BU NASIL GAZETECİLİK ANLAYIŞIDIR...
İl Milli Eğitim Müdürlüğü öğrencilerin eğitim düzeyini yükseltmek adına son derece gayretli, bir o kadar da akılcı bir yol izleyerek, deprem sonrası okullaşma sürecini büyük ölçüde halledip, son yıllarda da eğitimde kaliteyi artırmaya yöneldi...
Son olarak da üç yıllık bir yükseliş planı yapıldığı biliniyor...
Daha ikinci senesinden bunun meyvelerini toplayacağını gösterir sonuçlar ortaya çıkmaya başladı...
2010 yılında LYS'de son 10 ilin içerisinde yer alma talihsizliği yaşarken, geçen hafta www.memurum.biz sitesine göre ne ilk, ne de son 10 il arasında yer almadığı görüldü... Şimdi kaçıncı sırada olduğumuz merak ediliyor... Öğrenmek için süre uzun değil...
Hal böyle iken 2010'un sonuçlarını 2011 yılına aitmişçesine yorumlayıp, fahiş bir hatayla Milli Eğitim camiasına yüklenen gazetecilere rastlanıldı...
İçlerinde ne de çok bastırılmış duygular varmış meğer...
Bir yıl öncenin sonuçlarını bu yılın sırtına bindirip, Milli Eğitim Müdürü'ne yüklenmek ne derece doğru?...
Biri çıkıp bizim gibi "Yahu sen ne yapıyorsun? Niyetin ne?" dese yüzü kızarır mı acaba?...
Bu sadece bir yanıltma değil, taşınması zor bir vebalin altına girmektir, aynı zamanda!...
Böyle önyargılı kişiye gazeteci değil, felaket tellalcısı demek yakışır ancak...
Silahları kuşanmak adına neden bu kadar acele ediliyor?...
Şurası muhakkak ki eski Valimiz Nuri Okutan'la başlayan ve giderek gelişen okul öncesi eğitim, yakın bir gelecekte semeresini gösterip, ilimizi daha üst seviyelere taşıyacaktır... Büyük bir erozyona uğramış il eğitimini rayına oturtmak kolay bir iş olamaz sanırım...
Sonuçlar açıklandığında geçen yıla göre daha başarılı sonuçlar alındığı ortaya çıkacaktır elbette...
Nitekim böyle olduğunu gösterir gelişmeler yaşanırken eğitim dünyamızda, şimdilik yavaş ama sağlam adımlarla yol alan ve her geçen sene daha iyi sonuçlar için çırpınan iyi niyetli, çalışkan eğitimcilerin moralini bozmak hiçbir şey kazandırmaz bu efendilere...
Bilmem bu saptırma ve yanılgı sonrasında özür dilemek gibi bir erdeme yer verirler mi yüreklerinde?...
Onlara Bizim Bahçe'den iri dikenli "kaktüsler" gönderelim istedik, bu nedenle...
RAMAZAN'DA TERÖR
Türkiye şehitlerine ağlıyor bir bütün halinde...
Huzur, barış, sevgi, saygı rahmet ayı Ramazan'da bugüne değin asude bir hayat yaşanırken, geleneği hangi saikle olursa olsun bozan bu mübarek ayı şiddete, teröre, kana, gözyaşına dolayısıyla acılara boğanlara karşı büyütülen kin ve nefret duyguları canavarlaşan kesim için felaket olacağa benziyor...
Barışla, kardeşlikle, dayanışma ve konuşmayla halledilecek sorunları silahla elde etmeye kalkanların kazandığı görülmemişken, hâlâ kanlı ve kahpe pusulara sığınıp kan dökenlerin insanlık adına hesapları zor görünüyor...
Ramazan'da duracağı sanılan terörün aksine daha da hızlanması karşısında yine tezgaha düşüp şiddete şiddetle tepki göstermek belki akan kanı durdurabilir, ancak oluşacak kini, nefreti, düşmanlığı ortadan kaldıramaz...
İstiyoruz ki; Güneydoğu sorunu her şeye rağmen akıl tutulmalarından kaçıp diyalogla ve kalıcı bir şekilde halledilsin...
Şu mübarek Ramazan ayı öncesinde böyle duygular hakimdi insanların ruhuna...
O saf duyguları yıkan kötü niyet sahiplerine zehirli "zakkumlar" gönderelim istedik, ıslah olmaları adına Bizim Bahçe'den...
SİYASİ SİNERJİ TOPLULUĞU...
Gazetemizi ziyarete gelen bir grup öğrenci ile sohbet ediyoruz...
Tesettürlü olan da, başı açık olan da var grupta... Kaynaşmışlar bir güzel...
Siyasetten önce, aralarında da harika bir sinerji oluşturmuşlar...
Onları bu dayanışma adına kutlamak geçti içimizden...
Sonra bir bir anlatmaya başladılar yapmak istediklerini...
Anladım ki onlar sıradışı bir öğrenciliğe talipler...
Sadece sınıf geçmek için değil, ülkenin ve dünyanın gündeminde olup bitenlere takmışlar kafalarını...
Önce İlahiyat Fakültesi'nde düzenledikleri ve bazı akademisyenlerin de katıldığı bir toplantıda "Türkiye Aleviliği" üzerinde durmuşlar...
Daha sonra, Adapazarı Kaymakamı Akın Yılmaz, SAÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M.Ali Yalçın'ı ziyaret edip yapmak istediklerini anlatmışlar...
Siyasi Sinerji Grubu üniversite içi faaliyetler serisine, öğrencilere tefekkür zenginliği kazandıracak etkinlikler için kolları sıvamış bulunuyorlar...
Faaliyetlerinin çok ses getireceğine inanan gruba Zülal Ünlü Başkanlık ederken, Başkan Yardımcılıklarına Necmettin Ocak, Tuğba Karagöz, Genel sekreterliğe Gizem İleri, Melike Tat, üyeliklere ise Esra Koç, Mukaddes Kübra İskender, Cansu Furat getirilmiş bulunuyor...
Çok yönlü ve duyarlı bir talebelik hayatı yaşayan Siyasi Sinerji Topluluğu'na başarılarının devamı adına Bizim Bahçe'den "mimozalar" gitsin istedik...
DOKTORLUK SEVDASI...
İmtihan dönemi bitti...
Üniversitede okuyacak olan öğrenciler belli oldu...
Üzülen, ağlayanların yanında, kazananların mutluluğuna diyecek yok...
Bu doğrultudaki talihliler arasına girdi Zeytinoğlu Ailesi...
Uzun bir hazırlık süresi geçirdi Erkin Zeytinoğlu...
Küçük yaşta "Ben doktor olacağım" diye tutturmuştu...
Sonunda muradına erdi, kolay olmasa da Hacettepe Tıp Fakültesi İngilizce Bölümü'nü kazandı.
Handan-Ali Zeytinoğlu çiftinin mutluluğuna diyecek yok...
Şimdi sıra geldi bu zorlu maratonda ipi göğüslemeye...
Bu azim ve inanç devam ettiği süre başaramayacağı bir şey olmayacağını tahmin ettiğimiz Erkin'e kolaylıklar dileğiyle Bizim Bahçe'den "sarı güller" gönderelim istedik...