Yaklaşık bir hafta önce, Demiryolu-iş sendikası Sakarya şube başkanı Cemal Yaman Bey’in, yol genişletme amacıyla Mithat paşa Gar’ın yıkılmasına dair meclis kararından bahisle yaptığı basın açıklaması, sosyal basın yoluyla  tarafımıza gönderilmiş ve bu vesileyle konudan haberdar olmuştuk. 

            Cemal Bey basın açıklamasında;  çok haklı olarak, M. Paşa Gar’ın yıkılmaması yönünde görüş beyan ederek, Gar’ın 140 yıllık geçmişinden bahisle, tarihi eser olduğunu ve yaşatılması gerektiğini, başka gerekçeler de sunarak anlatmıştı. 

           Evet. Mithat paşa Gar Sakarya’nın; asrın üzerinde bir geçmişiyle, bu şehrin ulaşım alanında, hala onu aşamayan ve hala en üstte duran  İstanbul- Haydarpaşa-Adapazarı demiryolu ağının, şehir merkezinde ayakta kalabilen  yegane  yapısı ve tarihi eseridir. 

          Tarihi bir hata ile yıkılıp yok edilen Adapazarı Gar’dan sonra, M. Paşa Gar’ın da ortadan kaldırılması, tarihi bir eserin imha edilmesi yanında, demiryolu tarihi ve bu tarihin izlerinin silinmesini sağlayacak, Adapazarı Gar’ın yıkılması gibi bir tarihi hata daha tekrar edilmiş olunacaktır. 

           Sakarya kent merkezinde sınırlı sayıda ayakta kalabilmiş tarihi eserler; Orhangazi, Orta ve Ağa camileri ile birkaç konak, eski Halkevi ( Kültür Dairesi), Ticaret Bankası binası, uzun çarşı ve Tarihi Beşköprü ile beraber M. Paşa Gar’dır.  

            Bunlara, Büyükşehir hizmet binasını da ( eski mektep) ilave edebilir ve koca Sakarya kent merkezinde var olan  çok az sayıda tarihi eser olarak,  geçmişten günümüze miras kalan ve şehrin tarihi kimliğini, tapusunu ve köklerini oluşturduklarını unutmamalıyız. 

            Bunlar içinde, Sakarya-İstanbul ulaşımının ve ulaşım geçmişinin, bugün hala birinci sırada olan demiryolu ulaşım sisteminin  ayakta kalabilmiş yegane binası olarak M. Paşa Gar  yer almakta ve kent merkezinde tek başına bu sistemi geçmişten geleceğe taşımaktadır. 

           Ve hala bu şehrin en nadide ve güzide binaları, mimari ve estetik değer taşıyan yegane yapıları, M. Paşa Gar ile, sıraladığımız diğer tarihi yapılardır ve onları aşan yeni bir eser ortaya koyulamamıştır. 

            Sonuç olarak şunu kesin olarak ifade etmeliyiz ki; M. Paşa Gar binası tarihi eser olarak mutlaka korunmalı, oradaki yol genişletme ihtiyacı için başka çareler aranmalıdır ve çarelerin tükenmeyeceği bilinmelidir. Bu konuda bir azim varsa, çözümde vardır ve olacaktır. 

            Sakarya Belediye başkanı ve meclisi, bu kararı mutlaka tekrar gözden geçirmeli, bu ve benzeri kararlar alınmadan önce kamuoyu bilgi ve görüşüne sunulmalı, tartışılmalı ve tartıştırılmalı, milletin tercihleri mutlaka dikkate alınmalıdır. Bu yönde bir irade ortaya koyacaklarını da ümit etmekte, beklemekteyiz.  

                ADA TIRENİ BİR AN ÖNCE MERKEZ GAR’A GELMELİDİR 

            Yaklaşık on yıldır ADA TIRENİ bu şehirden, şehir merkezinden kovulmuş, ne hikmetse, Türkiye ve dünya şehirlerinin tümünde Garlar şehrin tam merkezinde yer alırken, bizde merkezde istenmemekte, halka rağmen şehrin dışına çıkarılmış ve çıkarılmaya devam edilmektedir. 

            Geçmiş belediye idaresinin en büyük yanlışlarından biri ADA TIRENİ’nin önce Arifiye, sonra da M. Paşa’ya kovulması ve ölü yatırım olarak ADARAY israfının yapılmasıdır. 

            ADA TIRENİ’NİN  merkez Gar’a gelmesi için çok mücadele verilmiş, bu mücadelenin tüm aşamalarında bulunmuş, defalarca bu gazetede makaleler yayınlamıştım. 

            Halkın isteklerine kayıtsız kalamayan yeni idare, doğru olanı, olması gerekeni yapmış ve tıren merkez Gar’a getirilmişti. 

             Ancak, sefer sayıları çok az ve H. Paşa’ya kadar uzanmayan bir çözüm ile düzelmesini, eskiden olduğu gibi sabah erken saatlerden gece 22’lere kadar, neredeyse 1-1.5 saatte bir  karşılıklı olarak tırenin kalktığı ve H. Paşa’ya kadar gittiği eski azametli günlerine dönmesini beklerken, araya kara kedi gibi pandemi girmiş ve yeniden asırlık kazanım yok olmuştur. 

              Hayatın normale döndürüldüğü ve pandemi zemininde en sağlıklı ulaşım aracı olan ADA TIRENİ’nin  bir gün daha beklemeden merkez Gar’a getirilmesini, eski kadim sefer sayılarıile hizmete başlamasını ve H. Paşa’ya kadar gitmesini ivedi bekliyoruz. 

               ADA TIRENİ’NİN MİTHATPAŞA’YA TAŞINMASI İSE, ASLA VE KATA DÜŞÜNÜLMEMELİ, AKILDAN DAHİ GEÇİRİLMEMELİ, ŞEHRİN GÖBEĞİNDEN, KADİM BAŞKENT İstanbul’a ulaşım hizmeti sunan, Sakarya’nın geçmişten günümüze en büyük ulaşım imkanı ortadan kalırılmamalıdır. 

                 MERKEZ ADAPAZARI GAR DA, TARİHİ MİMARİSİNE UYGUN GİYDİRİLMELİDİR 

            Başta belirttiğimiz gibi, Merkez Tarihi  Gar binası keşke muhafaza edilebilse, bugüne taşınabilseydi. 

            Olan oldu ve bu tarihi yapı ortadan kaldırıldı. 

            Ancak yerine yapılan mevcut Adapazarı Gar binası, herkesin kabul ettiği gibi, Gar mimarisinde yapılmamış, Gar’a benzemeyen, günümüz yapılarında da bir estetiğe ve sanata sahip olmayan bir beton kitle halindedir. 

            Bu binanın da, yani Merkez Gar yapısının da, eski tarihi orijininden esinlenerek mümkün olduğunca giydirilmesi, taş kaplanarak, tarihi bir yapı ve Gar kimliğine kavuşturulması mutlaka sağlanmalıdır. Gar Meydanı önünde ve şehrin merkezinde, merkeze bakan ve hükmeden abidevi bir esere dönüştürülmelidir. 

            Bunu da Belediye hizmetkarlarından bekliyor, Gar Meydanı’na yakışır bir Gar oluşturacaklarını ümit etmekteyiz. 

             Her üç konunun da takipçisi olacak, kent tarih ve tabii değerlerinin  korunması konusunda hamallık yapmanın, tüm kent yaşayanlarının vazifesi olduğuna da bir kez daha vurgu yaparak, ilgililerden gereğini bekliyoruz.