Yarın akşam Allah’ın insanlığa son mesajının indirilmeye başlandığı kutlu bir gece olan Kadir gecesi. Ramazanın hangi gecesinde olduğu kesin olarak bilinmemekle beraber 27. gecesi olduğuna inanılıyor. Kadir suresinde “Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır” der. 1000 ay yaklaşık 83 yıl bir insan ömrü aşağı yukarı. Lakin Kadir gecesi öyle bir gece ki, 80yıl yapılan ibadetten daha değerli. Beraat gecesi ile başlayıp Kadir gecesi ile nihayete eren gelecek bir seneye kadar cereyan edecek her türlü hadisenin, Allah’ın ezeli kaza ve takdiri ile bu gece Meleklere bildirildiği kulları için bir devrim ve değişim gecesi.
Televizyonda Senayi Demirci’den dinlediğim ve hoşuma giden şiir tadındaki bu yakarışı kısaltarak sizlerle paylaşıyorum bu gecenin sevabına. Bizlere bir ikram olarak sunulan bu kutsal Kadir gecesinde dualarımızda insanlığın huzuru, sevgi ve kardeşliğin sağlanması ve devamı için bizlere daha fazla güç vermesi için, bağışlanmak için hep birlikte yakaralım. Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla, hepinize hayırlı kandiller diliyorum.

Huzuruna geldik ey Rabbimiz, affımız için kapındayız, bağışlanma diliyoruz senden, bizi aklayacak bir seni biliyoruz, gidecek başka kapı bilmiyoruz. Geç kalmışların hepsinin utancıyla Ey Rabbimiz af istemeye yüzü kalmamışların mahcubiyetiyle. Hata içinde boğulmuş, suça karışmışların ahlarıyla, gözyaşlarıyla dergâhının eşiğindeyiz.
Ey Rabbimiz, biliyoruz yüzümüz yok huzuruna gelmeye ama sen değil misin hiç yüzümüz yokken her birimizi biricik bu yüzün sahibi eyleyen. Açtığımız avuçlarımız sevaptan yana boş. Ama sen değil misin ey Rabbimiz elimiz yokken bizim hiç olmayan elimizden tutan, ele avuca gelir bir şey değilken bizler, bu eşsiz varlık sevincini avuçlarımıza koyan biricik sahibimiz sen değil misin?
Ellerinden tutamadığımız sevdiklerimizin ellerini bizden çok önce tutan yaradanımız. Acıyamadığımız, saçlarını okşayamadığımız yavrularımızın, sevdiklerimizin, özlediklerimizin hep yanında duran, onlara bizden daha çok merhamet eden Rahman ve Rahim olan Allahımız. Geç kaldığımız sevinçlerin sofrasında kalbimizi sen yetiştirdin Rahmansın sen, sabahların hepsini penceremize getiren sensin ey Rahim. Özlediğimiz aynaları yüzümüze tutan mahbubumuz sensin, yitirildiğimiz kuyu diplerinde tek tek her birimize seslenen sahibimiz sensin. Ebediyen yitirilmiş unutulmuşluklarda hatırımızı bilen mevlamızsın. Huzuruna gelmeye geç kaldık geç kalmışlıkların hepsinin utancı geziniyor şimdi hecelerimizde. Ey yüzlerimize bahar müjdeleyen merhamet sağanağımız, küstürdüğümüz kalpleri rahmeti ile kucaklayan şefkatli Rabbimiz. Ahlarımızın ateşinden, gözyaşlarımızın deminden bize yağmurlar indiren Rahmanımız bu gece kapına geldik eşiğinde boynu bükük yüzü utançtan al al olmuş mücrimleriz. İşte avuçlarımız rahmet yağmuruna tuttuk, işte yüzümüz kara, sözümüz yetersiz, kalbimiz mahzun sen ne edersen ona razıyız kendimizi israf etsek de isyana bulansak da gafletle uyusak da bize yine “kullarım benim” diyen Rahman Rahim. Sen dedin diye ümit kesmedik rahmetinden sen ki günahımıza rağmen ümit kesmedin bizden “işte kullarım” dedin biz nasıl rahmetine rağmen ümit keseriz senden bizler hepimiz buradayız sen bilirsin. Bizi bu gecenin koynunda rahmet pınarında buluşturan rabbimiz affına layık oluşumuzun tek sebebi günahımızın çokluğu, pişmanız, mahcubuz, utanıyoruz aklarsan bir tek sen aklarsın bizi öyle biliyoruz. Bizi bugünün eşiğinde huzuruna kabul eden rabbimiz senden beraatımızı istiyoruz. Bizi temizleyeceğini umuyoruz. Bağışını hak ediyorsak işte gözyaşlarımız, işte ahlarımız, işte avuçlarımızda çırpınan yüreklerimiz, işte dilimize dolanan pişmanlık ateşlerimiz ümitsiz değiliz asla. Senin kapından kimsenin eli boş dönmediğini biliriz. Ey Rabbimiz bin kez daha tövbesini bozmuşlar adına senden merhamet, senden af, senden mağfiret diliyoruz. Senin bize öğrettiğin duaların hepsiyle sana yöneliriz. Ey Rabbimiz eğer bağışlarsan bizi sen sana yakışanı yapar biz bize yaraşanda kalırız. Yeniden mahcup oluruz huzurunda bir kızıl gonca güzelliği daha yerleşir yüzümüze, eğilir boynumuz, yüzümüz yerde kalır.
Ey Rabbimiz akla bizi, bağışla bizi. Bağışla biz mücrimleri, beraat ver bize en sevdiğin hatırına, bizi en çok seven bizim en çok sevdiğimiz Muhammed Mustafa (AS) hatırına bağışla bizi rabbimiz öyle bağışla ki hesap günü sorulacak bir şey kalmasın bize. Bağışla bizi Rabbimiz öyle bağışla ki bağışlandığını bile bilmeyen, hesap sorulmayan, sevdiğin, hep sürprizlere boğduğun kullarından eyle bizi. Bağışla bizi Rabbimiz bağışla. Âmin.