SASKİ, Sapanca Gölü’nden usulsüz su çektiği (çaldığı) iddiasıyla TÜPRAŞ yöneticileri hakkında ceza davası açtı. Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen ve suç mahallinin Kocaeli olması nedeniyle Kocaeli’Nde görülecek davanın ilk duruşması yapıldı. TÜPRAŞ Genel Müdürü Yavuz Erkut ve İzmit Rafineri Müdürü Mustafa Mesut İlter hakkında, yöneticisi oldukları firmalarına usulsüz su çektikleri -yani çaldıkları- hapis cezası isteniyor.
**
İş nereden nereye geldi. Biz, ‘Sapanca Gölü bitiyor, kurtarın, kurtarılması için adımlar atalım’ diyerek gölün üzerindeki tüm tehditlerin kaldırılması yönünde çağrı yaparken, çözüm buymuş demek ki! TÜPAŞ’ın iki ismi hapis cezası alınca göl kurtulacak! Cambaza bak der gibi…
**
Bu tarafa dönersek, SASKİ Genel Müdürü Rüstem Keleş, gün geçmiyor ki, Sapanca Gölü ile ilgili açıklama yapmasın. Her açıklamasında da, ‘tehlikeden’ söz ediyor. Önceki gün yine bir açıklama yaparak, Sapanca Gölü’nün tarihinin en büyük düşüşünü yaşadığını söyledi.
**
Ancak Keleş’in, ‘Bu yıl kurak bir mevsim geçirdik. Sapanca Gölü de bu kuraklıktan ciddi olarak etkilendi’ sözünü az buçuk araştırayım dedim. Hani Keleş sürekli, ‘kuraklık’ diyor ya bu yüzden. 2014’ün nisan, mayıs ve haziran aylarında bu şehre, 2011’in, 2012’nin ve 2013’ün aynı aylarından daha fazla yağmur düşmüş! Enteresan değil mi? Keleş hala ‘kuraklık’ diyor ama rakamlar da ortada…
**
Gölün bu hale gelmesine üzülürken, daha doğrusu bu hale gelirken önlemler alınmamasına üzülürken, küçük bir sevindirici haberi yine Keleş’ten alıyoruz. Keleş’in ifadelerine göre, Sapanca Gölü’nde şu anda kirlenme söz konusu değilmiş. Kirlenme olmadığı için su kalitesi açısından ciddi bir risk gözükmüyormuş. En azından bu sevindirici…
**
Genel Müdür Keleş açıklamasının ikinci bölümünde şunları söylüyor, ‘Bu tür su kaynakları, özellikle doğal depolama alanına sahip olan Sapanca Gölü gibi su kaynakları işletme kodu ya da su bütçesi dediğimiz kriterler dikkate alınarak yönetilmelidir. Sapanca Gölü'nün su bütçesi bu anlamda zorlanma yaşıyor. İçme suyu öncelikli olarak kullanılırsa bu zorlanma, nispeten yönetilebilir ama hem içme suyu hem kontrolsüz endüstriyel kullanım yüklenirse Sapanca Gölü'ne, uzmanların ifadelerine ve bizim tespitlerimize göre Sapanca Gölü gerçekten telafisi imkansız sıkıntılarla karşı karşıya kalır’
**
Genel Müdür Keleş açıklamasının ortasında, ‘endüstriyel kullanım’ derken ‘TÜPRAŞ’ diyor Türkçe olarak. ‘TÜPRAŞ’ diyor da, ne kendisi, ne de bu konuda açıklama yapanların hiç biri nedense ‘su fabrikaları’ diyemiyor. Gölün muvazenesini kaybetmesinde, kaybediyor olmasında su fabrikalarının hiç mi katkısı yok acaba?..
**
Bir de, geçtiğimiz hafta bir internet sitesinde Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun Sapanca Gölü ile ilgili hayli iddialı bir açıklamasını okumuştum. İşte Bakan Eroğlu’nun  o açıklaması, ‘..2 milyondan fazla insanı ilgilendiren Sapanca Gölü’nü yakından takip ettiğimin bilinmesini isterim. Gölde, son zamanlarda koparılan gürültüye eş değer bir tehlike söz konusu değil. Sapanca Gölü kontrolümüz altında. Hiç kimse tedirgin olmasın..’
**
Luiz Felipe Scolari.. Brezilye Futbol Milli Takımı Teknik Direktörü. Önceki gün yarı finalde tarihi bir skorla 7-1 mağlup oldukları Almanya karşılaşmasından 6 saat önce Brezilya’nın B-Sport kanalına açıklamalar yapıyor. Scolari şöyle konuşuyor, ‘..Milyonlarca Brezilya vatandaşını ilgilendiren bu maç nedeniyle Almanya’yı yakından takip ettiğimin bilinmesini isterim. Takımda, son zamanlarda yapılan eleştiriler kadar bir tehlike yok, eleştiriler yersiz. Takım kontrolüm altında. Hiçbir taraftar endişelenmesin..’ Sonuç: Brezilya: 1 Almanya: 7… İnşallah gölün sonu da Brezilya futbol takımı gibi olmaz!..

MÜSTEŞAR ÖZTÜRK
TÜPRAŞ’I İŞARET ETTİ
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, önceki gün Sapanca Gölü ile ilgili bir tweet attı, hiç kimse alınganlık göstermedi, şaşırdım! Müsteşar Prof. Öztürk Twitter'dan aynen şöyle yazdı; “Gölün çekilmesinin ana nedeni ‘Bir Sanayi' kuruluşudur”
**
Devletin en tepe noktalarından biri bu makam. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarlığı. Demek ki, Meclis araştırmasına, Meclis kovuşturmasına o kadar da ihtiyaç olmadığını ortaya koyuyor bu tweet. Neden? Çünkü ilgili bakanlığın müsteşarı bu gerçeği açık olarak söylüyor. İktidar milletvekilleri, ‘Gölde sorun yok, takip ediliyor’ dese de, müsteşar kara deliği, göle tehdit eden en büyük unsuru net şekilde açıklıyor.  
**
Çünkü, Müsteşar Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Sapanca Gölü’ndeki çekilmenin ‘ana nedeni’ olarak ‘bir sanayi’ kuruluşu derken, terlik numarasına kadar vermişte adını söylememiş. Adını da ben söyleyeyim; TÜPRAŞ…
**
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk durdu durdu da, neden bu kadar zaman sonra, göldeki çekilmenin ‘ana nedeni’ olarak bugün TÜPRAŞ’ı işaret etti. Bugüne kadar susan, bugün konuşmaya -yazmaya- karar veren müsteşarı bu itirafa zorlayan bence bu şehrin yerel basınıdır. Aklı başında eleştirilerle gölle ilgili gerçekleri yazmaktan, çizmekten bıkmayan yerel basını…