“Yarattıkları etkiyle bir bölüm fotoğraf, toplumun uyuyan vicdanını harekete geçirmeyi ve olaylara tepki duymanın erdemini yaşamayı sağlar” Çerkes Karadağ – Sözde Fotoğraf-
Somali ve Afrika Boynuzu’ndaki ülkelerde milyonlarca kişinin hayatını tehdit eden kıtlığın aylar önceden bilinmesine rağmen uluslararası toplumlar tarafından önlem alınmaması açlığın fotoğrafları gündeme geldikçe vahameti ortaya çıkardı. Sayfalarca tutulan raporlar, yapılan analizler fotoğraflar kadar etkili olamamıştır.
Günümüzde fotoğraf basında yaygın olarak kullanıldığı için görüntü hızla ve anında herkese ulaşabiliyor. İnsan krizlerini anlatan fotoğraflarda maddi kaygılar ve ödül kazanma gibi bir amaç peşinde olmak mümkün değildir. Fotoğraf çeken yaşanan insanlık dramıyla ilgili duygu ve düşüncelerini fotoğrafa katarak olaylara nesnel ve gerçekçi açıdan bakışı sağlar. Fotoğrafçı olayı geniş kitlelere ileterek insanları somut gerçeklerle karşılaştırır.
Sosyolog Lewis W.Hine’ın günde oniki saat çalışan, hayatlarını fabrikalarda, tarlalarda geçiren çocuk işçiler çalışması, Vietnam savaşında Huynh Cong Ut’un çektiği Phan Thi Kim Phuc’un bir napalm saldırısında ağır yanıklar alan 9 yaşındaki kız çocuğunun bir yoldan koşarak kaçış fotoğrafı, Iraklı esirlere ABD askerlerinin yaptığı işkence fotoğrafları, Kevin Carter’ın 1994 yılında Sudan’da çektiği “Akbaba ve Çocuk” fotoğrafı derinden bir can acıtma ve insan belleğinde derin bir iz bırakma gücüne sahip fotoğraflar. Fotoğrafçı yaşamın en zor anlarını tarihe miras bırakırken o coğrafyadaki insanlık dramını haber verme görevini de üstlenir.
4 milyonu Somali'de olmak üzere Afrika Boynuzu ülkelerinde 12 milyona yakın insan açlık çekiyor. Dünya üzerinde ise 1,5 milyardan fazla Müslüman nüfus var. Diğer dinlerin mensuplarını saymıyorum bile sadece 1,5 milyar Müslüman 12 milyon aç insanı doyuramaz mı?
Ramazan ümmetimin ayı demiş peygamberimiz. Bu sebeple küreselleşen bu dünyada insanlık adına yapılması gerekenleri (zekâtı layıkıyla vermek gibi) yapma gücünü yüreğimizde duymalıyız. Başbakan Erdoğan’ın konuya duyduğu hassasiyeti takdire değer buluyorum bu yüzden. Yeni bir yaşamın, umudun başlangıcıdır bu seyahat. Somali halkı için iç savaşın hasarlarını, kıtlık ve açlığın umutsuzluğunu bir nebze telafi edecek psikososyal destektir. Ülke dışındaki Somali vatandaşlarının ülkelerine sahip çıkabilme cesaretini idrak kabiliyetidir.
İslam’ın vecibeleri zekât, fitre ve hac mevsiminde kesilen milyonlarca kurban yoksullara ulaşabilse insanlık bu manada bir dram yaşamaz. Susan Sontag “fotoğraf yalnızca bir imge, gerçeğin taklidi değildir; aynı zamanda bir belgedir; ayak izi ya da ölünün yüzünden alınmış maske gibi gerçeğin kendisinden doğrudan doğruya çıkarılmış bir şeydir” der. Mübarek ramazan günlerinde manevi iklimin bu en güzel günlerinde içinizdeki gerçeği en saydam haliyle göreceğiniz fotoğrafı çekmeniz dileğiyle.