Ülkü Tamer’in ‘Yazın bittiği her yerde söylenir’ mısraını mırıldanma vaktidir. Günler kısaldı. İki yaz günü daha bağışlasın Allah! Rilke de öyle söylüyordu…
Seyahat
Ben de Evliyâ gibi seyahate yazgılı olanlardanım elbet. ‘Yollar gül sesleridir’ çünkü.
Trabzon
İki haftadır Trabzon’dayım. Of’un bir dağ köyünde. Yağmurlar, bulutlar içinde. Trabzon’da bir ikindi vakti Ganita’ya da uğradım elbet. Oradan Karadeniz’i seyrettim. Ortahisar Camii’nin tütsülü gecesinde kaybettim kendimi.
Kitaplar
Kitaplar… Cenneti bir kütüphane olarak da tahayyül ediyorum kimi zaman Borges gibi. İşte edindiğim yeni kitaplar:
İki ve Keçi-Mehmet Zaman Saçlıoğlu-İş Bankası Yayınları
Asfalt Ovalarda Yürüyen Abdal: Behçet Necatigil-İş Bankası Yayınları
Mektûbât-ı Sırrı Paşa-Sırrı Paşa-Serander Yayınları
Trabzonî Emin Hilmi Efendi Divânı-Haz. Ahmet Hilmi İmamoğlu-Serander Yayınları
Yenikapı Mevlevihanesi-İhtifalci Mehmet Ziya Bey-Ataç Yayınları
Cerrahilik-Mehmet Cemal Öztürk-Gelenek Yayınları
Tarikatnâme-Eşrefoğlu Rumî-Gelenek Yayınları
Şiir
Yeni şiir kitabıma başladım. Birkaç şiir taslağı var henüz. Ama kitabın ismi şimdiden belli. Bu, işin önemli bir kısmının üstesinden gelmiş olmam demek. Gayret bizden, tevfik O’ndan. Ya da Fuzûlî’nin dediği gibi ‘Ben vasıtayım, eser O’nundur.’
Deniz
İşte ‘rüyâ kasrı’ndan çok sevdiğim bir şiir ki bütün kitap, ilk iki mısraın açılımından müteşekkildir büyük ölçüde:
Sen bütün zamirleri öğrettin
bana.. ve kimyâsını kederin
Gül, dedeydi; esrârını derin
bir geceden aldı zeytin
gözlü, o her şeyi bir çiçeğe
benzeten; benzetme edatı
olmadan.. oğulun teşbih atı
nil’e bırakılan vedâ; eğe
kemiğinden bir sandıkta fidye
bir arı sesiyle gâîbleri kur
gemi direklerinde fenerler olur
Sen denizi okuyasın diye