CHP’nin ildeki ağır toplarından biri de Ümit Usal’dır…

Nasıl ki partide bir sıkıntı belirse, bir zamanlar Ünal Ozan, Cemal Sakarya gibi sosyal demokrasiye gönül vermiş gönül erleri, günümüzde ise nesli tükenmek üzere olsa da Selçuk Gedikli, Vacit Öktem, Cumhur Ateş, Ümit Usal ve onlarla birlikte hareket eden birkaç köklü CHP’li sorunun çözümü için taşın altına ellerini, yetmezse gövdelerini koyar, hiçbir şey düşünmeksizin sorunun çözümüne katkıda bulunurlardı…

Yine öyle sancılı dönemler geçiriyor CHP

Ümit Usal ortaya çıkıp ümit pompalamış…

Diyor ki, “CHP İl Yönetimi bir kişi ile de olsa ayakta duruyor.”

Ona, Milletvekili Engin Özkoç “CHP Sakarya örgütleri her zamankinden daha güçlü” diyerek destek çıkarken, şu soru geliyor akla…

İstifalarla içi boşaltılan bir örgüt, nasıl olur da ayakta durabilir ki?

İşte bu çıkışları olmasa ve sarılmasa birkaç etkili kişi soruna, yılların köklü partisinin hali harap!

Bugün için genç, dinamik, cesur bir il başkanı olarak, ilde partiyi kurtarma adına çarpıcı çıkışlar sergileyen Oğuz Can Curoğlu, teşkilatları ayakta tutmak için çırpınıp duruyor...

CHP bu genç partiliye sahip çıkmalı, kendini yenilemeli, bu konuda sanırım partinin ağır toplarına ve akil adamlarına önemli görevler düşüyor...

Aksi halde direnmenin bir faydası olmayacağı gibi, klasik sancılar içinde bırakın iktidarı, belki de ana muhalefet partisi olma özelliğini de yitirir…

CHP’yi bu gözlerle izliyor Sakaryalılar

O nedenle, “Bu ülkenin CHP’ye ihtiyacı var” görüşünü savunanlar adına, Bizim Bahçe’den “Karanfiller” gitsin istedik örgüte ve ileri gelenlerine…

MUHİTTİN AŞIK VE HATIRALAR

12 Eylül mağdurları arasına girmiş, Hendek Karayolları personelinden Muhittin Aşık

Karasu doğumlu…

CHP’nin bir zamanlar önde gittiği bu ilçede, altı oka gönül verenlerden biri olarak atılmış siyasete…

Partinin Karasu’daki kurucuları arasına girmiş…

Bir zamanlar, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ile tanışmış, birlikte yemek yiyip sohbet etmişler…

Aradan zaman geçmiş bir sözünden ya da eyleminden dolayı, 12 Eylül döneminde takılmış bileklerine kelepçe, doğru hapse…

Hayatını değiştirmiş bu olay…

Hani derler ya bazı şerler vardır, bilemezsiniz, sonu sizin için hayra açılır…

Aşık Muhittin için de öyle bir kader gelip çökmüş yüreğine…

Kimlerle tanışmamış ki içerde…

Şanı, şöhreti ülke boyutunu aşmış siyasetçi, işadamları ve ünlü mafya adamları ile birlikte aynı kaderi paylaşmış…

Önce gözleri kapalı imiş…

Açılınca görmüşler birbirlerini...

Biri Ahmet İsvan, biri de ünlü Abdullah Lokantası’nın sahibi imiş…

Diğerlerinin isimlerini saymaya kalksak, şaşarsınız…

Abdullah Efendi ile bilekleri birbirine bağlı imiş…

12 Eylül hapishanesinden kurtuluşu ise, başlı başına bir olay…

Yazılsa roman olur…

Karayolları Genel Müdürlüğü Hendek Şubesi’nde çalışıyor memur olarak yıllardır Muhittin Aşık

Şimdi hatıralarıyla baş başa, yaşayıp gidiyor…

Halâ aynı görüşte ısrar ediyor, siyaset ve parti aşkı kanına işlemiş adeta…

Anlattıkları, yaşadıklarının minik bir kesiti…

Büyük bölümü için ise diyor ki, “Anlatmak ve dinlemek için saatler, günler, haftalar lazım…”

Böylesine renkli bir memur Muhittin Aşık

Soyadı gibi aşık ruhlu bir izlenim bıraktı üzerimizde…

Ona, yaşamında kolaylıklar dileğiyle Bizim Bahçe’den bir demet “Lale” gönderelim istedik…