Gürgörzade Cevdet Efendi, dün köşesinde ilimizde ikinci üniversitenin kurulamayışını, Sakarya’nın Ankara’da yeterli lobisinin olmayışına bağlamış önce, sonra da kalkıp AK Parti Sakarya teşkilatını sorumlu tutmuş, Ankara’da gerekli siyasi lobi oluşturamadığı iddiasıyla…

İlk tespitine katılırım gönülden…

Ama ikincisine katılmam, söz konusu değil…

Şunu sormalıyım evvela; Ankara’da Sakarya’yı temsil edecek, etkili-yetkili grubumuz var mı!

Var elbet!

“Yok” denilirse şaşarım!

Zira böyle güçlü bir oluşum için daha ne kadar Sakaryalı başkan, lider, bürokrat, sanayici ve milletvekili olmalı ki, Başkent’te bir lobi oluşturulabilsin!

Zaman zaman bu konuda şanslı iller arasında yer alışımızı dile getirerek, lobi adına siyaset üstü bir oluşumu harekete geçirmenin önemine değinirim…

Sakarya lobisi bugüne değin harekete geçirilememişse, suçu kendimizde aramamız gerekir…

Bunun eksikliğini hissediyoruz her zaman ve zeminde…

Prof. Dr. Harun Taşkın çırpınıp duruyor, “Sakarya artık tek üniversiteye sığmıyor, ikinci üniversite kurulması kaçınılmaz oldu” diye…

AK Parti İl Başkanı Fevzi Kılıç başta olmak üzere, milletvekilleri, ikinci üniversite için kolları sıvamış durumda…

Ama ülkede pek çok il ikinci, hatta üçüncü üniversiteye kavuşmuşken; bizdeki ihtiyaç gözle görülür ve dahi elle tutulur hale gelmişken, ilimiz hâlâ nal topluyorsa, hatayı nerede aramalıyız…

Onun içindir figanımız…

Sakarya orijinli sivil toplum örgüt liderleri, devletlüler, bürokratlar, sendika başkanları, siyasetçiler, teknokratlar, ünlü sporcular ve sanayicilerle siyaset üstü güçlü bir lobi oluşturulsa ve kalksa ayağa Sakarya, ilde ikinci üniversite kurulması sakız çiğnemekten daha da kolay hale gelir…

Sakarya işte böyle bir potansiyele sahiptir.

Ama kim harekete geçirecek!

Bunu getirip tek bir partinin sırtına yüklemek olmaz…

Toplumsal bir refleks ve dayanışma gerektirir…

O nedenle konu üzerinde durmak ve oluşması adına gayret göstermek yaşadığımız ile vefa borcumuzdur…

Sen-ben kavgasını ya da ayrışmasını atıp bir kenara, böyle bir oluşum için sıvanmalıdır kollar…

O zaman ilin ihtiyacı olan her konu üzerine ses getirecek tarzda gidilir ve netice elde edilir, hem de tez elden…