Engelli vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştıracağına, bu yönde politikalar üreteceğine, tam tersini mi yapıyoruz ne?
**
Son zamanlara kadar birçok aile, engelli ferdini dışarıya çıkarmazdı. Bu anlayış son birkaç yılda değişse de halen birçok aile engelli ferdini dışarı çıkarmıyor. Ya da çok az çıkarıyor. Çıkarmak istiyor belki de ama çıkaramıyor.
**
Diyelim ki,  ilçenin birinde atıyorum, Geyve’nin bir köyünde (Ben bu mahalle işine hala pek alışamadım!) bir ailenin engelli ferdi var. O engelli insanın da senin benim gibi bu şehirde gezme ihtiyacı var. En az senin benim kadar. Şimdi, Geyve’nin bilmem ne köyündeki bu engelli insanı bu şehrin merkezine nasıl getireceksiniz?
**
Ailesinin aracı varsa ne ala. Yoksa? İlçelerden Adapazarı’na, Adapazarı’ndan ilçelere yolcu taşıyan hangi belediye veya halk otobüsünün engelli rampası var? Hiç birinin. Hem, ‘Engelli fertlerinizi eve mahkum etmeyin’ diyeceğiz. Hem de, onlara bu seyahatleri yapabilmesi için gereken alt yapıyı hazırlamayacağız. Perhiz-turşu misali...
**
2005 yılında Avrupa Birliği normları çerçevesinde, ‘Engelliler Hakkında Kanun’ çıkartıldı. Bu kanunla 8 yıl içinde minibüs ve özel halk otobüsleri de dahil olmak üzere toplu taşıma araçlarının tamamı engellilerin binebileceği şekilde dizayn edileceği varsayıldı.
**
Kanuna göre 2005 artı 8 eşittir 2013 yılına kadar, minibüs dolmuş, özel halk otobüsleri ve belediye otobüslerinin engellilere uygun hale getirilecekti. Kanunun çıkmasının üzerinden 8 yıl geçip, 2013’e gelindiğinde, kanunu çıkaranlar baktılar ki, bu konuda hiçbir hazırlık yok. Devletin bilinen o ‘erteleme’ kaçışı burada da devreye sokuldu ve minibüs dolmuş, özel halk otobüsleri ve belediye otobüslerinin engellilere uygun hale getirilmesi için iki yıl erteleme kararı alındı. 
**
Bugün engelli vatandaşlarımızın günlük hayatta karşılaştıkları en önemli sorunun, toplu taşıma araçlarıyla seyahat olduğunu biliyoruz. Bu konuda 2005’te çıkarılan kanun 2013’te iki yıl için ıskalandı ve minibüsler, belediye ve özel halk otobüslerin engelliler için erişilebilir hale getirilmesi için 2015 adres gösterildi.
**
Alınan karara göre, bu süreç içinde yani 2015’e kadar illerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı ile özürlüler ile ilgili konfederasyonların temsilcilerinden oluşan komisyonlar kurulacak.
**
Yine bu karara göre, söz konusu komisyonlar taşıma araçlarının engellilere uygun hale getirilmesiyle ilgili izleme ve denetim görevini üstlenecek. Araçlara yerleştirilecek engelli rampalarının montajını Sanayi Bakanlığı’ndan yetki almış firmalar yapacak. Aracını engellilere uygun hale getirmeyenlere her bir tespit için bin liradan 5 bin liraya kadar idari para cezası uygulanacak.
**
Engelliler için adeta kurtuluş olan ancak, ilk 8 yıldan sonra 2 yıl daha ötelenen bu kanunun icapları acaba 2015’te uygulamaya konacak mı? Yoksa ikinci kez iki veya üç yıl daha ötelenecek mi? Bunu bilmiyoruz. Bilmiyoruz ama bu şehirde henüz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı ile özürlüler ile ilgili konfederasyonların temsilcilerinden oluşan komisyonun kurulduğu veya kurulacağı haberlerini alamadığımız için ikinci bir ötelemenin de sesini duyar gibi oluyoruz.
**
Birkaç gün önce, Büyükşehir Belediyesi’nin otobüslerini engelli ve yaşlı gözüyle inceleyip eleştirmiştim. Bir arkadaşım arayarak, ‘Engelli olduğunu bilmiyordum’ diye kinayeli kısa bir cümle kurdu. Aslında o arkadaşımın bilmediği bir şey var. O da, her engelsiz insanın bir engelli adayı olduğudur. Bu vesileyle; ben de kendimi her zaman bir engelli adayı olarak gördüğüm için, bugünden sonra engelli vatandaşlarımızın sorunlarıyla ilgili daha çok kalem oynatacağımın bilinmesini istiyorum.
29 Mayıs 2014

ENGELLİ OTOPARKLARI NE OLDU?
Şehir merkezinde şu köşede veya bu köşede daha önce engelliler için ayrılmış tek otoluk otoparklar mevcuttu. Otopark haline getirilen caddelerin kenarında ‘Engelli aracı’ yazan tabelanın bulunduğu tek otoluk alana plakasında engelli olduğu belirtilen engelli araçları park ederdi. Son zamanlarda bu engelliler için ayrılan tek araçlık otoparklar kayboldu!
**
Kayboldu derken, bu tabelalar kaldırıp atıldı. Kim veya kimler tarafından kaldırılıp atıldığını bilmiyorum ama daha önce şehir merkezinde on-on beş civarında olan ‘Engelli aracı’ tabelası ve de tek araçlık engelli otoparkları artık kalmadı gibi.
**
Bu tabelaları kimine göre belediye, kimine göreyse caddelerin otopark işini alan firmanın kaldırdığı konuşuluyor. Bir başka haber de, kalan bir-iki engelli aracı otoparklarında da artık, engelli araçlarının istedikleri süre kadar değil, sadece iki saat park yapabilecekleri yönünde. İki saat dolduktan sonra saat çalışmaya başlayacak. Yani engelli, o otoparktaki aracı için ücret ödeyecek.
**
Ana yazıda sorduğum soruyu tekrarlamak istiyorum. ‘Engelli vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştıracağına, bu yönde politikalar üreteceğine, tam tersini mi yapıyoruz ne?’ Şimdi bütün yazdıklarımı üst üste koyup topladığımızda, engelsiz bir şehirden çok, engellilere engel çıkaran bir şehir gibi görünüyoruz gibi geliyor bana. Sizce?..