Erenler Belediye Başkanı Cavit Öztürk, 3 kat ısrarından geri adım atacak gibi görünmüyor.
Israrını haklı gösterir argümanlarla, dikey yapılaşmanın yararlarını dile getiren açıklamalarda bulunuyor her fırsatta.
"Yatay yapılaşmanın, tarım arazilerinin kuşatılmasına yol açacağı" varsıyımıyla, konunun belediye meclislerinde görüşülüp sağlıklı bir zemine oturtulması üzerinde duruyor.
Öztürk'ün teklifi, yabana atılmayacak özellikler taşıyor.
Dikey yapılaşma yolu açılmakla, inşaat alanına hareket ve buna bağlı bereket geleceğinin altını çizen Öztürk'ün teklifi üzerinde durulmalı; enine boyuna tartışılıp sağlıklı bir sonuca varılmalı diyen bir görüş de var.
Deprem hesapları sağlam yapılmış, 3 katlı binalarla ilde yatırım ve istihdam hacminin genişleyeceğini belirten Öztürk'ün talebi ne derece ilgi görür bilemeyiz; ancak sağlam argümanlar O'nu yolundan döndürebilir bir ihtimal diyerek, Öztürk Başkan'a ısrarını yeniden gözden geçirmesi adına Bizim Bahçe'den bir demet "Fesleğen" gönderelim istedik...
SAKARYA VE YERLİ OTOMOTİV
SATSO Başkanı Mahmut Kösemusul, ilimizin yerli otomotiv üssü için gerekli tüm özelliklere sahip olduğu varsayımından hareketle, konuyu aralıklı da olsa gündemde tutmaya özen gösteriyor.
"Ülkenin en stratejik kesişme noktası üzerinde konuşlanmış ilimizde üretim açısından her kolaylığın sağlanabileceği gerçeği gözardı edilmesin" diyen Kösemusul, bu konuda müsait sanayi bölgelerinin bulunmasını da ilimiz adına bir avantaj kabul ediyor.
Ülkemizde yapılması düşünülen ilk yerli otomobili illerine taşıma gayreti içerisinde olan güçlere karşı verdiği mücadelede, SATSO Başkanı Kösemusul yalnız bırakılmamalıdır ki, başarılı olunabilsin.
Bu konuda Sakarya milletvekillerine, sanırım büyük görevler düşüyor.
İlimizde yadsınamayacak oranda istihdam imkanı sağlayacak bu dev yatırım için, üzerine düşen sorumluluğu yerine getiren her kurum ve kuruluşun yanında, etkili-yetkili herkese ve kesime başarılar dileğiyle "Kardelenler" gönderelim istedik Bizim Bahçe'den...
HEZİMETİ UNUTMALIYIZ
Boluspor karşısındaki bozgun, tez elden unutulmalı ki, Sakaryaspor yoluna devam edebilsin.
Bu hafta oynayacağı Bucaspor maçıyla, isteriz ki çıkışa geçilsin ve ağır yenilginin dosyası bir daha açılmamak üzere tozlu raflarda yerini alsın.
Ah edip ağlamanın kimseye yararı olmadığı gibi, ağır suçlamaların moral bozmaktan öte bir getirisi de olmayacağı kesin.
Bütün bunlar göz önüne alınarak ve mevcut sporcularla yola devam edeceğimize göre diyeceğimizi dedik, yazacağımızı yazdık.
Şimdi frene basmanın ve moral aşılamanın zamanıdır elbette.
Zira daha kazanılması gereken pek çok maç var önümüzde...
Küme düşme konusundaki rakiplerimizden Giresunspor ve Güngörenspor transfer krizini aşıp yeni oyuncularla geçen haftayı üçer puanla kapatırken, bizi gelecekte ne büyük bir tehlikenin beklediğini işaret eder gibiydi...
Böyle giderse bizi yakalayıp geçmeleri de mümkün...
Şaban Hoca'nın işi zor...
Bu şartlarda takımı kümede bırakırsa, O'nun hocalık kariyerine altın yıldızlar eklenir, hiç kuşkusuz...
Takımın ve Şaban Hoca'nın moralini bozmak yerine, onları teşvik etmek medya açısından da kaçınılmaz olmalıdır...
Berat'ın kırmızı kartla cezalı hale gelmesi ve alternatifsiz oluşu, bırakın Şaban Hoca'yı, sporla ilgilenen her Sakaryasporlu'yu terletiyor adeta...
Böyle olunca kazanma ümidimiz de azalıyor.
Bizim gibi kendi sahasında 7 gollü bozguna uğrayan Bucaspor ile yapacağımız maç, alınan sonuçlarla daha da ilginç hale geldi.
Futbolda kural, "Yenemiyorsan yenilmeyeceksin"
Özellikle dış sahada tek puan, 3 puan kadar değerlidir.
İşte böyle zorlu bir hafta geldi dikildi karşımıza...
Şaban Hoca'nın tek şansı yer yer ve zaman zaman yakaladığı sürpriz sonuçlar olsa gerek...
Bu defa da böyle olmasına yönelik duygular yatıyor gönlümüzde...
Bu nedenle yeşil siyahlılara şans çiçeği "Papatyalar" gönderelim istedik, Bizim Bahçe'den...
ESKİ KALECİ CEMİL'İN VEFASI
Sanırım 1970'li yılların sonuna doğruydu, Bursaspor'dan Cemil'in Sakaryaspor'a transferi...
O sıralarda ulusal medyaya da yansımıştı Cemil'in serüveni...
Japon bir kızla evlenmesi, hayli maceralı olmuştu.
Müslüman olup "Elif" adını alan Japon kızıyla evlendiği yıl Sakaryaspor kalesine geçmişti, Cemil Erdoğan...
O zaman kulüp başkanı Doktor Gündüz Serin idi...
Başarılı kaleciye sadece Başkan Serin değil, tüm Sakaryalı sporseverler de sahip çıkmıştı.
İki yıl yeşil siyahlı takımın filesini korudu, başarıyla...
Sonra da kaybolup gitti...
Dün, yıllar sonra unutamadığı eski başkanı Gündüz Serin'i ziyarete gelmiş, Adapazarı'nda doğan oğlu Tarık ve Japon asıllı eşi Elif Erdoğan ile birlikte...
Bundan hayli mutlu olmuş eski başkan Gündüz Serin...
Sakaryaspor'da oynadığı yıllarda sorunsuz, efendi bir filebeyi olarak bilinen Cemil, gırtlağında oluşan sorun nedeniyle zorlukla konuşuyormuş...
Bu vefalı ve de efendi eski sporcumuza, yıllar sonra ortaya koyduğu tablo nedeniyle "Orkideler"; O'na aynı duyarlılıkla yaklaşan unutulmaz başkan Doktor Gündüz Serin'e de "Laleler" gönderelim istedik Bizim Bahçe'den...