Son birkaç yıldır, Başbakan’a karşı başlatılan ve “Recep Tayyip Erdoğan gitsin de isterse ülke batsın” şeklindeki hücumların ardı arkası kesilmiyor ne yazık ki...
Kuşkusuz bunda, ülkenin son yıllarda kabına sığmaz hale gelmesini içine sindiremeyen dış güçlerin önemli rolü var...
Yağmur yağsa ortalığı sel alsa ya da yağmayıp kuraklık olsa, maden ocağında yangın çıkıp yüzlerce işçi ölse, tek sorumlu Başbakan ilan ediliyor...
“Fırsat bu fırsattır” deyip ortalığı kırıp dökenler, yakıp yıkanların hedefi bir ve aynı: “Başbakan gitsin!”
Ama “Dik dur eğilme, bu millet seninle” diyen ve sandıktan her defasında daha da güçlü çıkan bir Başbakan ve ona güvenen bir halkın varlığını unutanlar, her on yılda bir darbelere açık eski Türkiye’yi özlüyor olacaklar ki, ortalığı yalan yanlış bilgilerle kirletmeyi sürdürüyorlar...
Artık bu oyunlara gelmeyen ve tezgahların şifresini çözmede zorlanmayan bir kamuoyu var, Başbakan’a olanca gücüyle destek veren...
Tüm hücumları kısa sürede duvara çarpıp geri dönen azılı bir kesimin iflah olmaz “Başbakan düşmanlığı” daha ne kadar sürecek, kim bilir!
Gerçekleri fütursuzca saptırıp halkı sokağa dökme eylemlerinin arkasında, işte bu büyük bilgi kirliliğinin rolü ve önemi var.
Soma’daki maden ocağında binlerce işçi olduğunu ısrarla iddia edip, insanları galeyana getirmek isteyenler, sonuçlar net bir şekilde açıklanmasına rağmen, hala ve ısrarla afaki rakamlarla halkı kandıracaklarını sanıyor...
Yazılı ve görsel medya ikiye ayrıldı...
Biri gerçekleri, diğeri de olmasını istediği şekilde değerlendirirken “Maden ocağı faciasıyla” yine çok kötü bir sınav verdi...
Biri halkı bilgilendirmede doğru olanı yaparken, bir diğeri aksine tavırla zihinleri bulandırarak medyanın güvenilirliğine kurşun sıkıyordu adeta...
Bu kirli bilgi ortamında halkın çoğu sağduyusu, feraseti ve fazileti ile doğru olana itibar ederek, acıyı yüreğinde hissedip şehit madencilerin geride kalan aile efradına sahip çıkmada hükümetle birlikte kendine yakışanı yapıyor; her türlü yardım ve destekleriyle...
Bu doğrultuda iyi niyetle, yürekleri yangın yerine dönmüş ailelerin yanında olan ve onların acılarını maddi manevi paylaşıp azaltan halkımıza, Bizim Bahçe’den gidecek çiçeğin cinsi, elbette “Orkide” olacaktır; Onlara selam olsun...
ŞAMİL BİLGİN’İN PROJESİ
Yaz mevsimi, yağmurların ardından olanca sıcaklığıyla merhaba demeye başladı...
Sakaryalılar açısından, denize en yakın beldeler arasındaki Cebeci’nin yeri ve önemi bir başkadır...
Sokakları, yolları, gezi yerleri, denizi ve kumu ile Cebeci, bu sene en fazla ilgi çekecek sahil beldeleri arasında başı çekeceğe benziyor...
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun el atıp “Mavi bayrak” taktığı Cebeci, baştan sona yenilenen enfes bir tatil köye haline geldi.
Şamil Bilgin plaj futbolunda önemli bir yere sahiptir...
Kocaeli Belediye Başkanı’na, köyü dünyaya açacak enfes bir proje sunmuş...
Bin 500 kişilik tribünleri ile plaj futbolu müsabakalarının ulusal ve uluslar arası düzeyde gerçekleşeceği bir kum futbol sahası Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından değerlendirmeye alınmış.
Önerinin sahibi, şu sıralarda başlama hazırlığı içerisinde olan Olgunlar Futbol Turnuvası için gecesini gündüzüne katan, bir meşin top sevdalısı olan Şamil Bilgin...
Yetkililer sahanın yerinde inceleme yapıp tesisi bir an önce devreye sokma girişimlerini başlatmış.
Cebeci’ye hareket ve bereket katacak bu enfes projenin ateşleyicisi Şamil Bilgin konuşuluyor şimdi Cebeci’de...
Bu nedenle gidiyor Bizim Bahçe’nin “Laleleri” Şamil Bilgin’e...
