Siyasi parti sözcüleri geçmiş seçimlerde olduğu gibi, bu defa da propaganda stratejilerini bilinen, beylik sözler üzerine oturtuyor...

Oysa Mevlana “Geçmiş dünde kaldı, bugün yeni şeyler söylemek lazım cancağızım” derken, sadece siyasi platformda değil, hayatın her safhasında dünü düşünüp ders alarak, yeni stratejiler geliştirerek bugünü planlamalıyız ki, bize kulak veren kesimlere farklı ve cazip mesajlar verebilelim...

İlgi ve heyecan uyandırılabilsin...

Görülüyor ki böyle emek harcayıp yeni hedeflere ulaşmak yerine kolaycılığı seçip “Anadan, atadan” kalma kalıplaşmış ve modası geçmiş, dolayısıyla bayatlamış sözlerle yola çıkmanın dün getirisi yoktu, bugün de yok...

Hal böyle olmasına karşın çıkmaz sokaklarda dolaşmakta ısrar eden partiler ve sözcüleri için kazanç değil, kayıp olacak, bu üslup...

7 Haziran seçimleriyle ilgili süreç hayli hızlı bir seyir takip ediyor...

Zaman önemli…

Boş ve değersiz laflarla günü kurtarmak isteyenler dikkat etmeli ve süreyi sağlıklı, etkili ve de verimli kullanmalı ki, yüzleri gülsün, gülebilsin…

Bugün başarılı olmak için siyasi geçmişi iyi tahlil eden stratejistlere ihtiyacı var partilerin…

Siyasette edep çok önemli…

Bu da kolay elde edilebilir bir şey değil...

Halkın günlüne hitap edecek sözleriyle inandırıcı, kalıcı ve yönlendirici izler bırakabilen donanımlı, iyi yetişmiş kişilerce hazırlanmış bir seçim propagandası, zaferin yarısı sayılır...

Bu yönüyle bugüne değin, her girdiği seçimden oy oranını artırarak çıkan AK Parti’nin izlediği yol ve yöntem iyi araştırılıp incelenmeli ki karşısında rakip olunabilsin...

Seçim propagandasını “kendisi iktidara gelirse neler yapabileceği” üzerine kuran partiler; karalamayı, saldırıyı ve yalan yanlış haberlerle suçlamaları ön plana alan partilerden çok daha başarılı olacaktır, hiç kuşkusuz…

Böyle olduğuna çok sayıda örnek verilebilir...

Bilinir ki, “İktidar olacağız, paldır küldür geliyoruz” demekle dolmuyor torba…

Millet artık siyasi arenada duvarların ötesinde olup bitenleri görüyor...

Boş lafa, yalana dolana bakmıyor...

Aksine icraata bakıyor, yapılanları görüyor ve neyin, nasıl, kimler tarafından tezgahlandığını biliyor...

AK Parti’nin başarısının altındaki sırrı çözmek için müneccim olmaya gerek yok...

Onlar halkın gönlüne girmeyi, halkın diliyle konuşmayı, halkla diyalog kurmayı biliyor ve muhalefetle uğraşmayı atıp ikinci plana; yaptıklarını, yapacaklarını, yani hizmetlerini dile getirerek her seçimde artan performans ortaya koyuyor...

Muhalefet partilerinin de kendilerini yenileme zamanı geldi de geçiyor…

Bilinir ki güçlü muhalefet, güçlü iktidarlar çıkarır...

O nedenle uyarıyoruz sık sık muhalefet sözcülerini…

1980 öncesinin zorba ve seviyesiz politikaları kimseye yar olmadı...

Ne zamanki bunu görüp yönünü halkın taleplerine, duygularına ve beklentilerine çevirdi AK Parti, aradan sıyrıldı ve artan gücüyle olanca muhalefete ve birlikteliklere rağmen yerini, konumunu muhafaza ediyor, ısrarla...

Yaklaşan seçim süresince yapılacak olumlu ve edepli propagandalar, seçimin kazanılmasında önemli rol oynayacak görüşü hakim kamuoyunda…

Bu hayati konunun altını bir kez daha çizmek istedim…