Her şeyi her şeyi benzetiyoruz mutluluğa, yaşamanın nedeni olduğuna. Ama hep hüsran hep hüsran… Her şey bizi kamyon çarpmışa benzetiyor sonra…

Hani adaletsizlikten şikâyet ediyoruz hatta isyan ediyoruz belki de adalet bizim için böyle tecelli etmesi normaldir kim bilir. Bu itirazı dünya hâkimlerine veremiyorken iki cihan Hâkim’ine nasıl verebiliyoruz?

Evet, her şeyi benzetiyoruz bize. Önce yanımıza çekiyor sonra karıştırıyoruz içimize içimize… Sevsek veya sevmesek de biz yapıyoruz hep. Bize aşinayız değiştiremiyoruz çünkü…

Çocukluğumuzda ah o rafta duran oyuncaklar! Niye kandırdınız bizi? Eve gelince niye öyle görünmediniz gözlerimize. Hadi siz öyleydiniz peki hayatıma her girene niye öğrettiniz bunu?

Ezberlediğim hikâyelerin, şiirlerin, duaların ya anlamlarını öğrenememişsem diye korkuyorum. Sadece harfler yer ettiyse zihnimde duran bir trenin vagonları gibi…

Korkularım nedensiz değil. İnsanların davranışlarını da ezberlediğim zamanlar oldu. Gülmelerini, kızmalarını, bilirdim. Önemsizmiş ama bunlar. Otomobil almadan benzin almak kadar anlamsızmış. Her mimiğin anlamlarını çözmek gerekirmiş…

Kendimi bazen vezir olmama bir kare kalmışken tahtanın ücra köşesindeki filin öldürdüğü piyon gibi hissediyorum. Düzlükteki kaleleri geçip yampiri giden atlardan kurtulup çapraz ateşte kör kurşunla vurulmak misali…

Adalet için ne güzel bir cümle; “kendini en güzel mağdur göstereni değil gerçekten mağdur olanı görebildiğinizde adil olacaksınız.” (anonim)

Eğer kurban kesmenin anlamını gerçek manada idrak edememişseniz size bir tavsiyem olacak kurbanlığa sahip olmadan ihtiyatlı bir yaşam “koçu” edinin… Umarım o size anlatır…

“Hani…” Deyip susarsam kızmayın bana… O kelimeyi bile israf etmişimdir. Bunu anlayıp pişman olmaktandır suskunluğum. Çünkü siz hatırlamazsınız ki sonrasını hiç hatırlamadınız ki!

Bazen boş dualar ediyoruz. Tabi ki Allah’ın (c.c.) kudreti her şeye yeter ama her muradı olan hiç üzülmeyen bir kul var mı şu hayatta. İnsanın kafasının rahat olduğu görülmüş müdür hiç?

Size Edip Cansever’in “Ne Gelir Elimizden İnsan Olmaktan Başka” adlı şiirinden bende iz bırakan üç bölümüyle veda etmek istiyorum. Allah’a (c.c.) emanet olun…

Ne çıkar siz bizi anlamasanız da

Evet, siz bizi anlamasanız da ne çıkar

Eh, yani ne çıkar siz bizi anlamasanız da.

/

Bir oyun başka olamaz oyundan gibi

Bir söz başka olamaz sözden gibi

Bir şey başka olamaz şeyden gibi

Tam öyle gibi, varıyor gibi bir mutluluğa

Ne gelir elimizden insan olmaktan başka

Ne gelir elimizden insan olmaktan başka

/

Hiçbirşey! Kimse bir güngözlerimi sevmeyecek, biliyorum

kimse bir gün kimseyi sevmeyecek korkuyorum

e-mail: [email protected]