GÖREV İSTENMEZ, VERİLİR
SATSO'nun efendi başkanı Mahmut Kösemusul, dün Elegante'deki sosyal tesislerde medyayla biraraya gelip durum değerlendirmesi yaptı, uzun bir aradan sonra...
Temsil ettiği kurumla ilgili gelişmelerden söz etti.
Yapmak istediklerini dile getirdi, yapılması düşünülenler üzerinde durdu; yaptıklarından söz etti.
TİGEM, Karadeniz'e açılmak, Ar-Ge çalışmaları, yerli otomotiv, otomotiv test pisti konularına değindikten sonra, ilin Ocak ayı ihracatının yüzde 17 ile Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunun altını çizdi.
Organize sanayi bölgeleriyle ilgili gelişmeleri ortaya koydu ve buralarda yapılması düşünülen yatırımlar konusuna değindi.
Konuşmasının ilk bölümü özet olarak böyleydi.
Yaklaşık iki saat süren kahvaltılı basın toplantısının ikinci bölümünde Kösemusul, medya mensuplarının çeşitli sorularına cevap vermeye çalıştı.
Sakin hali, nezaketi ve herşeyin ötesinde gösterdiği sabır ile kısa sürede başkanlık koltuğuna alıştığını gösterir izlenim ortaya koydu.
Bu hali gözlerden kaçmamış olacak ki, tüccar gazeteci Şadi Tanış "Bu yıl SATSO'da seçim var. Yeniden başkanlığa aday olmayı düşünüyor musunuz?" şeklinde farklı bir soru yöneltti başkana...
Başkan Kösemusul'un cevabı, kendine has özelliklerine uygun düştü.
"Bizim yetişme tarzımız 'Görev istenmez, verilir' anlayışına dayanır."
Bu anlamlı cevap Kösemusul'un seçime bakış açısını da ortaya koyması yönüyle ilginçti.
Bu tür toplantılara devam edileceğini belirten Başkan Kösemusul ve yönetim kurulu üyelerine, çalışmalarında başarılar dileğiyle Bizim Bahçe'den "Kardelenler" gönderelim istedik.
ZEKİ BAŞKAN İLE SOHBET
Uzun zaman oldu, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu ile sohbet etmeyeli...
Bol köpüklü bir kahve getirdi bizi bir araya...
AK Parti İl Başkanı Recep Uncuoğlu'nun ziyarete gelmesiyle sona eren sohbetimizde, ilin gündeminde olan ve özellikle belediyeye yöneltilen tenkitlere yol açan yatırımlar konusunda karşılıklı ve zevkli bir atışma ortamı oluşuverdi bir anda.
Trafik sorununa çözüm olarak ileri sürdüğümüz yeraltı geçitleri, garın taşınması, Orhan Cami Meydanı, Türk Ticaret Bankası binası, hafif raylı sistem ve nihayet Sakaryaspor konuları üzerinde durduk.
Zeki Başkan'ı her zaman böyle rahat bulmak mümkün değil.
Başkana maksadımızın bağcıyı dövmek olmadığını, gördüğümüz eksiklikleri ve bize iletilen sorunları gündeme taşıdığımızı anlatmaya çalıştık.
Başkan yapılanların, bitirildiğinde beğenileceğini ve tenkitlerin yersiz olduğunun o zaman görüleceğini söylüyor ısrarla.
Dileğimiz, bizim yanılıp başkanın haklı çıktığı güzelliklere ulaşmak...
Trafik sorununun giderilebilmesi için yeraltına inilmesi gerektiği üzerindeki ısrarlarımız karşısında, öyle düşünmediğini ancak incelemeye alındığını söylemekle yetindi.
Bu dahi, gelecek adına önemli bir gelişme deyip, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu'na yoğun yatırım trafiği içerisinde kolaylıklar dileğiyle, Bizim Bahçe'den "Manolyalar" gönderelim istedik.
BU "BUCA" NE BELA!
Sakaryaspor, hafta başında deplasmanda oynadığı Bucaspor maçını da farklı kaybetti ve 3-0 yenilerek boynu bükük döndü şehre...
Henüz 3. Lig'de iken Sakaryaspor'u yine böyle farklı yenip Türkiye Kupası'nda safdışı eden Bucaspor, Bank Asya Ligi'nde her iki maçta da aynı tarifeyi uygulayıp başımıza adeta bela kesildi.
Buca İtalyanca'da "Çukur" anlamına geliyor.
Anlaşılan Bucaspor çukurda yalnız kalmayı sevmiyor, koluna takmış Sakaryaspor'u çekip duruyor.
Böyle giderse, hiç bırakmayacağa da benziyor.
Bir ilçe takımı karşısında sürekli acizleri oynayan yeşil siyahlılar, bakalım şeytanın bacağını ne zaman kıracak!
İşte o yeşil siyahlı gençlere, "Orkide" borcumuz olsun, Bizim Bahçe'den...
OKAYGÜNLER'İN MUTLULUĞU
Bir ara SSK konularında haftalık yorumlarıyla Yeni Sakarya okurlarını aydınlatan Mali Müşavir Nüzhet ile Avukat eşi Zeliha Okaygün son günlerde mutluluktan uçar hale geldiler adeta...
Onları bu denli sevince boğan gelişmenin kahramanları, Diyarbakır'da görev yapan doktor kızı ve eşinin Darıca'ya dönüşü oluyordu.
Buna torun sevgisi de eklenince, mutluluğun boyutu da alıp başını gitti.
Bay-bayan doktor çift, Diyarbakır'da zorunlu hizmet süresini tamamlayıp Darıca Araştırma Hastanesi'nde mesleki yaşantılarına devam edecek...
Zeliha ve Nüzhet Okaygün, haftasonlarında Darıca'ya giderek burunlarında tüten sevgili torunlarıyla doyasıya hasret giderebilecek bundan böyle...
Uzun ince bir yoldan, bir nefeslik mesafeye gelen doktor çift ile Okaygünler'in buluşmasının odağında, torun sevgisi yatıyor, herşeyden önce.
Doktor çifte "Hoşgeldiniz gülleri", Okaygün Ailesi'ne "Mutluluk mimozaları" gidiyor Bizim Bahçe'den, bundan gayrı ayrılmamaları dileğiyle.
SERBESLER İTALYA'DA
İlimizin tanınmış ve geniş aileleri arasında yer alır Serbesler.
Ailenin büyüklerinden Nahit Serbes ve altın çocuk Ender Serbes, iş sezonunun durağan bir döneme girdiği zamanı değerlendirmek ve incelemelerde bulunmak adına, Avrupa'nın çizmesine yani İtalya'ya gitti.
Hani derler ya, "Roma'ya gidip, Papa'yı görmemek olur mu" diye.
Onun yerini, "İtalya'ya gidip Venedik'i görmemek olur mu" şeklindeki görüşün aldığı söylenir.
Venedik'in dillere destan meydanı San Marco'da güvercinlerle konuşup yemleyen altın çocuk Ender'in bahtının açık olduğu çıkmış ortaya...
Çıktığı siyaset yolunda kısa sürede müspet bir izlenim bırakan Ender Serbes'in, gelecekte farklı konumlara yükseleceği üzerine yapılmış yorumlar, Venedik'in San Marco Meydanı'nda...
Serbesler'e "Papatyalar" gidiyor Bizim Bahçe'den...