.
Tabanda ve tavanda sağlanamayan birliktelik, sandıkta pek ala sağlanabilir.
CHP ve MHP için asıl mesele hangisinin adayının iktidara alternatif olacağı ve halkı sandıkta birleştireceğidir.
Bütün mesele budur!

DAĞ PATLADI DAĞ!

Erenler ADA AVM’de alışveriş yapıyorum.
Birden bir ses geldi ama bir anlam veremedim.
Baktım herkes mağazalardan dışarı çıkmış, “Çatı falan mı çöktü” diye yukarı bakıyor.
Hemen sonra başladı telefonum çalmaya.
Arayan arayana!
“Nerede patlama oldu?. Sen bilirsin, gazetecisin!”
Evet öyleyim de İstihbarat Ajanı da değilim.
Her arayana gazetede olmadığımı arkadaşları arayıp öğrenmeye çalışacağımı söyledim.
Sonra da henüz bir bilgi gelmediğini, olayın daha çok sıcak olduğunu belli bire sür sonra malumat geleceğini izah etmeye çalıştım.
Yok ağabey, arayan soran bitmiyor!
Bazıları ikinciye, üçüncüye arıyor.
Senaryoların bini bir para:
Şerefiye’nin orada doğalgaz borusu patlamış!
Birçok yerde sıcaktan elektrik trafoları patlamış!
Dükkânın birinde sanayi tüpü patlamış!
Fabrikanın biri havaya uçmuş!
Falan filan…
Nasıl bir bilgi kirliliği, nasıl bir hayal gücü; akıllara zarar!
Artık laf anlatmaktan, açıklama yapmaktan yoruldum.
En son biri daha aradı, ben de ona patladım:
“Akyazı’daki Keremali Dağı patlamış kardeşim.
Meğer içinde sönmüş bir yanardağ varmış da tekrar faaliyete geçmiş.
Dağdan dökülen lavlar şehir merkezine doğru geliyormuş, hemen yüksek bir tepeye çık” dedim.
“Hadi canım sen de” deyip kapadı telefonu.