Kent Meydanı ile alakalı kalemler çekilmiş, sözler verilmiş, kararlar alınmış…
Bizimkisi boş söz mü olur bilemem ama ben de şu “demokrasi” lafına kafayı takanlardanım…
“Sizi özgürleştirmek için geldik”, “Yaşamınızı çağdaşlaştıracağız”, “Yeni dünya düzeni kuracağız” gibi laflar ne demekse yada nereden çıktı ise bu demokrasi lafı da oradan çıkmıştır…
Demokrasi kavramının adamına göre şekillendiğine inananlardanım…
O yüzden aradım, taradım, ne anlatır, ne söyler bu ecnebi icadı diye internetten baktım…
Eski Yunancada “halk idaresi” anlamına gelen “demokratia” sözünden gelmiş ve siyasal denetimin doğrudan doğruya halkın ya da düzenli aralıklarla halkın özgürce seçtiği temsilcilerin elinde bulunduğu, toplumsal ve ekonomik durumu ne olursa olsun tüm yurttaşların eşit sayıldığı yönetim biçimi…
Yalan!
Külliyen yalan!
Dünyada halkın seçtiği mi, halka seçtirilen mi koltukları işgal ediyor,herkesin malumu…
Ama şükür ki bu oyunu ilk bozan bizim ülkemiz oldu…
Dünyada demokrasinin sadece adı var…
Demokrasi, uygulanışı güçlü olanın menfaatine kalmış bir oyalama lafı…
İşin Türkçesi ise “milli irade” paşam, milli…
Bana bu demokrasi sözünü uyduranların dünyada nasıl bir demokrasi anlayışı ile hüküm sürdüğünden haberiniz olmadığını söylemeyin…
Eğer öyle ise orada boş yere oturmayın…
Cumhurbaşkanı’nın kendini parçaladığı, kefenini giydiği, davasını güttüğü şey var ya; işte o milli olmak, yerli olmaktır…
O zaman elin Yunancasıyla arandaki muhabbet ne ola ki demokrasi adını koymaya çalışır da gözümüze sokarsınız?
15 Temmuz halkın eşit sayıldığı gün değil ki…
Halkın katledileceği, dini, imanı, örfü, âdeti, peygamberi, yaratıcısı, soyu, sopunun işgal edilmeye çalışıldığı bir gün…
Ve milletin gücü ile tehlikenin bertaraf edildiği bir olay… Milletin olayın taaaa içinde olduğu, vatanını, dinini koruduğu, demokrasi benzeri kelimeleri üretenlere karşı “Biz milletçe buradayız” dediği bir olay sonrası elin gâvurunun ne için uydurduğu belli olmayan bu kelimesindeki ısrarınız nedir?
O meydanlarda millete bir şey dağıtmıyorlardı ki…
Demokrasi, özgürlük, laiklik, yeni düzen diye kendi güçlerini topla tüfekle, kanla savaşla kabul ettirmek isteyenlere milletçe “Buradan size ekmek çıkmaz” denmedi mi?
Ayrıca biz o meydanlarda demokrasi nöbeti tutmadık: Vatan, İslam, iman nöbeti tuttuk…
Demokrasi diyerek işgale zemin hazırlayan vatan hainlerine mesaj olsun diye tuttuk o nöbetleri…
Meydanlar milletin ise oraya milletin adı yakışır…
Varsın sözlerden dönülmüş olsun, kimse döneklik demez buna…
Hakkımızı teslim edin ki daha sonra milli irade ile almak zorunda kalmayalım…
Artık devran değişti; öyle koltuklardan, mikrofonlardan ayar çekme döneminde değiliz, işler hızlı gelişiyor…
Etrafımız savaş, adım adım içindeyiz…
Maddisi manevisi ile topun tüfeğin yetmediği, milletin desteği, gücü ve duası gereken bir savaşın içindeyiz…
O yüzden yollarda, sokaklarda, duvarlarda milletin adını nasıl koydunuz, yazdınız, gösterdiniz ise şimdi bu ruhu milletin gözünün önünden ayırmayın…
Bu milleti yıllarca özgürlük, demokrasi, laiklik, çağdaşlık, yeni düzen diye uyuttuklarını bilmiyormuş gibi milli irade şuurumuzun elin gâvurunun kelimeleri ile zarar görmesine izin vermeyin!
